Muhteşem bir sporcu ve savaşçı olmasın yanısıra sanatı destekleyen eğitimli bir bilgin ve müzisyendi. | TED | كان باحثاً مُثقفاً وموسيقياً رعى الفنون بسخاء، فضلاً عن كونه محارباً جديراً بالاحترام ورجل رياضي. |
Hayır ama söndür onu. Pis bir alışkanlık bu, özellikle okul takımındaki bir sporcu için. | Open Subtitles | كلا، ولكن اطفئها، فهي عادة سيئة ولا سيما لطالب رياضي |
İsterseniz bir savaşçı, bir sporcu ya da kapı gibi bir erkek olun. | Open Subtitles | يمكن أن تكون محارب رياضي, أو رجل بقوّة ثور |
Bir üniversitenin yılda bir sporcu için harcadığı para. | Open Subtitles | هذا متوسط معدل ما تنفقه الجامعات على كل رياضي |
Ortada hiçbir şey yok. Bu çocuk harika bir sporcu. | Open Subtitles | استمعوا، ليس هناك دليل عن أي شيء فيما عدا أنّ هذا الرجل رياضياً مثيراً |
Evet. Öyle. Vasat bir sporcu olduğunu daha önce söyleyen oldu mu? | Open Subtitles | نعم، انه كذلك هل أخبرك شخص ما أنك كبير جداً على أن تكون رياضياً |
- Kurbanın yurtdışından yeni dönmüş bir sporcu olduğunu ve fotoğrafların bu odada olduğunu... | Open Subtitles | التي أعلم من أن الضحية رجل رياضي عاد مؤخراً من رحلة خارجية |
İyi uyar tabii adamın Hulk gibi bir sporcu olduğunu ve muhtemelen steroit kullandığını göz ardı edersek. | Open Subtitles | انه مناسب بشكل جيد ان تجاهلتم حقيقة انه رياضي محترف يبدو مثل الرجل الخارق |
Kendi alanında, dünya çapında bir sporcu izliyorsunuz. | Open Subtitles | أنتم تشاهدون رياضي مصنف عالمي في قمة مستواه |
O, istediği her şeye sahip zengin bir sporcu. | Open Subtitles | لمجرد أنه ثري، و بِطابع رياضي الذي يحصل دائماً على ما يُريده. |
Demeye çalıştığım ihtiyar adamı sadece takım elbiseyle gezen bir sporcu olmadığına ikna etmek için emek verdim. | Open Subtitles | المقصد هو ان ذلك استغرق جهداً لإقناع الرجل العجوز أنك لست فقط شخص رياضي ببدلة مُصممة |
O sadece olimpik-düzeyde bir sporcu ve IQ'su oldukça yüksek ama her ne hikmetse | Open Subtitles | انه ببساطة رياضي بالمستوى الاولمبي بذكاء عالي جداً الذي، ولسبب ما، يبقى غافلاً عن |
Ekinleri bir sporcu içeceğiyle mi suluyorlar? | Open Subtitles | انهم يروون المحاصيل بمشروب رياضي |
Kısacası bir sporcu arıyoruz? Ve kendi kendini tedavi etme ve kendisini aşırı uyarabilen birisini arıyoruz. | Open Subtitles | إذاً , أساساً نحن نبحث عن شخصٍ رياضي ؟ |
Harika bir sporcu olduğum için benimle alay ediyorsun. | Open Subtitles | انتي تسخرين مني لأني رياضي رائع |
İhtiyacımız olan şey götün teki olmayan bir sporcu. | Open Subtitles | نحن بحاجة إلى رياضي ليس لئيم للغاية. |
Henüz ülkemizde kendi yelkeni olan bir sporcu yokmuş. | Open Subtitles | لا يوجد أي رياضي كوري يمتلك يختاً. |
...parlak bir öğrenci, kutsanmış bir sporcu, ama kimse içinde bulunan delilikten şüphelenmedi. | Open Subtitles | طـالب مجتـهد، رياضي موهـُوب ... لكن لا أحد يشتبه الجنونالذيبداخـِلـه... |
Bu bir onur, Liberty'li bir sporcu olmaktan gurur duyuyorum. | Open Subtitles | إنه لشرف لي و فخر و أن أكون طالباً رياضياً في ثانوية ليبرتي |
İyi heceleyemem, iyi bir sporcu değilim. | Open Subtitles | لست جيداً في التهجئة ولست رياضياً جيداً |