Bu sırada iki ay sonrasında kitap hala bitmiş değil, ...kulübe hala tek odalı, ...hala çocuklarından bir saatten fazla bir uzaklıkta ama biz konudan uzaklaşıyoruz. | Open Subtitles | الى اخره،الى آخره. خلال ذلك، بعد شهرين لايزال الكتاب لم ينتهي بعد الكوخ لايزال فيه غرفه واحده |
Tek söylemek istediğim hiçbir şey bitmiş değil. Bunu aşacaksınız. | Open Subtitles | ،ما أعنيه هو أن الأمر لم ينتهي بعد .يمكنك أن تتخطى الأمر |
Tek söylemek istediğim hiçbir şey bitmiş değil. Bunu aşacaksınız. | Open Subtitles | ،ما أعنيه هو أن الأمر لم ينتهي بعد .يمكنك أن تتخطى الأمر |
Siktir et o kadını. Hiçbir şey bitmiş değil. | Open Subtitles | اسمع، لا تبالي الأمر لم ينتهي بعد |
Ama zaman bitmiş değil, yapacak daha çok işimiz var. | Open Subtitles | الوقت لم ينتهي بعد لدينا الكثير لنفعله |
Daha Kanji kardeşimizin yası tam olarak bitmiş değil. | Open Subtitles | حتى حدادنا على اخي كانجي لم ينتهي بعد |
- Anlaşma daha bitmiş değil. | Open Subtitles | اسمعي , ان التحدي لم ينتهي بعد |
Bu iş bitmiş değil. Daha kötü durumlarla da karşılaşmıştık. | Open Subtitles | الأمر لم ينتهي بعد. |
Peki, hiçbir şey bitmiş değil. | Open Subtitles | حسنا هذا لم ينتهي بعد |
Bu olay bitmiş değil. | Open Subtitles | ذلك الشيء لم ينتهي بعد |
-Daha gün bitmiş değil. | Open Subtitles | -اليوم لم ينتهي بعد. |