Hala ondan korkuyorsunuz çünkü bir boğa gibi kükrerdi. | Open Subtitles | لا زلت خائفا منه لأنه اعتاد ان يزأر فى وجهك كالثور |
Domuz yağı gibi salak olabilirsin ama bir boğa gibi güçlüsün. | Open Subtitles | ... ربما تكون أحمقا كالخنزير لكنك قويا كالثور ... |
Bir fırsat gördüm mü, bir boğa gibi koşarım. | Open Subtitles | عندما أرى فرصة، أهجم عليها كالثور. |
Tıpkı destansı bir felaket gibi. Çin pazarına giren bir boğa gibi. | Open Subtitles | هذه كارثة ملحميّة، هذا شبيه بإفلات ثور في متجر لبيع الخزف |
- Çin dükkânından bir boğa. | Open Subtitles | ثور في متجر صيني. |
Ya da bir at tarafından tepilmeye veya bir boğa tarafından toslanmaya. | Open Subtitles | -أو لأجعل حصانا يركلنى أو ثورا يطرحنى أرضا |
Ben önünde bayrak sallayarak heyecanlandırabileceğiniz bir boğa değilim. | Open Subtitles | أنا لست ثورا تلوح له بعلَمٍ لتستثيره |
Sızlanmayı kes, yatağına dön. - Siyah bir boğa geldi. | Open Subtitles | هراء ، عودي للنوم - لقد رأيت ثورًا أسودًا - |
Ben bir boğa, bir inek ve yavrusunu aynı aslan saldırısında kaybettim. | Open Subtitles | "فقدت ثورًا و بقرة و عجلهما خلال هجمة أسود واحدة" |
Bir fırsat gördüm mü, bir boğa gibi koşarım. | Open Subtitles | عندما أرى فرصة، أهجم عليها كالثور. |
Ve elindeki sade bir fırça bile beni bir boğa kadar sert yapıyor. | Open Subtitles | وبلمسة ريشة منها تجعلني كالثور الهائج |
Ne dersin desin, annem bir boğa kadar güçlüdür. | Open Subtitles | أياً كانت ماتقوله، والدتي قوية كالثور |
- bir boğa kadar güçlü. - Sessiz ol. | Open Subtitles | ـ إنه قوى كالثور ـ هدء |
Her zaman bir boğa kadar kuvvetliydin.. | Open Subtitles | لقد كنت دائما قاسي كالثور |
Yok edilemez bir boğa! | Open Subtitles | ثورا لايقهر |
Veya bir boğa ya da koç kesenler? | Open Subtitles | أو أن تذبحن ثورًا أو كبشًا؟ |