Bu karakteri ve kişiliğini tamamladığını düşünebileceğiniz pek çok şey var, bu yüzden süper kahraman sadece bir veya iki boyutlu değil. | TED | هناك الكثير من الأشياء التي يمكنك التفكير بها يدور حول الشخصية، لكي لا يكون لدى البطل الخارق بُعد واحد أو اثنين فقط. |
Onu bir veya iki kez gördüğümü hatırlıyorum. | Open Subtitles | اذن أعتقد انها كذلك أتذكر فقط رؤيتها لمرّة واحدة او اثنتين ، وأمّي لم ترغب بالحديث عنها |
İçimizden bir veya iki kişiyi vurabilirsin ama üçümüzü birden vuramazsın. | Open Subtitles | تستطيع اصابة واحد او اثنين منا ولكن ليس جميعنا |
Albert'in ona kancayı atması için bir veya iki gün, bir gün hazırlık iknacı için bir gün sonra... | Open Subtitles | تحتاج ليوم أو اثنين لتحكم قبضتك عليه و يوم للتحضير للإيقاع به و يوم آخر لإقناعه قبل أن |
Şey, onların bize yetişmesi bazen bir veya iki gün alır. | Open Subtitles | حَسناً، أحياناً يَأْخذُهم في اليوم أَو إثنان للحاق بنا. |
bir veya iki gün gecikmiş bir başka mesajdır, sadece. | Open Subtitles | كان من الأفضل أن تأتى الرسالة قبل يوم أو أثنين |
Yalnızca döndüğün vakitlerde veya yılda bir veya iki hafta süren izinlerinde değil. | Open Subtitles | وليس فقط بعطلات نهاية الأسبوع أو أسبوعين الأجازة بالعام |
Bu, bir veya iki koloninin değil bir ulusun bağımsızlık savaşı. | Open Subtitles | إننها ليست حرب تحرير لمستعمرة أو إثنتين. ...لكنها لإستقلال أمة واحده. |
Bazı günler burada buluşmamızı öneriyorum. bir veya iki saat konuşmak için. | Open Subtitles | أقترح بأن نلتقي هنا معظم الأيام و نتبادل الحديث لساعه أو ساعتين |
Yani bir veya iki yüzyıl içinde yaşayacağımız değişikliği onlar bir veya iki yıl içinde yaşarlar. | TED | وبالتالي مقدار التغيير الذي سنشهده في قرنٍ أو قرنين، سيشهدوه في عامٍ أو عامين. |
- bir veya iki saat içinde ... onun tüm operasyon kayıtları elimizde olacak. | Open Subtitles | يمكن أن تمدنا بالمعلومات التى نحتاجها |
Tören boyunca bir veya iki defa lafını açmış olabilirim. | Open Subtitles | ربّما قمت بذكر ذلك مرة أو مرتين فقط. أثناء الأمسية. |
Ama sevgilim sadece bir veya iki gün için. | Open Subtitles | . ان انه لمجرد يوم او يومان |
Hatta CRISPR'le bile, hücre içerisinde sadece bir veya iki düzenleme yapabildik. | TED | حتى باستخدام كريسبر، كان بإمكاننا فقط إجراء واحد أو اثنين من التعديلات داخل الخلية. |
Sadece bu değil, bir veya iki tür ekmeye devam ediyoruz ve titrek kavak ve huş ağaçlarını ayıklıyoruz. | TED | ليس هذا فقط، سنستمر في زرع واحد أو اثنين من الأنواع واقتلاع أشجار الحور والبِتيولا. |
Ve Afrika'dan bir veya iki kişinin ne kadar ilham verici olduğunu düşünmek bile. | TED | وعليهم التفكير في واحد أو اثنين من السكان خارج أفريقيا والذين هم حريصون حقاً. |
bir veya iki kere... mahkeme kararı ile... ve yeniden başlamaya hiç niyetim yok. | Open Subtitles | مرة واحدة او اثنتين ولا انوي فعلها مجددا |
bir veya iki bu kulüp çatısında indi. | Open Subtitles | واحدة او اثنتين هبطوا على سطح النادى |
Ve karşınızda son bir veya iki kişi kaldığında büyük ihtimalle anne babanız iyi olacaksınız. | Open Subtitles | ... وحينما تصلوا الى الأخير ... واحد او اثنين ... ربما والدكـ او امك |
Sürü aynı yerde bir veya iki günlüğüne kalır. | Open Subtitles | المجموعة تبقى فقط في مكان واحد ليوم أو اثنين. |
bir veya iki gün daha bundan haberi olmaz. | Open Subtitles | أنت لَرُبَّمَا تخلص مِنْه لمدّة يوم أَو إثنان. |
Hiç ilgi kuramıyordum. bir veya iki savaş oldu. | Open Subtitles | لم يكن هناك أتصال معى كان هناك حرباً أو أثنين |
Yalnızca döndüğün vakitlerde veya yılda bir veya iki hafta süren izinlerinde değil. | Open Subtitles | وليس فقط بعطلات نهاية الأسبوع أو أسبوعين الأجازة بالعام |
Doktorlar bundan emin olmanın imkansız olduğunu ama bir veya iki yıl ömrü kaldığını düşündüklerini söylemişler. | Open Subtitles | والأطباء أخبروه بأن ليس هنالك طريقة للتأكد لكنهم لم يعتقدوا بأنه شيعيش سنه أو إثنتين |
Sadece bir veya iki saat sürecek. Hayır. | Open Subtitles | أتمني أن تراجعي نفسك سوف تكون فقط بساعة أو ساعتين |
6 ay sürebilir, bir veya iki yıl yine de onu bulacağım. | Open Subtitles | قد يستغرق الأمر نصف عام, أو عاماً أو عامين لكنني سوف أعثر عليه. |
- bir veya iki saat içinde ... onun tüm operasyon kayıtları elimizde olacak.Şimdilik seninkileri alalım. | Open Subtitles | -أيه ملفات قدمها بيشوب لك... يمكن أن تمدنا بالمعلومات التى نحتاجها الأن فقط سأخذ ملفه. |
Haftada en azından bir veya iki kez zaten o evde olduğunu anladım ben. | Open Subtitles | أعتقد أنها تعيش فيه بالفعل مرة أو مرتين على الأقل فى الأسبوع |
Sadece bir veya iki gün. | Open Subtitles | لقد مر يوم او يومان |