"bir yandan" - Translation from Turkish to Arabic

    • من ناحية
        
    • من جهة
        
    • ناحية أخرى
        
    • المجنونة و
        
    • يحثُّ
        
    • ومن الناحية
        
    • المقابل كان لديه
        
    • جانب بفعل عوامل الجو
        
    Diğer Bir yandan, eğer bir kibrit çakarsanız tüm gezegen havaya uçar. TED و من ناحية أخرى، إذا قمتم بإشعال عود ثقاب سيشتعل الكوكب بأكمله
    Ama Bir yandan da bu annem sadece bana kaldı demekti. Open Subtitles ولكن من ناحية أخرى لقد كانت أمي كل شيئ بالنسبة لي
    Bir yandan, can sıkıcı bir biçimde zayıf ve inanılmaz derecede yakısıklı bir kocam var. TED من ناحية لدي زوج نحيف بشكل مُزعج ووسيم جداً
    Bir yandan evrenin en derin sırlarını araştırabiliriz, ve bu konferansın açıkça gösterdiği gibi teknolojinin sınırlarını zorlayabiliriz. TED من جهة نستطيع بحث أعمق أسرار الكون وندفع بشكل كبير حدود التكنولوجيا كما يوضح لنا هذا المؤتمر
    Kalbim yine devam eder 'Zubi dubi zubi dubi' diye, Bir yandan caz yapıp raks ederken. Open Subtitles لماذا تثب هذه الروح المجنونة و الغبية مرحاً ؟
    Ethan Mascarenhas'ın tutarsız olduğu açık. Bir yandan, yaptığı radyo programında nasıl mutlu bir hayat yaşadığını anlatıyor diğer yandan da ölmek istediği için mahkemeye başvuruyor! Open Subtitles دومًا ما يحثُّ مستمعي برنامجه عبر المذياع على مواصلة عيش حياتهم
    Bir yandan meşru müdafaa olduğunu söylediğin ifaden elimde. Open Subtitles من ناحية، لدي بيانكِ والذي يقول بأنكِ كنتِ تدافعين عن نفسك ومن الناحية الأخرى، لدي هذا
    Diğer Bir yandan Medya , Çindeki fabrikalarda çalışan bu durumu, yani işçiler ve ürettikleri ürünler işçilerin,ürettikleri ürünlerle aralarında olan ilişkilerini sık sık gündeme getirmektedir. TED التغطية الصحفية على المصانع الصينية، من ناحية أخرى، يلعب بهذه العلاقة بين العمال والمنتجات التي يقدمونها.
    Diğer Bir yandan, serebral korteks problem çözmeyi sağlıyor. Filler birçok yaratıcı şekilde bunu başarıyorlar. TED قشرة الدماغ، من ناحية أخرى، تمكن من مهارة حل المشاكل، التي تظهرها الفيلة بطرق إبداعية مختلفة.
    Bir taraftan herhangi bir isim ya da yer belirtmekten kaçındığım için evrensel, ama Bir yandan da kişiseldiler. TED وهي من ناحية عمومية حيث تجنبت تحديد اسماء او اماكن لكن من ناحية اخرى تبدو خاصة
    Bir yandan bir damadım oluyor... öte yandan baba olarak küçük kızımdan ayrılıyorum. Open Subtitles من ناحية واحدة , اصبح لدي زوج ابنة جديد ولكن من الناحية الاخرى الأب فقد البنت الصغيرة الوحيدة
    Çevrelerindeki kaos, Bir yandan özgürleştirici etkiye sahipken diğer yandan onları inanabilecekleri fikirler aramaya çaresizce zorluyordu, çünkü çevrelerindeki diğer her şey ufalanarak hurda yığını haline geliyordu. Open Subtitles كانت الفوضى من حولهم من ناحية ذات تأثير تحرّري، ومن ناحية أخرى كانوا يبحثون باهتمام عن أفكار
    Bir yandan da aldığı eğitim disiplin işe yarar diyorum. Open Subtitles من ناحية الآخرى أفكر أنه ربما يستفيد منه التدريبات,النظام
    Bir yandan kara öte yandan sıcak su akıntısı sardalyaları tuzağa düşürüyor. Open Subtitles ،كونهم مطوّقون باليابسة من ناحية وبالمياه الدافئة من الناحية الأخرى فقد سيق السردين إلى فخ
    Bir yandan da bir kadına sahip olmak istiyorsan güçlü olman lazım. Open Subtitles ولكن من ناحية أخرى , إذا كنت تريد أن تحافظ على المرأة يجب أن تكون قوياً
    Bir yandan elinde para olan kurum ve insanlar var. TED لديك المؤسسات والأشخاص الذين يملكون المال من جهة
    Yani, Bir yandan sinirliyiz ve başka bir yerde olmak istiyoruz, TED أعني أننا مستاؤون من جهة و نريد أن نكون في وضع آخر
    Brandon'un yetenekli olduğu işi yapmasına ikna etmeye çalışıyor Bir yandan da... Open Subtitles على سبيل المثال من جهة عليك أن تقنعي براندن ألا يخفي موهبته ولكن بالجهة الاخرى
    Kalbim yine devam eder 'Zubi dubi zubi dubi' diye, Bir yandan caz yapıp raks ederken. Open Subtitles لماذا تثب هذه الروح المجنونة و الغبية مرحاً ؟
    Ethan Mascarenhas'ın tutarsız olduğu açık. Bir yandan, yaptığı radyo programında nasıl mutlu bir hayat yaşadığını anlatıyor diğer yandan da ölmek istediği için mahkemeye başvuruyor! Open Subtitles دومًا ما يحثُّ مستمعي برنامجه عبر المذياع على مواصلة عيش حياتهم
    Ama diğer Bir yandan da ilkel içgüdülerine fazlasıyla itaat etmeye başladın. Open Subtitles ومن الناحية الأخرى أصبحتي تسعين وراء غرائزكِ الأساسيه
    Ama Bir yandan da nefis şarkı söylerdi. Open Subtitles وفي المقابل كان لديه صوت غنائي كبير
    Bu yontulmuş minare, acımasız doğa koşullarının dört Bir yandan aşındırdığı bir dağın kalıntıları. Open Subtitles هذا البرج النحتي ،ما هو إلى أطلال جبل نُحت من كل جانب بفعل عوامل الجو الكاسرة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more