| Bir düşünün. Evet. Cevap şu: bir kız arkadaşım vardı. | TED | فكروا بهذا . اجل الجواب هو كان لدي صديقة . |
| bir kız arkadaşım vardı, onu çok seviyordum ve beni tatilde terk etti. | Open Subtitles | كان لدي صديقة وأنا أحببتها لكنّها هجرتني في العطلة. |
| Çok kısa zaman sonra, benim doğum günümü kutlayan bir kız arkadaşım vardı. | Open Subtitles | لمدة قصيرة كان لدى صديقة احتفلت بعيد ميلادى |
| Bir zamanlar benim de bir kız arkadaşım vardı. | Open Subtitles | كان لدى صديقة ذات مرة أيضا |
| - Kolejdeyken babamın hoşlanmadığı bir kız arkadaşım vardı. | Open Subtitles | -كيف عرفت؟ كانت لديّ خليلة ذات مرّة في الكلية لمْ يُعجب بها أبي. |
| NYDSA'ya ilk geldiğimde benim de geldiğim şehirde bir kız arkadaşım vardı. | Open Subtitles | كانت لدي حبيبة أيضاً في الديار [عندما بدأت في [نيادا. |
| Başta pek hoşlanmadığım bir kız arkadaşım vardı. | Open Subtitles | لدي صديقة التي كانت في البداية لم أكن أحبها كثيراً |
| Onların koleksiyonunu yapan bir kız arkadaşım vardı da. Onları yan yana dizip-- | Open Subtitles | كان لدي صديقة كانت تجمعهم إعتدنا على إصطفافهم على الـ... |
| Tamam, bir kız arkadaşım vardı ve hamile kaldı, biz de evlendik boşandık ya da ben boşandığımızı sanıyorum. | Open Subtitles | حسناً, كما تعلم كانت لدي صديقة و... حملت, وتزوجنا وتطلقنا |
| Hazır DVD'leri elimdeyken, beraber Seinfield izlemeye çalıştığım bir kız arkadaşım vardı ve kendisi "Hiçbir şey anlamıyorum. | Open Subtitles | لدي صديقة سابقة حاولت أن أشاهد مسلسل " ساينفلد" معها - اجل - على شريط فيديو |
| Harika bir kız arkadaşım vardı... Linda. | Open Subtitles | لدي صديقة رائعة ، ليندا |
| Burada tanıştığım ve Cambridge'de yaşayan bir kız arkadaşım vardı. | Open Subtitles | لدى صديقة تعيش فى (كامبردج) |
| Böyle bir kız arkadaşım vardı. | Open Subtitles | كانت لديّ خليلة كتلك. |
| - Biz tanıştığımızda, bir kız arkadaşım vardı. | Open Subtitles | أترى، عندما إلتقينا، كانت لدي حبيبة. |
| bir kız arkadaşım vardı. | Open Subtitles | حسناً, كان لدي حبيبة ماي |