"bir hırsızdı" - Translation from Turkish to Arabic

• كان لصا
• كان لصاً
• كان لصّ
• كان لصّاً
• كان لص

Blaney alçağı bir hırsızdı.
نعم .. بلانى كان لصا .. وغد حقيقى

Tabii, 15 yıl önce! Ama o iyi bir hırsızdı.
بالتأكيد منذ خمسة سنوات كان لصا جيدا

Korkusuzu bir hırsızdı.
كلا، كان لصاً ميت القلب.

Çok tecrübeli bir hırsızdı.
لقد كان لصاً محنكاً

Jacob K. kumar sorunu olan küçük bir hırsızdı.
يعقوب كان لصّ تافه مع مشكلة القمار

Ve o bir hırsızdı. Onu heykelcikten kopartmış olmalı.
لقد كان لصّاً لا بدّ أنه أخذه من التمثال.

O bir hırsızdı, bir katil.
ولقد كان لصّاً وقاتلاً وقد فعلتُ كلّ ما بوسعي للقبض عليه

Kentteki karışıklığı çıkaran sıradan bir hırsızdı.
الذي تسبب في تلك الاضطرابات في المدينة كان لص عادي

o bir hırsızdı ve bir terörist.
لقد كان لصا... وارهابيا

O bir hırsızdı... ve bir terörist.
لقد كان لصا... وارهابيا

- Hayır, hayır. Aşağılık bir hırsızdı.
- لا، لا لقد كان لصا قذرا

Çam Tepe'de bir hırsızdı.
كان لصاً في (لون باين) هذا الرجل لوح بقطة قماش بيضاء

Babam önemsiz bir hırsızdı. Hiçbir işe tutunamadı.
أبي كان لصاً تافهاً

O bir hırsızdı.
كان لصاً

Siz ikiniz birbirinize yardım ettiniz. Robin eskiden lanet olası bir hırsızdı!
فقد ساعدتما بعضكما بعد أنْ كان لصّاً لعيناً

Babam bir hırsızdı. Ben de yapamadım.
أبي كان لصّاً لذا أنا لا أستطيع

Babam bir hırsızdı.
ان والدى كان لصّاً

-Evet, çünkü saçmalık. Yani, o bir hırsızdı.
أعني، أنه كان لص وليس قاتل

Silahlı bir hırsızdı.
كان لص مع سلاح