"bir kilise" - Translation from Turkish to Arabic

    • إنها كنيسة
        
    • كنيسة صغيرة
        
    • عن كنيسة
        
    • انها كنيسة
        
    • هناك كنيسة
        
    • وجدوا كنيسه
        
    • مجرد كنيسه
        
    • لها من كنيسة
        
    • كنيسة مهجورة
        
    • بناء كنيسة
        
    • المستدقة
        
    Bu bir kilise. Open Subtitles إنها كنيسة ألا تروها يا أيها البلهاء؟ إنها صليب
    Hayır, plaka numarasını okuyamıyorum, ama... arabanın arkasına ufak bir kilise bağlı. Open Subtitles كلا، لا أستطيع معرفة رقم السيارة لكن، إنهم يسحبون كنيسة صغيرة ورائهـم
    bir kilise veya üzerinde melek olabilecek bir yer bulmalıyız. Open Subtitles ابحثوا عن كنيسة أو اي شيء قد يكون بجانبه ملاك
    Fırıldak çiçeği mabedi bir kilise. Open Subtitles كنيسة زهرة العاطفة , انها كنيسة
    Güzel bir kilise vardı ama depremde yıkıldı. Open Subtitles ‫كان هناك كنيسة لطيفة ‫ولكن دمرها الزلزال.
    Hiçbir kilisenin olmaması gerektiği bir yerde duran bir kilise olduğunu. Open Subtitles وجدوا كنيسه في مكان ! لا يجب أن تكون فيه
    Bu sadece bir kilise. Open Subtitles أنها مجرد كنيسه.. هذا كل ما فى الأمر
    Çok güzel bir kilise. Open Subtitles يا لها من كنيسة جميلة
    Evet. Sokağın karşısında daha büyük bir kilise olduğunu bilmek daha güzel. Open Subtitles أجل، الشيء الجيد كانت هُناك كنيسة مهجورة أكبر مباشرةً عبر الشارع حتى.
    bir kilise yapıyoruz. Ve asıl önemli olan konu budur. Open Subtitles حسنا، والان يتم بناء كنيسة وهذا هو كل ما يهم.
    Gotik bir kilise kulesi kadar ilkel hiçbir sesi duyamayacak kadar yükseksin. Düşünebiliyor musun! Gerçek ölçülerimde... ondan daha yüksek değilim. Open Subtitles بدائي كالقمم المستدقة.. هذا تسجيل قديم سوف أغلقه.
    Tanrım bu bir kilise. Open Subtitles اللعنه، إنها كنيسة
    Çok güzel bir kilise. Open Subtitles إنها كنيسة جميلة جداً
    Cannon Salonu yakınında bir kilise var. Open Subtitles إنها كنيسة قريبة من محكمة "كانون".
    Buradaki gibi - rahibin yılda iki kez geldiği küçük bir kilise değil, büyük. Open Subtitles كنيسة صغيرة الكاهن يأتى مرتين فى السنة .. بلدة كبيرة
    - Yakınlarda küçük bir kilise biliyor musun? Epey eski. Open Subtitles أتعرف عن مكان كنيسة صغيرة في هذه الأنحاء؟
    Oradayken küçük bir kilise resmi yap benim için. Open Subtitles ارسم لى كنيسة صغيرة أثناء وجودك هناك
    O zaman aradığımı şey güneyde bir kilise mi? Open Subtitles لذا، نحن نبحث عن كنيسة على الجانب الجنوبي؟
    Yeni bir kilise arıyorum. Open Subtitles اجل اجل انا ابحث عن كنيسة جديدة
    - Onu bir kilise olarak düşünme. - Bu bir kilise. Open Subtitles لا تفكر فيها على انها كنيسة - انها كنيسة -
    Ve unutma, orası bir kilise. Open Subtitles وتذكري ، انها كنيسة
    Seine'de tam orada başka bir kilise varmış eskiden. Open Subtitles كانت هناك كنيسة أخرى على ضفة السين، هناك
    Orada ziyaret ettiğini düşündüğümüz Santiago de Compostela adında bir kilise var. Open Subtitles هناك كنيسة تسمى سانتياغو دي كومبوستيلا نظن انه زارها
    -Eski bir kilise ve öyle olacak. Open Subtitles وجدوا كنيسه في مكان ! لا يجب أن تكون فيه
    Hayatım bu bir kilise, hepsi o kadar. Open Subtitles أنها مجرد كنيسه.. هذا كل ما فى الأمر
    Harika bir kilise. Open Subtitles يا لها من كنيسة رائعة هذه!
    Alakarga Dağı'nın tepesinde metruk bir kilise vardır. Open Subtitles هناك كنيسة مهجورة في قمة جبل جاي
    İngiltere'de 1969'dan bu yana 1900 kilise cemaatlerin küçülmesi nedeniyle kapatıldı, Afrika'da, her bir gün bir kilise ya da cami yapılıyor. TED في إنجلترا، أغلقت 1,900 كنيسة منذ عام 1969، بسبب تقلص عدد جماعة المصلين، بينما في أفريقيا، كل يوم، يتم بناء كنيسة أو مسجد.
    Gotik bir kilise kulesi kadar ilkel... Open Subtitles مثل القمم المستدقة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more