İsa'nın, hakkında daha çok şey öğrenmek istediğim birisi olduğunu düşünüyorum. | Open Subtitles | أعتقد بأن سيد المسيح هو شخص أود أن أعرف عنه المزيد |
Adını bilmiyor ama beraber çalıştığı birisi olduğunu düşünüyor. | Open Subtitles | لا يَعْرفُ اسمَه لكن يَعتقدُ هو شخص ما تَعْملُ مَع. |
Başka birisi olduğunu öğrendik. | Open Subtitles | ما حدث هو أننا ندرك أن ذاك السريع هو شخص آخر |
İyi birisi olduğunu, onu çok iyi tanımadığımı, bazen insanların kısa süreli de olsa birbirleri için çok önemli olduğunu. | Open Subtitles | أنه رجل جيد وأنا لم أعرف جيداً وأحيانا فد يعني شخص الكثير للآخر خلال فترة قصيرة |
Onu karayip adalarında tatil yapacak birisi olduğunu sanırdım. | Open Subtitles | ( نوعاً ما أكتشفت أنه رجل من ( توركس و كايكوس توركس و كايكوس هي جزر بالبحر الكاريبي و تعتبر دولة |
- Başka birisi olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | -لا أعتقد أنّنا نبحث عن شخص آخر . |
- Başka birisi olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | -لا أعتقد أنّنا نبحث عن شخص آخر . |
Benim bu çileden çıkışımın temelinde, müziğin benim seçmiş olması muhtemelen -çok safça da olsa- Skid Row'un ihtiyacının Bunker Hill'de çalan başka bir klasik müzik sanatçısı yeni Paul Farmer gibi birisi olduğunu hissetmemdi. | TED | وفي لب ازمتي هذه، شعرت بطريقة ما ان حياة الموسيقى اختارتني، حيث بطريقة ما ربما على الارجح في احساس ساذج، شعرت ان ما تحتاجه سكيد رو حقاً هو شخص مثل بول فارمر وليس موسيقي تقليدي آخر يعزف على بانكر هيل |
Katilin, Fletcher tarafından kandırılmış birisi olduğunu düşünüyorum. | Open Subtitles | أقول أنّ قاتلنا هو شخص خدعه (فليتشر). |
Sadece zengin birisi olduğunu biliyoruz. | Open Subtitles | نحن فقط عرفنـا أنه رجل غني |
- Ve onun iyi birisi olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | -و أعرف أنه رجل طيب -كيف ؟ |