Arkadaşım, ben çoğu zaman açlık çekerek 400 rupee biriktirdim. | Open Subtitles | يا صديقي, لقد وفرت 400 ربية متضوراً من الجوع معظم الوقت |
Para biriktirdim ve 6 günlüğüne Paris'e gittim. | Open Subtitles | وفرت مبلغاً من المال و ذهب إلى باريس لستة أيام |
Maluliyet çeklerimi biriktirdim. | Open Subtitles | لقد ادخرت من راتب التقاعد بسبب الإعاقة كم من المال ادخرت؟ |
Fazla mesai yaparak eve dönebilecek parayı kısa sürede biriktirdim. | Open Subtitles | بسبب ساعات عملي الطويلة, فقد ادخرت بزمن قصير ما يكفي لعودتي للمنزل. |
Yanına taşındığımdan beri o kadar çok para biriktirdim ki kredi kartlarımdan birinin borcunu kapattım. | Open Subtitles | لقد كنت ادخر كثيرا من المال منذ ان انتقلت معكِ وفي الواقع، قد كلفني بطاقة ائتمان واحدة |
13 yaşımdan beri her kazandığım her 1 dolardan 20 sent biriktirdim. | Open Subtitles | لقد كنت أدخر 20 سنت من كل دولار أكسبه منذ أن كنت فى الثالثة عشر |
Sonunda düzgün bir takım almaya yetecek kupon biriktirdim. | Open Subtitles | اخيرا, لقد وفّرت ما يكفى من الكوبونات لشراء بدلة محترمة كارلا |
Aloysius'la benim baştan başlamak için yeteri kadar para biriktirdim. | Open Subtitles | لقد وفرت المال الكافي لنبدا انا واليسيوس حياة جديده. |
Bunu farkedince kendim okudum ve para biriktirdim. | Open Subtitles | أعتقد بأنني وفرت أموالي .. وقرأت لنفسي |
13 bin dolar biriktirdim. Başlangıç için yeterli. 13 bin demek. | Open Subtitles | الف 13 تقريبا" وفرت انا المطاف نهاية في سيحدث انه |
Onu kendim yaparak sevdiğim şeyler için daha çok para biriktirdim. | Open Subtitles | وبفعلها بنفسي وفرت المال على من أحب |
Bizi Amerika'ya getirecek kadar para biriktirdim. | Open Subtitles | و لكنني ادخرت ما يكفي لكي يحضرنا إلى أمريكا |
Bir motosiklet parası biriktirdim. Çok hızlı bir motor. | Open Subtitles | ادخرت من اجل دراجه هوائيه جديده انها سريعه جداً |
Ben de kıstım ve biriktirdim ve sonunda taksi ehliyeti alacak kadar param oldu. | Open Subtitles | لقد بخلت و ادخرت حتى استطعت ان اجمع المال لكى اشترى الميدالية |
Ev için para biriktirdim. Düzgün bir iş buldum. | Open Subtitles | لقد ادخرت مالاً واشتريت سكنا وانتظمت في وظيفة مستقيمة |
Ben bunları 16. doğum günü partim için biriktirdim. | Open Subtitles | انا كنت ادخر من اجل حفلتي 16 الجميلة الليلة |
ABD'ye gelmeden önce beş yıl süreyle çalışarak, rahat bir hayat sürmek için para biriktirdim. | Open Subtitles | ...قبل سفري للولايات المتحدة ...كنت أعمل و أدخر المال لخمس سنوات لأتمكن من العيش في بحبوحة |
Suçlu hissettiğim için bozuk paralarımı biriktirdim. | Open Subtitles | وفّرت مصروفي البسيط لأنني شعرت بالإستياء |
Yıllarca gerçekten bu özel dilekleri biriktirdim. | Open Subtitles | كل تلك السنوات وفرتها من اجل شيئ حقا مميز |
Yapabildiğim kadar para biriktirdim ve nihayet bir gemiye bindim. | Open Subtitles | إدخرت ما أستطعت إدخاره وأخيراً ركبت السفينة |
Senin için biriktirdim... böyle bir gün için. | Open Subtitles | إدخرتها لك من أجل يوم كهذا |
-Evet biriktirdim, senin aksine.. | Open Subtitles | صحيح صحيح، صحيح ، انا لدي مال وفير ، انت تعلم ، ليس مثلك |
Sadece bir saat içinde, bütün deney tüpünü doldurmaya yetecek kadar biriktirdim. | Open Subtitles | في ساعة واحدة فقط ، لقد جمعت ما يكفي لملء أنبوب الاختبار كله. |