| Tamam, durun. Bu adil bir dövüş değil. | Open Subtitles | حسناً ، إنتظر هذا ليس قتال منصف بالتحديد |
| Sıradan bir dövüş değil, ölümüne savaşmış. | Open Subtitles | و ليس قتال عادي, لكنه قتال من أجل حياته |
| Bu yumruk yumruğa bir dövüş değil ki. | Open Subtitles | إنه ليس قتال باللكمات |
| Eğer sen on sekiz yaşındaysan benden sadece 6 yaş büyüksün demektir. Üstelik bu kimin daha güçlü olduğunu görmek için yapılan bir dövüş değil. | Open Subtitles | طالما أنتَ بالـ 18، فإنّكَ أكبر منّي بـ 6 سنوات، وأيضاً هذا ليس قتالاً لتحديد الأقوى. |
| Anlaşıldı, bu adil bir dövüş değil, bu kurşun yarası üzerine geçici çözüm. | Open Subtitles | فهمتكم ، إنه ليس قتالاً عادياً الأمر بمثابة الإستعانة بإسعافات أولية لمُواجهة إصابة بطلقة نارية |
| Ölümüne bir dövüş değil ama bazı herifler, ne zaman duracaklarını bilmez. | Open Subtitles | ...إنه ليس قتال حتّى الموت لكن بعض الأشخاص لا يُحبذون الإنسحاب - ...انظر - |
| Tatlı şey, bu bir dövüş değil, infaz olacak. | Open Subtitles | هذا ليس قتال إنه إعدام |
| Bu adil bir dövüş değil. | Open Subtitles | إنه ليس قتال عادل |
| Bu bir dövüş değil. | Open Subtitles | هذا ليس قتالاً. |