Flörtleşmek, adeta poker gibi bir oyundur Marcus ve o, bunu çok iyi oynuyor. | Open Subtitles | المواعدة, مثل البوكر, إنها لعبة وهي تلعبها بشكل جيد جداً |
Yakalanmanız halinde riskli bir oyundur bu. | Open Subtitles | إنها لعبة خطيرة خصوصًا إذا تم القبض عليك |
Beyzbol evde başlayan ve evde biten bir oyundur. | Open Subtitles | البيسبول لعبة حيث تبدأ في البيت وبيت عودة |
Hokey bir oyundur. | TED | الهوكي هي عباره عن لعبه, ولكن هل حقيقة تلك كانت لعبه؟ |
Ölüm Havuzu zararsız bir oyundur. | Open Subtitles | لم أعلمكم بذلك,لأن رهان الموت هي مجرد لعبة غير مؤذية |
Golf zihinsel bir oyundur, zihinsel bir öğedir. | Open Subtitles | الغولف انها لعبة عقلية ، وهي تحفز التركيبة العقلية |
Bu, bu şehirde eski bir oyundur, peki, Clay Davis? | Open Subtitles | إنها لعبة قديمة في هذه المدينة و (كلاي دافيس) ؟ |
Bunun bir şaka olduğunu sanmıyorum. Belki de bir oyundur. | Open Subtitles | لا أعتقد أنها مزحة, إنها لعبة ربما. |
Çocukların oynadığı eski bir oyundur. Yani, göz hakkı, açların bir hakkıdır. | Open Subtitles | ,إنها لعبة إنقرضت كان يلعبها الصغار سيو-رى" هى حق الجائع" |
Yetişkinlerin, sıkıldıkları zaman oynadıkları bir oyundur. | Open Subtitles | إنها لعبة يمارسها الكبار حين يملّون |
Bu delice bir oyundur. | Open Subtitles | إنها لعبة مجنونة |
Çocukların oynadığı eski bir oyundur. Yani, göz hakkı, açların bir hakkıdır. | Open Subtitles | إنها لعبة أطفال قديمة مُقتبَسة إذن ، (سيورى) تعنى حق الجوعى |
Çünkü beyzbol evde başlayan ve evde biten bir oyundur. | Open Subtitles | لأن البيسبول لعبة حيث تبدأ في البيت وبيت عودة |
Beyzbol evde başlayan ve evde biten bir oyundur. | Open Subtitles | البيسبول لعبة حيث تبدأ في البيت وبيت عودة |
Şiir bir oyundur; kaybedenin her şeyi kazandığı." | Open Subtitles | الشعر هو لعبة حيث يكسب الخاسر فيها كل شيء" |
Savaş gülerek oynanması gereken bir oyundur.. | Open Subtitles | الحرب لعبه يجب أن تلُعب بإبتسامه |
Aşk bir oyundur dahil olmayı çok sevdiğim | Open Subtitles | الحب لعبه أَحب اللعب |
Golf beyefendiler tarafından oynanan bir oyundur | Open Subtitles | الجولف لعبه يمارسها الساده |
Bu arkadaşlarımla oynadığım bir oyundur da. | Open Subtitles | اسفة, انها مجرد لعبة كنا نلعبها انا واصدقائي |
LeMarchand, bazı korku hikayelerindeki bir karakter, bulmaca kutusu bir efsane, ve Cehennem Dünyası sadece bir oyundur. | Open Subtitles | لومارشاند شخصة من بعض القصّة المخيفة، وصندوق اللغز أسطورة، وعالم الجحيم مجرد لعبة |
Belki bu da onun için bir oyundur belki de o zamanki yaptığı oyunun değiştirilmiş bir şeklidir. | Open Subtitles | ربما كانت هذه مجرد لعبة بالنسبة له وان هذه مجرد نسخة معقّدة من لعبته تلك |
Ama gerçek bir oyundur. Evet, siz oynayacak mısınız? | Open Subtitles | انها لعبة واقعية اذا.هل ستلعبون؟ |
Buna karşın, ben Lewis'in babasıyım ve daha önce hiç koçluk yapmadım fakat bu oyunu neredeyse sizin yaşınızdan beri oynuyorum ve harika bir oyundur. | Open Subtitles | في البداية انا والد (لويس) لم ادرب من قبل لكن لعبت اللعبة منذو كنت تقريباً في عمركم و انها لعبة رائعة |