Ama yeni gelinin aslında kıskançlığı tarafından, tüketilmiş bir cadı olduğunu bilmiyordu. | Open Subtitles | لكن عروسته الجديدة كانت ساحرة شريرة واحدة تتّصف بالغيرة. |
Osbourne hapishanede öldü, Good’un kocası mahkemede ona karşıydı ve onun "bir cadı olduğunu ya da çok yakında olacağını" söyledi. | TED | ماتت أوزبورن في السجن، بينما وقف زوج غود ضدها في المحكمة، شاهدًا بأنها : "كانت ساحرة أو يمكنها أن تتحول لواحدة بسرعة." |
Elena'nın bir cadı olduğunu mu söylüyorsun. | Open Subtitles | ثم قام بإخراجه . أنت تقول أن (إلينا) كانت ساحرة ؟ |
Zaten bir cadı olduğunu söylüyorlar. | Open Subtitles | إنهم بالفعل يقولون أنكِ ساحرة. |
L kadın bir cadı olduğunu söylüyor duydum. | Open Subtitles | سمعت المرأة تقول أنكِ ساحرة |
bir cadı olduğunu ve onun ölü oğlunun ruhuyla iletişim kurduğunu mu? | Open Subtitles | بأنكِ ساحرة وعلى اتصال بشبح ابنها الميت؟ |
Süper bir cadı olduğunu söyleyemeyebilirsin, ama öyle davranabilirsin. | Open Subtitles | حتى لو لم تستطيعي إخبارهم بأنكِ ساحرة فمازالتِ تستطيعين التصرف كساحرة |
Christy'nin bir cadı olduğunu biliyor muydun? | Open Subtitles | هل كنت تعلمين أن (كريستي) كانت ساحرة ؟ |
Çünkü Helen Downey'nin bir cadı olduğunu düşünüyorum. | Open Subtitles | لأنني أظن أن (هيلين داوني) كانت ساحرة |
Bütün park boşluklarını onlar kendilerine alıyordu. Helen'in vikalı bir cadı olduğunu mu düşünüyorsun? | Open Subtitles | وهل تعتقد أن (هيلين) كانت ساحرة (ويكا)؟ |
Ingrid, kimsenin yüz yıllık bir fotoğrafa bakıp da senin yeniden doğmana sebep olan kadim bir lanete maruz kalmış bir cadı olduğunu düşüneceğini sanmıyorum. | Open Subtitles | إنجريد) لا اعتقد ان أحد) سيشاهد تلك اللوحه التى عمرها قرن ويقرر أن ذلك يعنى أنكِ ساحرة |
- bir cadı olduğunu? | Open Subtitles | أنكِ ساحرة ؟ |
bir cadı olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | إنني أعرف بأنكِ ساحرة |
Büyük anne, herkes senin bir cadı olduğunu biliyor. | Open Subtitles | -حسناً , (غرام) , و الجميع يعرفون بأنكِ ساحرة . |