"bir hikayesi var" - Translation from Turkish to Arabic

    • لديه تاريخ
        
    • لديه قصة
        
    • انها قصة
        
    • هناك قصة
        
    • إنها قصة
        
    • يوجد قصة
        
    • هذه قصة
        
    • لديه قصّة
        
    • لديها قصة
        
    • لديها قصّة
        
    • لها قصة
        
    Onun kamyonlara ait bir hikayesi var, sahilin yukarısından aşağıya doğru kovanları taşımış. TED وكان لديه تاريخ مع هذه الشاحنات ، لنقل النحل صعودا وهبوطا على الساحل.
    Konuyu açıklayan bir hikayesi var ama gerçekleri nasıl test edeceğimizi bilmiyorum. Open Subtitles لديه قصة قد تفسر هذا إنني لست متأكداً بشأن كيفية أختبار الحقائق
    Maalesef. Acıklı bir hikâyesi var. Open Subtitles حسناً, أنا خائف جداً انها قصة مؤثرة
    Bu çatallanmanın şahsi ve politik, uzun bir hikâyesi var. TED ‫هناك قصة شخصية وسياسية طويلة ‬ ‫وراء هذا التشعب.‬
    Aslında tanışmamızın komik bir hikayesi var. Open Subtitles فى الواقع ، كيف تقابلنا ، إنها قصة مرحة حقا
    Aslında, bunun çok komik bir hikayesi var. Open Subtitles فى الحقيقة , يوجد قصة ظريفة وراء هذا
    Bu hikaye herkesin bir isminin olduğu gerçeğinin hikayesidir. Her kişinin bir hikayesi var, her kişi bir şahsiyettir. TED هذه قصة تدلّ على أن كلّ شخص له إسم، كل شخص له قصّة، كل شخص هو إنسان.
    Buraya indiğinde gördüğün herkesin bir hikayesi var bu yüzden metroya bayılıyorum. Open Subtitles هذا ما أحبّه في قطار الأنفاق -هنا في الأسفل ، الجميع لديه قصّة -أنظر
    Silas, sanırım annenin de bir hikâyesi var. Open Subtitles أوه سيلاس) أظن أن أمك) لديها قصة أيضاً
    Hepinizin duymak isteyeceği, ilginç bir hikayesi var. Open Subtitles لديها قصّة مُثيرة ، ربما جميعكم تُريدون سماعها
    Buradaki her lekenin bir hikayesi var. Open Subtitles كل بقعة منهم كان لها قصة
    Karısı ve çocuğu yok. Trajik bir hikayesi var. Open Subtitles ليس لديه زوجة أو أطفال كان لديه تاريخ مأساوي
    Evet ben de tamamen aynı şeyi düşündüm. Ve aslında bir hikayesi var. Open Subtitles أجل ، كان لدي التفكير نفسه، و لأكون صريحه، كان لديه تاريخ
    Şey, ayrılırken bu beyle karşılaştık ki, kendisinin ilginç bir hikayesi var. Open Subtitles كنا في طريقنا للمغادرة، عندما صادفنا هذا السيد والذي لديه قصة مثيرة للاهتمام ليرويها
    Artık anlatacak bir hikayesi var. Open Subtitles اعطه قطع من الذهب ,ارسله إلى بيته لديه قصة ليقصها
    İlginç bir hikâyesi var. Open Subtitles انها قصة مثيرة للاهتمام.
    Sanırım güzel bir hikâyesi var. Open Subtitles هناك قصة عليها أن تُحكى إذن، علي ما أعتقد
    Komik bir hikayesi var. Open Subtitles إنها قصة مضحكة في الحقيقة كانت مسرح جريمة
    Bunun iyi bir hikayesi var. Open Subtitles يوجد قصة جميلة وراء هذة
    Paskalya adası sakinlerini Rapanui'lerin bizleri bir anlıkta olsa durup düşündürtecek bir hikayesi var. Open Subtitles هذه قصة أخرى من رحلتنا "الرابانوي" سكان الجزر الشرقية لربما هذا يجب أن يمنحنا وقتاً للتفكير

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more