"birlik'" - Translation from Turkish to Arabic

    • الاتّحاد
        
    • للاتحاد
        
    • للاتّحاد
        
    • في الاتحاد
        
    • من الإتحاد
        
    • إنّه بالواقع همس
        
    • إليه الهيئة
        
    • بقانوننا
        
    İki hafta önce buraya Birlik için gelmişti. O zamandan beri haber alamadık. Open Subtitles جائت لهنا بأمر الاتّحاد منذ أسبوعين، وانقطع خبرها عنّا منذئذٍ.
    Sen mezarlığı ziyaret edip Birlik'in güvenli evinde saklanıyorsun. Open Subtitles أما أنت تزورين المقابر وتختبئين في مآمِن الاتّحاد.
    Birlik'in siyasi projelerine destek bulunamaması. Open Subtitles ضعف الدعم الشعبي للمشروع السياسي للاتحاد
    Birlik'e ait bir konvoy bugün cepheden nitrogliserin sevkiyatı taşıyor. Open Subtitles قافلة للاتحاد تنقل شُحنة نتروجليسرين من الجبهة اليوم
    Birlik için fazla modern bir yöntem. Open Subtitles هذا أسلوب نقل حديث بشكل مريب بالنسبة للاتّحاد.
    Birlik eğitimin yüzünden, sana işkence etmek eğlenceli olsa da, zaman israfı olur. Open Subtitles أخشى أنه بتدريبك في الاتحاد على التعذيب، سيكون مضيعة للوقت، ما عدا المتعة.
    Yoksa Birlik'in gerçek gündemlerini sizden saklamalarının başka bir örneği mi? Open Subtitles أم أنه شيئ أخر من الإتحاد ليخفون بعض الأشياء المهمة عنكم, أيها الناس.
    Birlik'e düşman birinin burada olduğu söylentileri. Open Subtitles إنّه بالواقع همس بأن ثمّة عدوًّا للاتّحاد كان هنا. -مَن؟
    - Birlik'in savunduğu her şey için sen bir utançsın. Open Subtitles وجودك في المنزل يهدد ذلك كله. أنت وصمة عار لكل شيء -لكل شيء تسعى إليه الهيئة .
    Al Sa-Her Birlik'in adaletiyle yüzleşecek. Ama prensiplerimize karşı işlediği suçlar yüzünden. Fakat Sara... Open Subtitles الساحر سيواجه عدالة الاتّحاد، لكن على حنثه بقانوننا.
    Bu hayalet mürekkep. Birlik'in sır saklamak için kullandığı yollardan biri. Open Subtitles هذا حبر شبحيّ، أحد الوسائل التي يُخفي بها الاتّحاد أسراره.
    Birlik seni yanına aldı, sağlığına dönmen için sana baktı. Open Subtitles الاتّحاد ضمّك إلى كنفه، وعالجك وأعاد لك عافيتك.
    Ayrıca Birlik ve beraberliği kuvvetlendirmek adına eski bir düşmana iyi niyet göstermekten daha iyi ne yapılabilir ki? Open Subtitles كما أنّه، أيّ طريقة أفضل لترسيخ الاتّحاد من إظهار الثقة لعدوّة سابقة؟
    İki hafta önce buraya Birlik için gelmişti. O zamandan beri haber alamadık. Open Subtitles جائت لهنا بأمر الاتّحاد منذ أسبوعين، وانقطع خبرها عنّا منذئذٍ.
    Kızıl Kasırga Birlik'in en güçlü üyelerinden biri. Open Subtitles ريد تورنيدو هو أحد مصادر القوة للاتحاد
    Nashville'li komşularım Birlik'e katıldım diye kasap bıçağıyla peşime düşmüşlerdi. Open Subtitles انظر, سأجد وظيفة أخرى - "جيراني في "ناشفيل - إذا اكتشفوا أنني كنت مخلصاً للاتحاد سيلاحقونني بسكاكين لقطع الأعضاء
    Yukarıdan baktığınızda dokuz kanat yapısal açıdan bağlılar, sembolik olarak da güçlüler, bu muhteşem bir Birlik sembolü: saf geometri, muhteşem bir daire, alt bölümde ve planda 30 metre, oldukça simetrik, tıpkı kutsallık ve geometri fikri gibi. TED وبالنظر إلى الأسفل، الأجنحة التسعة متماسكة في هيكلها ولكنها قوية في رمزيتها رمز عظيم للاتحاد. هندسة بحتة، ودائرة مثالية. 30 مترًا من التجزيء ومن التخطيط متناسقة بطريقة مثالية، مثل فكرة القداسة والهندسة.
    Kendimi Birlik'e adadığımdan beri buraya gelmemiştim. Open Subtitles لم أعُد لهذا المكان منذ عهدت بنفسي للاتّحاد. ماذا جرى هنا؟
    Birlik'e düşman birinin burada olduğu söylentileri. Open Subtitles إنّه بالواقع همس بأن ثمّة عدوًّا للاتّحاد كان هنا. -مَن؟
    Bu ... önceki Birlik elemanı, gece vardiyasına dönmüş olan proje yöneticisi. Open Subtitles رجل سابق في الاتحاد رفض عمل كمدير مشروع المناوبة الليلية
    Bilgim olmadan Birlik'te hiçbir şey olmaz ve sen, ben değilsin. Open Subtitles لا شيء يحدث في "الاتحاد" بدون معرفتي عنه. وأنت لست أنا.
    O askerler de babam gibi Birlik askeri. Open Subtitles أولئك الرجال ليسوا إلا جنود من الإتحاد كما كان والدي. أعلم.
    - Birlik'in savunduğu her şey için sen bir utançsın. Open Subtitles أنت وصمة عار لكل شيء -لكل شيء تسعى إليه الهيئة .
    Al Sa-Her Birlik'in adaletiyle yüzleşecek. Ama prensiplerimize karşı işlediği suçlar yüzünden. Open Subtitles الساحر سيواجه عدالة الاتّحاد، لكن على حنثه بقانوننا.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more