"bir hançer" - Translation from Turkish to Arabic

    • خنجر
        
    • خنجراً
        
    • الخنجر على
        
    Örtülmeyen her saç, şehitlerimizin kalbine saplanan bir hançer gibidir. Open Subtitles كل شعرة لا تغطى تشبه خنجر تهدف الى قلب شهدائنا
    Gerçi, açıkça konuşmaya başladığımda.. ..genellikle sonunda, göğsümde bir hançer oluyor. Open Subtitles برغم أنّي حين أقول شيئًا لا يروقك يُغمَد خنجر في صدري.
    Jim nüktedan ve zeki. Kelimeleri bir hançer gibi kullanıyor. Open Subtitles الآن، جيم، هنا، هو لامع و بارع يستخدم كلمات مثل خنجر
    "Lakin ağacın külleri saklandı ve cadılar bir hançer yaratıp, ağacın külüyle bağladı. Open Subtitles لكن رماد الشجرة تم إنقاذه و الساحرات صِغن خنجراً و الذي يسعه الإندماج مع الرماد.
    Birini taşa bağlarsın, süslü bir hançer ve bir demet ip alırsın. Open Subtitles تربطين شخص ما إلي صخرة ثم تحضرين خنجراً وبعض الحبال
    Bele takılan bir hançer midir, yoksa? Open Subtitles هل يلبس السيف ام الخنجر على الوسط؟
    Elinde bir hançer vardı ve uyuyan kıza yaklaşıyordu. Open Subtitles كان لديه خنجر في يده ..و كانيقتربببطء منالفتاة. التي كانت نائمة.
    Yoksa hayalimdeki hançer misin sahte bir hançer, ateşli beynimin bir ürünü? Open Subtitles أم أنك مجرد خنجر للذهن خلق زائف صنعه دماغ مصاب الحمى؟
    İnsanlar için, biraz zehir kalbe bir hançer... Open Subtitles ولكن يوجد قلة من الناس القليل من السم خنجر في القلب
    Babamı sadece bir hançer için öldürmedi o. Open Subtitles لقد قتل أبي من أجل ما هو أعظم من مجرد خنجر
    Erkek çocuklarına 10 yaşında geldiklerinde verilen bir hançer. Open Subtitles خنجر يتم إعطاءه للأولاد عندما يبلغون ال 10 سنوات
    Diğerinde ise 15 cm uzunluğunda minik bir hançer var. Open Subtitles والأخرى عبارة عن خنجر يصل طوله لستّة بوصات.
    Karanlık Olan'ın sonunu getirebilecek bir hançer olduğunu da öğrendiğime göre artık kendi diyarımıza dönmeliyiz. Open Subtitles بعد أنْ عرفت بوجود خنجر يستطيع إنهاء القاتم، علينا العودة إلى بلادنا
    Seyrettiğimde, sanki kalbime bir hançer saplanmıştı. Open Subtitles عندما رأيت هذا كانت بمثابة طعنة خنجر في قلبي
    Bu topraklarda buna benzer bir hançer görmemiştim. Open Subtitles لا يمكن العثور على خنجر كهذا في أي مكان على الأرض
    bir hançer tutuyor olabilirsin ya da masa arkadaşının şarap kadehine zehir .koymak için doğru zamanı bekliyor olabilirsin. Open Subtitles لربما لديك خنجر مخفي أو منتظرأ اللحظه المناسبه لألقاء السم في قارورة نبيذ الجالسين.
    bir hançer mi bu önümde beliren kabzası elime yakın? Open Subtitles أهذا خنجر أراه أمامى مقبضة باتجاه يدى؟
    Kocam evde daima bir hançer bulundururdu. Open Subtitles أبقى زوجي دائما خنجراً في البيت
    Nişanlısı Wang Chongli'yle evlenmek istemediği için üzerinde gizlice bir hançer taşıdı ve onu düğün gecesinde Wang ile ailesini öldürmek için kullandı. Open Subtitles حيث أنها لم تكن راغبه في "الزواج من "وانج شونجلي فتناولت خنجراً و قامت في ليلة زفافها
    Zod'un taşıyıcısını öldürmesi için ona bir hançer vermiştim. Open Subtitles "لقد أعطيته خنجراً ليقتل وعاء "زود

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more