"bir yanlış anlaşılma" - Translation from Turkish to Arabic

• هناك سوء فهم
• هناك سوء تفاهم
• مجرد سوء فهم
• كان سوء فهم
• مجرد سوء تفاهم
• هنالك سوء تفاهم
• كان سوء تفاهم
• هنالك سوء فهم
• هناك سؤ تفاهم
• من سوء فهم
• هذا سوء تفاهم
• هذا سوء فهم
• هذا مجرّد سوء فهم
• هو سوء تفاهم
• مجرّد سوء تفاهم

Korkarım ki korkunç bir yanlış anlaşılma olmuş, Dr. Forsythe.
أَنا خائفُ هناك سوء فهم فظيع، الدّكتور فورسيث.

Benimle aşçıbaşı, müdür ve işyeri sahipleri arasında bir yanlış anlaşılma çıktı.
كان هناك سوء تفاهم بيني وبين الطاهي الرئيسي و المدير و المالكين

Dışarıya çıkıp bunun bir yanlış anlaşılma olduğunu söyleyeceğim.
سأذهب إلى الخارج وأخبر هؤلاء رجال الشرطة بأنه كان مجرد سوء فهم كبير

Bunu durdurmamıza yardım edebilirsin. Hepsi sadece büyük bir yanlış anlaşılma.
يمكنك المساعدة في إنهاء هذا الأمر كله كان سوء فهم كبير

Aslında küçük bir yanlış anlaşılma salatayı satınalan kişiye teşekkür edeceğine ki alana edilmeli Ona teşekkür ettin.
وإنما مجرد سوء تفاهم بسيط إذ أنك شكرتها، بدلاً من أن تشكري الشخص المسؤول، عن شراء السلطة الكبيرة.

Büyük bir yanlış anlaşılma olduğunu düşündüğümü söyleyerek sözlerime başlamak istiyorum.
أريد البدء بالقول أعتقد بأن كان هنالك سوء تفاهم كبير هنا

Başkanla aramızda bir... yanlış anlaşılma var...
هناك سوء فهم بسيط حصل بيني و بين المحافظ

Başkanla aramızda bir... yanlış anlaşılma var... Bak ne diyeceğim.
هناك سوء فهم بسيط حصل بيني و بين المحافظ

Ama bir yanlış anlaşılma olduğu zaman direk olayın özüne inmeyi daha etkili buluyorum.
لكنني اجد عندما يكون هناك سوء فهم الطريقة المباشرة هي الانجع

Hiçbir baba oğlunun duyabilme şansını reddedemezdi, bu yüzden bir yanlış anlaşılma olduğunu düşündük.
لا أب يحرم ابنه من فرصة السمع لذا، علمنا أن هناك سوء تفاهم

Korkunç bir yanlış anlaşılma oldu. Suçlamalarla ilgili biriyle konuşabilirsiniz, ...ama kızınız gitti.
كان هناك سوء تفاهم فظيع عليك أنت تتحدث لأحدهم بشأن التهم

- Şu an galericilerle bir toplantının ortasındayım. bir yanlış anlaşılma olmuş.
أنا في إجتماع مع رجال المعرض، هناك سوء تفاهم في الأمر.

Sadece ufak bir yanlış anlaşılma olmuştur.
أصدقاءك بخير إنه مجرد سوء فهم بسيط ، هذا كل شيء

Sadece çılgınca bir yanlış anlaşılma olmasını umuyorum gerçekten "çılgınca" olmasını değil.
آمل أن يكون مجرد سوء فهم جنوني وليس جنون حقيقي

Üzgünüm, Ed. Bu tamamen bir yanlış anlaşılma.
أنا آسف، إد، هذا هو كل شيء مجرد سوء فهم كبير.

Chad, büyük bir yanlış anlaşılma olmuş.
تشاد، الأمر كله كان سوء فهم كبير

- Evet, iyiyiz. Küçük bir yanlış anlaşılma olmuş.
نعم، نحنُ على مايرام لقد كان سوء فهم

Bu sadece bir yanlış anlaşılma. Üzgünüm. Bayana bunun bir yanlış anlaşılma olduğunu söyle ve ardından...
هذا مجرد سوء تفاهم انا اسف، اخبرها انه سوء فهم

Yanlış anlaşılacağınıza dair bir yanlış anlaşılma var.
كنا هنالك سوء تفاهم ربما كان ذلك إساءة تفسير.

bir yanlış anlaşılma oldu. Yarın gece salınacağını söylediler.
كان سوء تفاهم قالوا أنهم سيطلقون سراحه الليلة

Evet, adliyeyle aramızda bir yanlış anlaşılma olmuş.
أجل، طالما أن هنالك سوء فهم من المحكمة.

Çok büyük bir yanlış anlaşılma oldu.
هناك سؤ تفاهم كبير

Pekala, bakın bir yanlış anlaşılma olmuş.
حسناً إسمعي لابد من سوء فهم هذا

Bakın, o konuda bir yanlış anlaşılma oldu.
أنظري ، كان هذا سوء تفاهم أنا أسفة

Bir dakika, bir dakika... görünüşe göre büyük bir yanlış anlaşılma olmuş.
‫انتظر، انتظر، انتظر ‫ربما كل هذا ‫سوء فهم كبير

Büyük bir yanlış anlaşılma oldu. Sadece nerede olduğumuzu bilmek istiyoruz.
هذا مجرّد سوء فهم كبير نريد أنْ نعرف أين نحن وحسب

Bunun bir yanlış anlaşılma olduğuna eminim.
أنا واثق ان ما جرى هو سوء تفاهم

İyi, sadece bir yanlış anlaşılma olmuş. Benden, onunla gitmemi istemedi.
بخير، كان مجرّد سوء تفاهم لم تكن تريدني أن أرافقها