"bir dosttan" - Translation from Turkish to Arabic

    • من صديق
        
    Kendini adamış bir düşmana, sadık bir dosttan daha fazla hayranlık duyarım. Open Subtitles إذا هناك أي شئ أَحترمه أكثر من صديق مكرَّس، هو أصبح عدواً
    bir dosttan bir iki kelime duymak, buzları eritmeye yardımcı olur belki. Open Subtitles ربما كلمة أو إثنتين من صديق قد يكسر حاجز الصمت
    Ama bana bir erkek gibi gelirsen... gözlerin açık, başın dik, ellerini uzatmış gelirsen... sana, destek alabileceğin bir dosttan daha yakın olurum. Open Subtitles لكن تعال إلي كرجل تعال بعيون مفتوحة ورأس مركز ويدان غير مشغولتان ثم سأصبح أكثر من صديق أكثر من سند
    İsimsiz bir dosttan telefon aldım, bana bazı bilgiler verdi. Open Subtitles تلقيت مكالمة من صديق مجهول بها بعض المعلومات
    Çok moral bozucu. Ama en azından bir dosttan duydum. Open Subtitles هذا محبط للغاية لكن على الأقل سمعتها من صديق
    Ölen eski bir dosttan düğün hediyesi olarak mesela? Open Subtitles ربما كهدية زواج من صديق قديم منذ فترة قصيرة قبل أن يموت
    bir dosttan neyin gelmesi iyi olurdu biliyor musun? Open Subtitles هل تعلم ماهو الجيد في الامر رغم ذلك, من صديق ؟
    - Ayrıca eski bir dosttan yardım alıyorum. Open Subtitles و لقد حظيت ببعض المساعدة من صديق قديم صديق قديم؟
    Tuzaksa, zaten içine düştük bile. Açıkçası ben bunun bir dosttan geldiğine inanmak istiyorum. Open Subtitles إن كان هذا فخًّا، فقد دخلناه فعليًّا، عن نفسي أحبّذ الظن أنّها من صديق.
    bir dosttan istemenin fazlası da var. Open Subtitles هنالك حدود لما يمكن أن تطلبه من صديق
    Ormandaki bir dosttan birazcık yardım aldım. Open Subtitles و حظيت ببعض المساعده من صديق فى الغابه
    Patterson'a giden o mail, bir dosttan yardım, sen miydin? Open Subtitles (ذلك البريد الإلكتروني المُرسل إلى (باتيرسون مُساعدة من صديق ؟
    Eski bir dosttan telgraf aldık. Open Subtitles تلقينا برقية من صديق قديم
    Onlara bir dosttan olduğunu söyleyin. Open Subtitles أخبرهم أن هذا من صديق
    Eski bir dosttan hediye . Open Subtitles هدية من صديق قديم.
    Eski bir dosttan hediye . Open Subtitles هدية من صديق قديم.
    bir dosttan aldım. Open Subtitles لقد حصلت عليهم من صديق
    Eski bir dosttan telefon aldım. Skylla'yı duymuş. Aramıza katılmak istediğini söyledi. Open Subtitles تلقيتُ اتصالاً من صديق قديم سمع أنّ (سيلا) بمتناولنا فأراد معرفة إن كان بوسعه المشاركة
    - Meclisteki bir dosttan mı dediniz? Open Subtitles من صديق في البرلمان - بالفعل -
    Eski bir dosttan öğrendiğim bir numara. Open Subtitles خدعة تعلمتُها من صديق قديم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more