"bir yeri yok" - Translation from Turkish to Arabic

    • يوجد مكان
        
    • ليس لديها مكان
        
    • يجد مكان
        
    • ليس عنده مكان
        
    • لديه أي مكان
        
    Şunu da eklemek isterim: bu muhteşem ülkenin geçmişinde, şimdisinde ve geleceğinde evimiz diyebileceğimiz daha güzel bir yeri yok. Open Subtitles أعترف انه لا يوجد مكان أفضل في بلدنا العظيم لنسميه موطننا في الماضي,الحاضر,او المستقبل
    O zaman sorun çıkarmanın iyi bir yeri yok mu yani? Open Subtitles إذاً,لا يوجد مكان آمن لإبعاد اضطراب.
    - Gidecek başka bir yeri yok, baba. - Annesi nerede? Open Subtitles ـ ليس لديها مكان آخر لتولج له، أبي ـ أين والدتها؟
    Yaptığı büyük işler var ama sergileyecek bir yeri yok. Open Subtitles حسنًا،إنها لديها كل هذه الأعمال الرائعة و ليس لديها مكان لتعرضها به
    Anne, Scrappy'nin hala kalacak bir yeri yok. Open Subtitles ياامى! (سكرّابى) لم يجد مكان للمكوث بعد؟
    Hapishane de saklanabilir, nasılsa gidecek bir yeri yok. Open Subtitles أخفوه في السجن. ليس عنده مكان آخر يذهب اليه
    Gidecek başka bir yeri yok. Open Subtitles ليس لديه أي مكان آخر ليذهب إليه
    David, bak, gitmesi gereken bir yeri yok. Open Subtitles دافيد، انظر، لا يوجد مكان تذهب إليه
    Yani hiçbir şeyi koymanın bir yeri yok. Open Subtitles مما يعني أنّه لا يوجد مكان لوضع أي شئ
    Çünkü zavallıcığın gidecek bir yeri yok. Open Subtitles لا يوجد مكان لتذهب إليه
    Hazel şehirde sıkıştı. Gidecek hiç bir yeri yok. Open Subtitles (هايزل) مُحتجزة في المدينة، لا يوجد مكان لتذهب إليه.
    - Çocuğun gidecek bir yeri yok. Open Subtitles . لكنك ذاهب بهذا الطريق - . الطفلة ليس لديها مكان تذهب له -
    Bu benim bir arkadaşım. Bu gece kalacak bir yeri yok. Open Subtitles هذه صديقتي، ليس لديها مكان للنوم.
    Gidecek bir yeri yok ki! Open Subtitles إنها ليس لديها مكان آخر لتذهب إليه
    Anne, Scrappy'nin hala kalacak bir yeri yok. Open Subtitles ياامى! (سكرّابى) لم يجد مكان للمكوث بعد؟
    Evi yıkıldı gitti. Yaşayacak bir yeri yok. Open Subtitles بيته تدمر ليس عنده مكان يعيش فيه
    Ben seçmiştim. Charlie'nin onu koyacak bir yeri yok. Open Subtitles أخترت ذلك، (تشارلي) ليس لديه أي مكان ليضع فيه ذلك
    - Gidecek bir yeri yok. Open Subtitles -ليس لديه أي مكان ليذهب إليه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more