"bir saniye için" - Translation from Turkish to Arabic

• لثانية
• لمدّة ثانية
• وللحظة

bir saniye için, çocukların hapse değil de üniversiteye gittiği bir mahallede yaşasalardı, Chuck ve Tim'in hayatının nasıl olacağını hayal etmenizi istiyorum.
أريدكم أن تتخيلوا لثانية ما ستكون عليه حياة تشك وتيم لو كانا يعيشان في حي يذهب فيه الأولاد إلى الكلية، ليس إلى السجن.

... sonuçlarını kullanıyor. bir saniye için düşünün: Artık bir standard Google yok.
فكروا في الأمر لثانية: لم يعد هناك وجود لغوغل قياسي.

Anlıyor musunuz? bir saniye için düzeni değiştireceğim.
سـ احاول ان اغير النص لثانية واحدة فقط, اسمحو لي

bir saniye için neredeyse kız kardeşimin ıslak, çıplak kıçını unuttum.
أَعْرفُ. لمدّة ثانية هناك نَسيتُ تقريباً حول حمارِ أختِي الرطبِ السافرِ.

bir saniye için, kırmızı ışıkta gözlerimi kapadım. Bir saniye.
أغلقت عيوني لمدّة ثانية عند الضوء الأحمر، ثانية

Ve bir saniye için hukuk firmasını da babamın beklentilerini de unuttum.
وللحظة نسيت أمر مكتب المحاماة وتوقعات والديّ

Biliyorsun, bir saniye için tekrar o adam oldun.
تعرف, لثانية هنا انت كنت ذلك الرجل ثانية

bir saniye için kelimeler susar ve bazı insanlar beraber olacakları bir geleceğin umudunu yaşarlar.
العالم يبطئ لثانية واحدة كما تتخذ بعض الناس أن الأمل العجاف إلى المستقبل المحتمل معا.

bir saniye için avukat gibi düşünmeyi bırakın ve bana biraz üretici şeyler gösterin
توقف عن التفكير كمحامي ولو لثانية وارنى نوعا من الإبداع

-Belki bir saniye için aletini unutabilirsin.
ستفـــلر، لربّما بأمكانك أن تنسي عضوك لثانية واحده وتكن مفيد لنا

Eğer bir saniye için bile samimiyetsiz davranırsan seni delik deşik eder.
اذا تلاعبتى بها لثانية واحدة, ستقضى عليكِ

Sadece durup bir saniye için ne yaptığınızı düşünseniz olmaz mı?
هل يمكنك التوقف والتفكير عن ما نفعله لثانية

bir saniye için bana bağırmayı kesersen eşyalarımı topladığımı fark edersin.
ربما لو توقفتِ عن الصياح في وجهي لثانية واحدة كنتِ لاحظتي أنني اقوم بحزم أغراضي

bir saniye için kendilerini güzensiz hissederler ve bir iki saat için güçlü hissetmeye ihtiyaç duyarlar.
إذا شعروا بعدم الأمان لثانية واحدة عندها يحتاجون أن يذهبوا للساعتين ليشعروا بقوتهم

bir saniye için bile beni düşün mü?
أعني، هل من أي وقت مضى مرة واحدة لثانية واحدة ان تفكر بشأني?

'Mike! 0h, Tanrım. bir saniye için düşündüm ki... '
مايك أوه،اللهي لمدّة ثانية إعتقدت

- bir saniye için arkamı döndüm.
-أنا أدرت ظهري لمدّة ثانية