"bir yol olduğunu" - Translation from Turkish to Arabic

    • أن هناك طريقة
        
    • أن هناك طريق
        
    • أنه طريق
        
    Şimdi, sonsuz yolculu sonsuz otobüs ilk bakışta gece müdürünün kafasını karıştırır ama gece müdürü her yeni kişiyi yerleştirmek için bir yol olduğunu fark eder. TED أربكت الحافلة اللانهائية وركابها اللانهائيون المدير الليلي في بداية الأمر لكنه أدرك أن هناك طريقة لوضع كل شخص جديد.
    Goa'uld'ları yıkmak için daha iyi bir yol olduğunu mu düşünüyorsun? Open Subtitles تعتقد أن هناك طريقة أفضل لإسقاط الجواؤلد؟
    Dünyaya daha iyi bir yol olduğunu göstermemiz icap eder. Open Subtitles المهم أن نجعل العالم يرى أن هناك طريقة أفضل
    Ancak her zaferden sonra da uyuyamıyordum çünkü gitmek için yalnızca bir yol olduğunu biliyordum, o da yenilmekti. TED ولكن بعد كل فوز، لم أستطع النوم حتى، لأني علمت أن هناك طريق واحد لأسلكه، وهو يتجه إلى الأسفل.
    Ölmek için çok asil bir yol olduğunu düşünüyorum özellikle Gus gibi bir adam için. Open Subtitles أعتقد أنه طريق نبيل جدًا لمواجهة خالقه خصوصـًا لرجل مثله
    Bence şu anda başka bir yol olduğunu görmekten acizsin. Open Subtitles أظن الآن إنّك غير قادر على رؤية أن هناك طريقة آخرى.
    Bence şu anda başka bir yol olduğunu görmekten acizsin. Open Subtitles أعتقد في الوقت الراهن، كنت غير قادر على رؤية أن هناك طريقة أخرى.
    Aracı durdurmak için tek bir yol olduğunu ve küçük, etrafı çevrili bir alanda olursa yaralanma şansının belirgin oranda düşeceğini biliyor. Open Subtitles كان يعرف أن هناك طريقة واحدة فقط يمكننا أن نوقف تلك السيارة، واذا كان في، مساحة صغيرة مغلقة،
    Ama A.L.I.E'yi kapattığımda buna birlikte göğüs gereceğimiz bir yol olduğunu biliyordum. Open Subtitles كنت أعرف أن هناك طريقة لنا لنتجاوز هذا معاً
    Böyle konuşmalar yapmaya başlamamız lazım, ve bunu yapabilmek için piyasayı kullanmaktan daha iyi bir yol olduğunu sanmıyorum, ancak diğer insanları konuya ilgili kılmak da gerekli. TED بدأنا في مناقشات مثل هذه، ولا أعتقد أن هناك طريقة أفضل للبدء من إستخدام السوق، لكن أيضاً لجمع الآخرين لمائدة حوار مستديرة.
    Başka bir yol olduğunu düşünseydim... Open Subtitles إذا ظَننت أن هناك طريقة أخرى،يمكنه..
    Daha iyi bir yol olduğunu söylüyor. Open Subtitles هذا يناقش أن هناك طريقة أخرى
    Başka bir yol olduğunu biliyorsun. Open Subtitles تعرف أن هناك طريقة أخرى
    Lütfen buradan çıkabileceğim başka bir yol olduğunu söyle. Open Subtitles رجاءً أخبريني أن هناك طريق آخر للخروج من هنا
    Efendim! Murphy aşağıda bir yol olduğunu söylüyor. Open Subtitles سيّدي، يقول (ميرفي) أن هناك .طريق بالأسفل
    Albert şu tarafta bir yol olduğunu söylüyor. Open Subtitles (ألبرت) يقول أن هناك طريق
    Eğer erkek severse, çıkmaz bir yol olduğunu bile bile acı çeker. Open Subtitles وعندما يحب، فإنه يعاني، ويعلم أنه طريق مسدود"
    Aşkı ve ızdırabı, çıkmaz bir yol olduğunu bile bile. Open Subtitles وعندما يحب، فإنه يعاني، ويعلم أنه طريق مسدود"

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more