"bir yargıç" - Translation from Turkish to Arabic

    • قاضي
        
    • قاض
        
    • قاضٍ
        
    • القاضي
        
    • بحاجة لقاضي
        
    Cuma günü saat üçten sonra git de bir yargıç bul. Open Subtitles إذهب و جد قاضي يوم الجمعة الساعة الثالثة
    bir yargıç olarak dış dünyanın, özel hayatımı bilmesini istemiyorum. Open Subtitles بصفتي قاضي لا أريد للعالم الخارجي أن يطلع على حياتي الخاصة
    Hatta bir yargıç bana "kayıp" olduğumu söylemişti. Open Subtitles أتذكّر قاضي واحد قال هو إعتقد بأنّني فقدت.
    Tarafsız bir yargıç tarafından adil yargılanma hakkın elinden alındı. Open Subtitles لقد حُرمت من حقك لنيل مُحاكمة عادلة أمام قاض نزيه
    - Atanmış bir yargıç olmadığını söylemiştin. Süreç başlamadan önce günlerimiz olması gerekirdi. Open Subtitles قلت إنه ما من قاض معين من المفترض أن تمر أيام قبل المحاكمة
    Farklı bir yargıç bulacağız, bulamasak bile bunun ciddi bir sorun olduğunu zannetmiyorum. Open Subtitles سنحصل على قاضٍ آخر،وحتى لو لم نستطع لايمكنني تخيل أن هذه تعتبر مشكله
    Kanunu biliyorum. bir yargıç emretmedikçe hiçbir şey yapmak zorunda değil. Open Subtitles لا يتوجب عليه فعل شئ ما لم يقول القاضي عليه ذلك
    Kuzey Karolina'da bir yargıç bulup mahkeme celbini imzalatmamız gerekiyor. Open Subtitles مازلنا بحاجة لقاضي في كارولينا الشمالية لنحصل على مانريد.
    3 kızı olan, evli bir yargıç ve Afrika kökenli Amerikalı fahişelere meraklıydı ve Güney'deki çiftliklerde yaşama üzerine fantezisi vardı. Open Subtitles قاضي متزوج له 3 بنات و تم اعتباره ليكون أثر الاهتمام في الغاويات الافريقيات الأمريكيات
    Yargıç onu serbest bıraksa, ona iyi bir yargıç mı yoksa kötü bir yargıç mı dersin? Open Subtitles فلو أن القاضي أطلق سراحه ، ماذا تقول عنه قاضي عادل ام لا ؟
    Arama emri çıkarabilmek için... bir yargıç ayarlayabilmem imkansız. Open Subtitles مُحال أنّي سأحصل على قاضي يوقّع على مذكرة التفتيش
    Şu adam bir yargıç. Diğerlerinin bazıları yerel politikacı. Open Subtitles هذا أسم قاضي و الأسماء الأخرى تعود إلى بعض السياسين
    Ne bir izin, ne bir tutuklama ne bir suçlama, ne bir yargıç, ne bir jüri, ne de bir temyiz vardı. Open Subtitles لا وجود لمذكرة أو إعتقال لا محكمة ولا قاضي لا محلفين ولا إستئناف
    Yasal gerekliliği geçti mi yoksa başka bir yargıç atanması için geri mi çekildi? Open Subtitles هل هي نجحت في الكفاية القانونية ؟ أم أنها قامت بإسناد طلب الرد إلى قاضي آخر ؟
    bir yargıç veya cezaeviyle yüz yüze gelmedi, bir adli sicil kaydı olmadı. TED لم يواجه قاض او السجن، ولم أُسجل عليه تاريخ إجرامي.
    Avukat, stajyer, mübaşir hatta belki bir yargıç. Open Subtitles محامي, مساعد قضائي حاجب محكمة, او حتى قاض
    Eğer öyle bir yetkim olsaydı, söyleyeceğim şey bu olurdu ama maalesef yalnızca bir yargıç bunu yapabilir. Open Subtitles إذا كان بإمكانى إلغاء فترة الانتظار لكن لسوء الحظ فقط قاض يستطيع فعل ذلك
    Eğer öyle bir yetkim olsaydı, söyleyeceğim şey bu olurdu ama maalesef yalnızca bir yargıç bunu yapabilir. Open Subtitles إذا كان بإمكانى إلغاء فترة الانتظار لكن لسوء الحظ فقط قاض يستطيع فعل ذلك
    Mahkemeye bakması için yeni bir yargıç görevlendirildi ve bu kez jüri olmayacak. Open Subtitles وتم إستدعاء قاضٍ جديد للقضية وهذه المرة بدون هيئة محلفين
    Bilirsin, başka bir yargıç önemsemez fakat bir polise vurursan içeri girersin. Open Subtitles أتعلم, قاضٍ آخر قد يهتم لكنك ضربت شرطياً, ستدخل السجن
    Özellikle bir tanesi Robert Russell adında bir yargıç. TED وعلى سبيل المثال سوف اذكر القاضي روبرت راسل ..
    bir yargıç seni olmadığın bir şeye nasıl dönüştürebiliyor? TED كيف يستطيع القاضي أن يحولك إلى شخص آخر ؟
    Kuzey Karolina'da bir yargıç bulup mahkeme celbini imzalatmamız gerekiyor. Open Subtitles مازلنا بحاجة لقاضي في كارولينا الشمالية لنحصل على مانريد.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more