Sonunda benden beş bin deneme ürünü istediler ve eğer satılırsa daha büyük bir sipariş olacaktı. | Open Subtitles | اخيراً اعطوني طلب بخمسة الاف قميص واذا بيعت القمصان,سأحصل على طلب أكبر |
Çok özel bir sipariş üzerine yaptım. | Open Subtitles | انا قد صنعته بناء على طلب معين |
Bu sabah bir sipariş aldık, tanrıya şükür. | Open Subtitles | لقد حصلنا على طلب هذ الصباح ، شكرا لله |
Zaten bütün olay bunun sıradan bir sipariş gibi görünmesi gerektiği. | Open Subtitles | القصد من كل هذا أن يبدوا الأمر مثل أي طلبية عادية |
Sense şimdiden tarifi değiştirmeye kalkıp bana sormadan büyük bir sipariş alıyorsun. | Open Subtitles | وأنت بالفعل حاولت تغيير الوصفة، قمت بقبول طلبية كبيرة دون سؤالي حتى، |
Teknik olarak büyük bir sipariş almak iyidir ama profesyonel doktorların T-rex kolu dedikleri şeyden beş cupcake eksiğim var. | Open Subtitles | أنا اعلم انه من الجيد ان نحصل على طلب كبير و لكني على بعد خمس كعكات مما يطلقون عليه الأطباء المحترفين "ذراع التيرانوصور" |
Elimde bir sipariş var ve yapmak istediğim şey kırmızı, yeşil ve maviyi bu kutuya koymak. | TED | لدي طلبية هنا وما أريده هو أن أضع الأحمر والأخضر والأزرق في هذا الصندوق هنا. |
Hayır, meşgulsün çünkü yeni bir sipariş aldık. | Open Subtitles | لا, انت مشغول. لأننا استلمنا للتو طلبية اخرى |
Beklenmedik bir sipariş aldık ve karşılayabilmeyi umuyoruz. | Open Subtitles | فقط لدينا طلبية غير متوقعة ونأمل أن تعبئها لنا |
Evet, aslında onlar için büyük bir sipariş vermiştim. Bu öğlen veya yarın sabah gelecek. | Open Subtitles | أجل فى الواقع، لديهم طلبية ستصل اليوم أو صباح غد |
Bu sabah özel bir sipariş aldım. | Open Subtitles | حسناً، لقد تلقيت مكالمة هذا الصباح بشأن طلبية خاصة. |