"bir sorusu" - Translation from Turkish to Arabic

    • ‫ سؤال
        
    • لديه سؤال
        
    • لديها سؤال
        
    Sana bir sorusu olduğunu söyledi. Bana ne olduğunu söylemedi. Open Subtitles قال أنه كان لديه سؤال لك لن يخبرني ما هو
    Kerabai'nin haklı bir sorusu vardı; bu kuraklıkta, bölgede büyükbaş hayvan kampı kurmaya karar verdik. TED كان لدى كيراباي سؤال منطقي، لذلك قررنا في هذا الجفاف أن نبدأ في تجميع الماشية في مخيم لهذه المنطقة.
    Ona walkie-talkie'nin diğerini ne olur ne olmaz eğer gece yarısında bir sorusu olursa diye veririm. Open Subtitles أعطيته الجزء الآخر من الجهاز اللاسلكي . فقط في حالة كان لديه سؤال في منتصف الليل
    Bu jüri heyetinin size tek bir sorusu olacak, Çavuş. Open Subtitles هذه اللجنة لديها سؤال واحد لك يا رقيب
    Az önce Genel Müdürlükten Linda aradı satın alma emriyle ilgili bir sorusu varmış. Open Subtitles وكان لديها سؤال عن طلب الشراء هذا
    Oh, muhteşem! Şimdi de yeni oda arkadaşımın seksle ilgili yeni bir sorusu ile karşı karşıyayım Tanrım Arthur... Open Subtitles رائع , زميل غرفتي الجديد يريد سؤالي سؤال اخر حول الجنس
    Eğer siz ineklerin, keçilerin ya da ördeklerin herhangi bir sorusu varsa, bana sormaktan çekinmeyin. Open Subtitles إذا كان لديكم أي سؤال أيتها الخراف و الماعز أو البط فلا تخافوا, تعالوا و اسألوني
    Kimsenin Nazi'nin ülkesine iade edilmesiyle ilgili bir sorusu mu var mıydı? Open Subtitles أكان لدى أحدكم سؤال بخصوص إعادة النازي الى موطنه ؟
    Düşündüm ki Luke'un bir sorusu olma ihtimaline karşı evde mi kalsam? Open Subtitles ربما ان ابقى هنا في حال وجود اي سؤال لدى لوك
    Sadece bir sorusu vardı. Open Subtitles لكنّه أبى أن ينصت إليّ، إنّما وجّه إليّ سؤال واحد.
    -Harika bir sorusu var Open Subtitles نحن معه, جميعنا معاً لديه سؤال رائع
    Gerçek bir sorusu olan var mı? Open Subtitles أهناك أي أحد لديه سؤال حقيقي ؟
    Maalesef, uyanmıştı ve bir sorusu vardı. Open Subtitles لسوء الحظ، كان مستيقظاً وكان لديه سؤال
    Çocuklar, Bay Bottoms'a bir sorusu olan var mı? Open Subtitles أيها الأطفال، أيوجد أي أحد لديه سؤال للسيّد (بوتمز) ؟
    Bay Thompson Adalet Bakanlığı'ndan geliyor, size bir sorusu olacak. Open Subtitles السيد (طومسون) من مكتب المُدعي العام لديه سؤال لك.
    Ah, yaptığımız araştırmalar hakkında bir sorusu vardı. Open Subtitles لقد كان لديها سؤال حول بحثٍ كنا نقوم به
    Janice'in bir sorusu var . Open Subtitles (جانيس) لديها سؤال أي منكم أنتم الستة
    Laurie'nin bir sorusu var. Open Subtitles البنت لوري لديها سؤال "
    Laurie'nin başka bir sorusu daha var. Open Subtitles البنت لوري لديها سؤال اخر "
    Kızının sana bir sorusu var. Open Subtitles {\pos(192,240)}ابنتك لديها سؤال لك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more