"bir sonu" - Translation from Turkish to Arabic

    • هناك نهاية
        
    • له نهاية
        
    • أن تنتهي
        
    • لها نهاية
        
    • إلى نهايتها
        
    • وجود نهاية
        
    • أية وخزة
        
    Yaklaştım mı? Daha küçüklere baktıkça hiç kimse bir sonu olacak mı bilmiyor. Open Subtitles إذا نظرت أصغر وأصغر لا أحد يعلم ما إذا كان هناك نهاية أبداً
    - Bu sevimliliğinin bir sonu var mı? Çok tembelce. Bakış açısı eksiği var. Open Subtitles اليس هناك نهاية لسحرك انه كسول وليس فيه وجهة نظر ، لا توجد فيه شخصية
    O bir film ve filmlerin de bir sonu vardır ki şu anda bizimkinin yok. Open Subtitles إنه فيلم، والفيلم يجب أن تكون له نهاية والتى ليس لدينا فى الوقت الحاضر
    Gördüğün gibi filmimizin bir sonu yok. Open Subtitles إذا كم ترى، ففلمنا لن تكون له نهاية أبداً.
    Pekala, bayağı akşam oldu. Ama her iyi şeyin bir sonu olmalı... Open Subtitles حسناً, لقد كانت ليلة صاخبة لكن كل الأشياء الجيدة يجب أن تنتهي
    Her güzel şeyin bir sonu var, maalesef. Open Subtitles كل الأشياء الجيدة يجب أن تنتهي في يوم ما, لسوء الحظ.
    Böyle olsun istemezdim ama her güzel şeyin bir sonu vardır. Open Subtitles تمنيت ان لاافعل لكن كلّ الأشياء الجيّدة يجب أن تجيء لها نهاية
    En zor şeylerin bile bir sonu vardır. Open Subtitles حتى أصعب الأمور تصل إلى نهايتها .
    Bu hikayenin başka bir sonu daha olmalı. Open Subtitles لا بدّ مِنْ وجود نهاية مختلفة لهذه القصّة
    Ne uzun hikaye... Heyecanlı bir sonu da yok. Open Subtitles إنه طريق طويل أن تمضي فيه بلا أية وخزة
    Bunun bir sonu yok. İleride evlenmek isteyeceksin, sonra da Roma'ya taşınacaksın. Open Subtitles ليس هناك نهاية لهذا, بعدها ستريدين الزواج به والسفر لايطاليا
    İç ısıtan bir sonu olur belki. Tüm kediler sapasağlamdır. Open Subtitles ربما سيكون هناك نهاية جيدة مثل ان يُعثر على جميع القطط بخير
    Seni uyarıyorum, bu hikayenin mutlu bir sonu yok. Open Subtitles علي أن أحذرك أنه ليس هناك نهاية سعيدة لهذه القصة
    Gökbilimciler yıllarca evrenin bir sonu olduğunu kanıtlamak için birbirine benzeyen galaksi şekilleri aradı. Open Subtitles لقد بحث الفلكيون عن نماذج متكررة من المجرات لأعوام باحثين عن دليل أن الكون له نهاية
    Peder Duhu da her şeyin bir sonu vardır ama Tanrı için ne başlangıç ne de son vardır, dedi. Open Subtitles الأب دوهو أخبرنا أن كل شيء له نهاية إلا الرب هو الذي ليس له بداية ولا نهاية
    Denildiği gibi her iyi şeyin bir sonu vardır. Open Subtitles لذا كما يقولون، جميع الأشياء الجميلة لا بد و أن تنتهي.
    2 yaşımdan 7 yaşıma kadar ailem de bana "ayıcık" diyordu ama her güzel şeyin bir sonu var. Open Subtitles نعم,حسنآ مابين السنتين الى 7 " كان أهلي ينادوني بأسـم "بوكي بير ولكن,كل الأشياء الجيده يجب أن تنتهي
    Bütün hikayelerin mutlu bir sonu vardır. Open Subtitles . أنا ، أيضاً . جميع القصص لها نهاية سعيدة
    Öyle mi? Her güzel şeyin bir sonu vardır, dostum. Open Subtitles نعم لكن كل الاشياء الجيدة لها نهاية يا عزيزي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more