"bir fikre" - Translation from Turkish to Arabic

    • فكرة
        
    • كفكرة
        
    • أي أفكار
        
    • هذه الفكرة
        
    • كفكره
        
    • أفكار خبيثة
        
    Pekâlâ, kapaktan çıkıp kabloyla yukarı tırmanacağız. Mükemmel bir fikre mi benziyor ne? Open Subtitles حسناً، سنخرج من هذه الفتحة ونتسلق الكابل هل تبدو فكرة عبقرية أم ماذا؟
    Zor biliyorum, ama oğlunuzla konuştuktan sonra daha net bir fikre sahip olacaksınız. Open Subtitles الأمر صعب، أعلم، ولكنّك ستحصلين علي فكرة أفضل بعد ما تتحدّثين إلى إبنك
    Bu yarışmayı düzenlemek kardeşimin fikriydi, ve gerçekten çok iyi bir fikre dönüşüyor. Open Subtitles القيام بهذه المسابقة كانت فكرة شقيقتي . و تبدو أنها فرصة جيدة حقاً
    Bazen, başta iyi gelen bir fikre dayanarak bir şeyler yaparız. Open Subtitles حسناً , أحياناً نفعل أشياء تبدو وكأنها كفكرة جيدة في وقتها
    - Lütfen yanlış bir fikre kapılma, tamam mı? - Ne? Open Subtitles لا يحصلون على أي أفكار ، حسنا؟
    Bazen bir şiir, bir metaforu alır ve bir fikre farklı şekillerde dayandırarak metaforu genişletir. TED في بعض الأحيان تبنى القصيدة على صورةٍ مجازيةٍ واحدةٍ ، ويتوسع بناء القصيدة بنواحٍ مختلفة جمعها نابعٌ عن هذه الفكرة.
    Hatta, çok iyi bir fikre benziyor. Open Subtitles في الحقيقه تبدو كفكره جيده تماماً
    Bunlardan biri iyi bir fikre sahip olmaktır. TED احد هذه الركائز هو ان تكون لديك فكرة رائعة
    Eğlenceli olduğu sürece, komik bir fikre benzediği ve tanık olacak insanlar da eğlenceli vakit geçirecekler gibi göründüğü sürece, bu bizim için yeterli. TED طالما أننا نستمتع ويبدو أنها ستصبح فكرة ممتعة ويبدو أن الأشخاص الذين يختبرونها سيستمتعون أيضا، ثم ذلك كاف بالنسبة لنا.
    Şimdi, biliyorum saatim bana tam olarak net saati belirtmiyor, fakat bu çiçek sayesinde genel bir fikre sahip oluyorsunuz. TED والآن, أعرف أن ساعتي لاتخبرك الوقت بدقة تامة, ولكنها تعطيك بالفعل فكرة عامة عن كيفية استخدام وردة.
    Bu aslında çok yavaş ve çekici olmayan bir süreç, minimal tasarım kararlarıyla dolu, şanslı günümdeysem bu beni iyi bir fikre yönlendiriyor. TED ما يتطلبه الأمر هو في الواقع عملية بطيئة جدًا وغير مثيرة من قرارات التصميم الضئيلة وحين أكون محظوظًا، قد تقود إلى فكرة جيدة.
    Şimdi her takım, diğer takımın berbat olduğunu düşündüğü bir fikre sahip ve onların görevi, bunu mükemmel bir şeye dönüştürmek. TED وأصبح كل فريق معه فكرة ظن الفريق الآخر أنها مريعة، ومهمتهم هي تحويلها إلى شيء رائع.
    Bu girişim basit bir fikre dayanıyor: Paylaştığımız şeyler, bizi ayıran şeylerden çok daha güçlüdür. TED ترتكز هذه المبادرة حول فكرة بسيطة: بأن النقاط المشتركة هي أقوى من النقاط التي تُفرقنا.
    Molün büyüklüğü hakkında artık bir fikre sahibiz. TED حسنا. لدينا الآن نوعا ما فكرة حول مدى ضخامة المول.
    Güzel bir fikre benziyor. Biz de basını uzak tutabilmek için elimizden geleni yapacağız. Open Subtitles يبدو هذا كفكرة جيدة , سنفعل ما بوسعنا حتى نبعد الصحافة
    Janet, araba parkı gerçekten güzel bir fikre benziyor. Open Subtitles أجل يا (جانيت) ، مسبح متنقل يبدو كفكرة رائعة
    Aslında iyi bir fikre benziyor. Open Subtitles تبدو كفكرة جيدة.
    Ve siz bir fikre kapılmadan... - ... karımı kendim seçeceğim. Open Subtitles وقبل أن تخطر في بالهم أو في بالك, أي أفكار...
    Bana Nora diyebilirsin ama yanlış bir fikre kapılma. Open Subtitles يمكنك مناداتي (نورا) ولكن لا تأخذ أي أفكار
    Galiba, bir çiftin herşeyi paylaşması gibi bir fikre sahibim. Open Subtitles نعم، اعتقد انني للتو هذه الفكرة حول تقاسم الزوجان كل شيء.
    Polis olmak gibi saçma bir fikre kapıldığından beri endişelenmeden duramıyorum. Open Subtitles منذ ان كان عندك هذه الفكرة المجنونة بأن تصبحي ضابطة في الشرطة لم اتوقف عن القلق
    Bay Schuester, bu çok kötü bir fikre benziyor. Open Subtitles ( سيد ( شوستر تبدو هذه كفكره سيئه
    - Yanlış bir fikre kapılıyor olabilir. Open Subtitles أعتقد بأنه ربما لديه أفكار خبيثة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more