Muhtemelen bir yanlış anlama olmuştur, ama önemli değil. | Open Subtitles | ربما يكون هناك سوء تفاهم ولكنهذاليسمهماً. |
Bu doğru. Annene bunun tamamen büyük bir yanlış anlama olduğunu anlatır mısın. | Open Subtitles | أجل، أخبري والدتك أن الموضوع مجرد سوء تفاهم. |
Sadece bir yanlış anlama var burada. | Open Subtitles | لا يوجد سبب للمشاكسه هناك فقط سوء تفاهم هنا |
Dün aramızda bir yanlış anlama oldu da... belki hala öfkesi sürüyordur. | Open Subtitles | كَانَ عِنْدَنا سوء فهم صَغير أمس. وهناك قَدْ يَكُونُ له مشاعر قاسية |
Teslim olursan eminim bunun büyük bir yanlış anlama olduğunun farkına varacaklardır. | Open Subtitles | أنا متأكدة لو انك سلمت نفسك, فسيكتشفون إنه كان سوء فهم كبير |
Sizi Xe-Is'e götürebilirim siz de ona bunun bir yanlış anlama olduğunu anlatırsınız. | Open Subtitles | يمكن أن أقدمك إلى زايوس ويمكن أن نخبره انه كان سوء تفاهم |
Bak ne diyeceğim, şimdi gidersen polise her şeyin bir yanlış anlama olduğunu söylerim. | Open Subtitles | من اخبرت غادرى الان ، وسأخبر الشركة بانه كان سوء تفاهم |
Demek hiç bir yanlış anlama yok... Bunu sana vermek istiyorum. | Open Subtitles | لئلا يكون هناك سوء تفاهم أريد أن أعطيك هذه |
Eminim ortada bir yanlış anlama var... onu arayacağız... | Open Subtitles | أنا متأكدة بأن ذلك كان سوء تفاهم سوف نتصل به أتريدينني أن أتصل به؟ |
Kızımı almak için gitmeliyim. bir yanlış anlama vardı da. | Open Subtitles | علي أن أذهب لآخذ ابنتي كان هناك سوء تفاهم |
Anlıyorum ki oğlumla küçük bir yanlış anlama yaşamışsınız. | Open Subtitles | لقد فهمت انه حصل سوء تفاهم بينك وبين ابني |
Benimle, baş şef, işletmeci ve de lokanta sahibi arasında bir yanlış anlama vardı. | Open Subtitles | كان هناك سوء تفاهم بيني وبين الطاهي الرئيسي و المدير و المالكين |
Bir kız kendini öldürmeye çalışıyor ve bu senin için bir yanlış anlama, öyle mi? | Open Subtitles | فتاة ارادت قتل نفسها بسببك اتعتبر هذا سوء تفاهم |
Sanırım, bir yanlış anlama var. | Open Subtitles | أنا موقنٌ أنّ ما حدث مُجرّد سوء تفاهم .. |
Striptizcilerin erkeklerden nefret ettiği konusunda yaygın bir yanlış anlama vardır. | Open Subtitles | الآن، هنالك سوء فهم شائع من أن راقصات التعري يكرهون الرجال |
Her şey korkunç bir yanlış anlama. | Open Subtitles | كنت أفكر أن الأمر برمته كان سوء فهم فظيع |
Lütfen komiser, beni dinleyin. Sizi katil zannettik. - bir yanlış anlama oldu. | Open Subtitles | لقد اعتقنا انه كان في مكان اخر انا كنت سوء فهم |
Bay Blaylock dün hastanede beni görmeye geldi ve maalesef korkunç bir yanlış anlama oldu. | Open Subtitles | جاءَ السّيدُ بلايلوك لرُؤيتي في المستشفي أمس وأَنا اشعر بانة حدث سوء فهم كبير. |
Galiba bir yanlış anlama var. Bu yatılı iş değil. | Open Subtitles | هنالك سوء فهم هنا,هذا العمل لا يشمل المبيت. |
bir yanlış anlama olmalı. | Open Subtitles | هذا يبدو بسوء فهم. |
Onun için Avis ofisine mesaj bıraktım ama bir yanlış anlama oldu galiba. | Open Subtitles | ِ بمكتب أفيس و لكن يبدو أن بعض سوء الفهم قد حدث |
Bu sadece bir yanlış anlama, hepsi bu kadar. | Open Subtitles | إنه مجرد سؤ تفاهم فقط. |