Doktor kendini muazzam bir mağarada buldu mağarada, her biri hayatın süresini simgeleyen sıralı haldeki sayısız mum titriyordu. | TED | وجد الطبيب نفسه في كهف ضخمٍ مصفوف بداخله عددٌ لا متناهي من الشموع، كل منها تمثل فترة من الحياة. |
O zaman kendini bunca zamandır çok derin bir mağarada saklamış olmalısın. | Open Subtitles | إذن لابد أنكِ كنت تبقين نفسك في كهف عميق كل هذا الوقت |
Başka bir mağarada, farklı bir tür mikroalg bulduk. | TED | في كهف آخر، وجدنا نوع آخر من الطحالب الدقيقة. |
Beş yıl bir mağarada yaşadıktan sonra, inanıyorum ki güvende olmak için dışarı kaçmaktansa içgüdüsel olarak küçük, karanlık yerlere sığınacaksın. | Open Subtitles | أعتقد أنه بعد العيش داخل كهف لمدة خمس سنوات ستتحركين لاإراديا للأماكن المنعزلة المظلمة بدلا من الهروب للخارج حيث الأمان |
Onu bir mağarada bağlı buldum ve kurtardım. | Open Subtitles | لكنني عثرت عليها مربوطةً في الكهف فأنقذتها |
Bir zamanlar, korkunç bir mağarada yalnız başına yaşayan bir kız vardı evinden çok uzaktaydı ve bu onu çok üzüyordu. | Open Subtitles | فى زمن من الأزمان , كان هناك فتاه عاشت بمفردها فى كهف مرعب بعيداً عن منزلها من ما جعل قلبها يؤلمها |
Örtünün altında birbirimize sarılır, sanki bir mağarada kalmış gibi dışarı çıkmaya çalışırdık. | Open Subtitles | كنا نتحاضن تحت الأغطية ونتظاهر أننا تائهتان في كهف مظلم وكنا نبحث عن مخرج |
Orada bir mağarada bekliyor, ve istediği de o. | Open Subtitles | إنه ينتظر هناك في كهف ما, وهذا ما يريده. |
Orada bir mağarada bekliyor, ve istediği de o. | Open Subtitles | إنه ينتظر هناك في كهف ما, وهذا ما يريده. |
Ben bu konularda pek deneyimli değilimdir. Son beş yılımı bir mağarada geçirdim. | Open Subtitles | لم يكن لدي تجارب كثيرة قضيت خمس سنوات في كهف |
Ormanda saklanıyor. Veya belki bir mağarada. Oralarda birkaç mağara var. | Open Subtitles | يختبئ في الغابة أو ربما في كهف يوجد بعض من الكهوف الجيدة هناك بالأنحاء |
bir mağarada olduğunuzu düşündü. | Open Subtitles | بالمناسبة وقررت بأنها ربما ستخرج في كهف ما |
En parlak ışık bile bir mağarada gizliyse hiçbir değeri yoktur, | Open Subtitles | النور الساطع لا يساوي شيئا ان كان مخفيا في كهف |
Yetkililer, Ziff'in bir mağarada yaşadığını zannediyor. | Open Subtitles | السلطات تعمل حالياً تحت نظرية أنه يعيش في كهف ما |
Ben, hatırlamak için biraz genç ama söylemek zorundayım, sana bir mağarada yaşamış ve korkunç olduğunu biliyorum, ancak sizin cilt için harikalar yaptı. | Open Subtitles | كنتي صغيرة جدا لتتذكري ولكن يجب ان اقول أنني أعلم انكي عشتي في كهف وهذا فظيع ولكن هذا فعل العجائب لبشرتكي |
Uzaktaki ormanın ötesindeki bir mağarada yer aldığını, ama yolculuğun tehlikelerle dolu olduğunu. | Open Subtitles | بأنّها واقعه في كهف وراء الغابةِ البعيدةِ لكن تلك الرحلةَ الى هناك مشحونة بالخطرِ |
Kuzey Vadisi'ndeki bir mağarada gizlenmiş bir küp var. | Open Subtitles | ثمّة جرّة مخبّأة داخل كهف في الوادي الشماليّ |
Kuzey Vadisi'ndeki bir mağarada gizlenmiş bir küp var. | Open Subtitles | ثمّة جرّة مخبّأة داخل كهف في الوادي الشماليّ |
İçinde bir kaç çatlak var ve dar bir mağarada mahsur kaldım. | Open Subtitles | كان لديها بعض الشقوق بداخلها وأنا قمت بسدها في الكهف القريب |
Tek bir mağarada milyonlarcası yaşar. | Open Subtitles | أكثر مِنْ مليون تعيش في الكهف الواحد. |
Afganistan'da bir mağarada senin El Kaide ile bağın olduğunu kanıtlar bir belge bulduk. | Open Subtitles | وجدنا خمسة فى كهف فى أفغانستان يقولون أنك على علاقة بالقاعدة |
Afganistan'da bir mağarada gözetleme yaparken, klimaları, havuzları buzlu çayları hayal edersin. | Open Subtitles | عندما تقوم بالمراقبة من كهف مغبر في افغانستان ,ستكون احلام يقظتك عن مكيف |
Yamaçta bir mağarada buldum onu doktor. Ama ona asla ulaşamayacaksınız. | Open Subtitles | , وجدتها داخل مغارة في ذلك المنحدر لكنّك لن تصل إليها |
Endonezya Hapishanesinde, Afgan Dağındaki bir mağarada, ...ya da bir nakil kamyonun arkasında, işe göre değişir. | Open Subtitles | سواء أكنت في سجن أندونيسي أو في كهف في أحد الجبال الأفغانية أو خلف شاحنة للشحن يأتي ذلك مع عمل |