"bir partide" - Translation from Turkish to Arabic

    • في حفل
        
    • في حفلة
        
    • في الحفلة
        
    • فى حفلة
        
    • فى حفله
        
    • في الحفل
        
    • في حفله
        
    • حفلة في
        
    • مجرد حفله
        
    • فى حفل فى
        
    • في تلك الحفلة
        
    • بحفلٍ
        
    Noel arifesinde bir partide eşimin ailesi ile de ıslık çaldım. TED و صفرت أيضا في حفل الكريسماس . مع عائلة زوجتي -أصهاري-.
    bir partide teğmenin biri, bir kızın kıçını çimdikler. Open Subtitles في حفل ما، قرص ضابط إحدي الفتيات في مؤخرتها.
    Blair'le bir partide buluşacağız ve öyle yalnız bırakılması gereken bir yer değil. Open Subtitles بلير ستجتمع معي في حفلة وآنه مكان لا يجب أن تكون فيه لوحدها
    Leydi Boynton'ı, adamın biri bir partide göstermişti bana. Open Subtitles أشير لي إلى السيدة بوينتون من طرف رجل كان في الحفلة
    Mesela, okulda ya da refakat eden biri olmayan bir partide. Open Subtitles سواء كانت فى المدرسة أو فى حفلة غير موجود بها مرافق
    Böyle bir partide serçe parmağını oynatmaktan başka ne yaparsın? Open Subtitles ماذا تفعل فى حفله مثل هذه ؟ تلوح لهم بخنصرك ؟
    bir partide teğmenin teki kızın kıçını çimdikler. Open Subtitles في حفل ما، قرص ضابط إحدي الفتيات في مؤخرتها.
    bir partide sarhoş olup kızların kıçına vuruyordu. Open Subtitles يتسكع في حفل كرة السلة ويصفع مؤخرات البنات الاغبياء
    Sonra bir gece bir partide bir adam geldi ve işte şöyle yatıyor, böyle yatıyor diye anlatmaya başladı. Open Subtitles لكن ذات ليلة كنا في حفل و جاء ذلك الشخص و بدأ يقول لقد ضاجعت من و من
    Sonra bir gece bir partide biri geldi ve şöyle yatıyor diye anlatmaya başladı. Open Subtitles لكن ذات ليلة كنا في حفل و جاء ذلك الشخص و بدأ يقول لقد ضاجعت من و من
    bir partide, en az altı insan olduğunu farz edelim. TED لنفترض أن هناك ست أشخاص على الأقل في حفلة.
    Yani, grubunun aynı gece başka bir partide çaldığını duydum. TED أقصد، لقد سمعت أن فرقته تغني في حفلة أخرى في نفس الليلة.
    Kaliforniya'daki bir partide teknoloji platformları ve bu platformların toplumda yarattığı sorunlar hakkında biriyle konuşuyordum. TED كنت أتحدث مع رجل في حفلة في كاليفورنيا عن منصات التكنولوجيا والمشاكل التي تخلقها في المجتمع.
    Ama daha önce de karşılaşmıştım onunla. Aslında dün gece bir partide. Open Subtitles إلا إنني قابلتها من قبل يا سيد بوارو للعلم في الليلة السابقة في الحفلة
    Hoşlandığım bir kız var ve bu gece bir partide olacak Open Subtitles حسناً, هناك فتاة أنا معجب بها وستكون في الحفلة الليلة.
    Oh... Ortak bir arkadaşımızın düzenlediği bir partide tanıştık. Kataline adası civarlarında akşamüstü bir tekne gezisinde. Open Subtitles فى حفلة يوم الذكرى لقد كانت ساعة الغروب فى جزيرة كاتلين
    Kim böyle seçkin bir partide silah taşıyor? Open Subtitles من سمح لكم بحمل مسدسات فى حفله نخبه مثل هذه ؟
    Annenlerin verdiği bir partide bir adam vardı. Open Subtitles كان هناك رجل حاضراً في الحفل الذى أقامه أبويك
    Jerome başka bir partide birisiyle buluşmak zorunda ve şimdiden geç kaldık. Open Subtitles جيروم يَجِبُ أَنْ يُقابلَ شخص ما في حفله اخري ونحن متاخرين ,لذا
    Yaptıkları, bir partide yapılacakların çok ötesindeydi. Open Subtitles كانت تقيم ما هو اكثر من مجرد حفله
    Belki bilmek istersin, Londra'da bir partide bazı arkadaşlarımıza rastladım. Open Subtitles كما لا بد أن تعرف أننى قد التقيت ببعض أصدقائنا فى حفل فى لندن
    Senin gibi, iyi, normal bir kız... Dün öyle bir partide ne yapıyordu? Open Subtitles أيتها الفتاة اللطيفة و العادية تفعلين في تلك الحفلة ليلة أمس
    Böyle bir partide hayatta kalmak basittir. Open Subtitles إنّ النّجاة بسيطة بحفلٍ كهذا.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more