"bireyin" - Translation from Turkish to Arabic

    • الفرد
        
    • الشخص
        
    • فرد
        
    • للفرد
        
    • لفرد
        
    • الفردية
        
    • الأفراد
        
    • للأفراد
        
    Komünizm -- bireyin karşısında toplum ve devlete değer verirken yaratıcılığı, kendini ifade etmeyi ve inovasyonu kasıtlı olarak sindirdi. TED من الشيوعية من تقدير المجتمع والدولة فوق الفرد وسحق ، عن غير عمد، للإبداع، التعبير عن الذات لدى الفرد والابتكار.
    Bir bireyin sevgi görmesi ya da sevmesi-- sevgi kimliği-- Open Subtitles الطريقة التي يمنح الفرد او يستقبل الحب بها خريطة حبهما
    Bu teknoloji, bireyin yaşam yolunu belirlemek ve kendini şekillendirmek için bireyselliği güçlendiren bir teknolojidir. TED إنها تكنولوجيا تمكن الفرد من تحديد مسار حياته بذاته. لتشكيل ذاته.
    Bu reaksiyon, renkte bir değişiklik yaratarak numunenin pozitif olduğunu ve bireyin virüse maruz kaldığını gösterir. TED بذلك ينتج عن هذا التفاعل تغيّر في اللون، مشيرًا أن نتيجة فحص العينة إيجابية وأنّ الشخص قد أُصيب بالفيروس.
    En basit çözüm, her bireyin tek bir oylama yapmasına izin vermek ve en çok oyu alan yeri seçmek olacak. TED الحل الأكثر وضوحاً أن يتم السماح لكل فرد بالإدلاء بصوت واحد، ويتم اختيار الموقع الحائز على أعلى نسبة أصوات.
    Çünkü daha önce sadece bir kere, bir bireyin kaderi tüm insanlığın kaderiyle bu denli iç içe geçmişti. TED مرّة واحدة فقط كان مصير الفرد ومصير الإنسانية امر متشابك جداً.
    bireyin kişisel eksikliklerini maddi eşitsizliğe yükleyen yanlış anlatıların ötesine geçerek servetin getirisi olan avantajları büyük ölçüde görmezden gelme zamanı. TED لقد حان الوقت لنتجاوز الرواية الخاطئة التي تعزو عدم المساواة إلى عجز الفرد الشخصي بينما بقوة تتجاهل مزايا الثروة.
    Geriye kalan %1'lik oran ise bir bireyin soyuna dair bütün ayırıcı özelliği içinde barındırır. TED أما الواحد بالمئة المتبقي يحتوي على ما يميز أسلاف الفرد.
    bireyin yükselmesi, bireysel varoluşların çoğalması. Open Subtitles قد تكون تضخيم الفرد مضاعفة حالات الوجود الفردية
    Muharebe alanındaki bir bireyin tek en büyük zorluğu kibritlerini kuru tutmaya çalışmaktır. Open Subtitles التحدي الوحيد الذي يواجه الفرد في ميدان المعركة هو محاولة الحفاظ علي ثقابه جافا
    Yeni Protestan hareketi Kilise'nin otoritesi dışındaki bireyin rolünü vurguluyordu. Open Subtitles الحركة البروتستانتية الجديدة أكدت على ور الإنسان الفرد خارج سلطة الكنيسة
    Demokrasimizin özü bireyin değerine inanca dayanır. Open Subtitles جوهر الديموقراطية لدينا مترسّخ في الإعتقاد بأهميّة الفرد.
    Bir bireyin mevki ve ayrıcalık bakımından yükselişi nihayet nihai ödüle sahip olabileceği noktaya ulaşır. Open Subtitles في صعود الفرد نحو القوّة والامتيازات تأتي نقطة حيث تكون المكافآت الكبيرة في المتناوَل
    İşin zor kısmı, bireyin karakterini yansıtan makarnayı bulmak... Open Subtitles أصعب جزء هو إيجاد المعكرونة التي تعبّر عن الشخص.
    Serumun içeriğindeki proteinlerin, her bir bireyin bünyesindeki adrenalin tarafından üretilen enzimlerle bağ kurmasını sağlayan bir çeşit katalizör. Open Subtitles محفز ما يسمح للبروتينات من المصل التفاعل مع الانزيمات التي يفرزها ادرينالين الشخص
    Demokrasi önemlidir çünkü eşitlik fikrini içinde taşır. Özgürlük fikrini içinde taşır. bireyin birey olmasından dolayı kutsallığı fikrini içinde taşır. Her bireyin eşit oyu olduğu ve bu eşit oyla kendini yöneten hükümeti oluşturabileceği fikrini içinde taşır. TED أهمية الديمقراطية تنبع من أنها تعكس التطبيق الفعلي للمساواة والحرية. إنها تعكس ضمان كرامة المواطنين كرامة الأفراد، تعكس التطبيق الفعلي بأن لكل فرد الحق بالتصويت، واتخاذ القرار في تشكيل الحكومة
    "Tercümeden Kazanılanlar." İletişimle ilgili olup bireyin zihninde daha iyi bir kavrayış sağlamakla kalmayıp hakiki bir değişikliğe de yol açar. TED إن تعلق الأمر بالتواصل فإنه لا يقدم فهما جيدا للفرد فقط، ولكن يؤدي لتغيير حقيقي.
    Bu tek bir bireyin, tek bir hayat diliminde düşünüp inşa edebilmesi için çok komplike bir nesne. Open Subtitles انه شيء كثير التعقيد بالنسبة لفرد واحد للتخيل والبِناء في حياة شخص واحد.
    Tek silahı, kendi beynidir. Ama zihin, bireyin sahip olduğu bir şeydir. Open Subtitles عقله كان سلاحه الوحيد، لكن العقل يعبر عن سمة الفردية
    Bugün burada iki çok özel bireyin birleşmesini kutlamak için toplandık. Open Subtitles نحن هنا اليوم للاحتفال بلم شمل اثنين من الأفراد المميزين.
    Ancak, Kişisel Özgürlük Yasası özgür doğan hiçbir bireyin bu kanun kapsamına alınamayacağını ifade eder. Open Subtitles على الرغم، قانون الحرّيات للأفراد ينصّ على من وُلد حرّاً يُستثنى من هذا القانون."

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more