| Kendine güvenmek bak işte şöyle bir şey, o boğaya daha önceden bindin, biliyorsun ki onu sürebilirsin. | TED | اعني, ان الثقة كما تعلمين أن تحس انك على ذلك الثور حتى قبل ان تركبه |
| Kararlılık şey gibi, o boğaya tutunacaksın, tepetaklak olsan bile. | TED | الإصرار, كما تصر على ركوب الثور بأية طريقة حتى وإن ركبته رأسًا على عقب |
| Önemli değil. Etek giymen yeter. boğaya kırmızı bez sallamak gibi bir şey. | Open Subtitles | لا يهم، فقط يكفي أنك ترتدي تنورة تماماً مثل التلويح بعلم أحمر أمام الثور |
| Ama mekanik bir boğaya binmek göründüğü kadar kolay değildir. | Open Subtitles | لكن الركوب على ثور ميكانيكى ليس أمرا سهلا كما يبدو |
| boğaya mastürbasyon yapmaktan bahsettiklerini. | Open Subtitles | ماذا تعتقد هم هل التحدّث عن؟ إستمناء ثور عاجز. |
| Senin bir yerde mekanik boğaya binmen gerekmiyor mu? | Open Subtitles | ألاّ يجب أن تمتطي ثوراً آلياً في مكان ما ؟ |
| boğaya en çok yaklaşan odur. | Open Subtitles | إنه التنافس الذي تقترب فيه من الثيران إلى حدٍّ خطير |
| Ördek ve boğaya. | Open Subtitles | إلى الديك والثيران. |
| Çocuk boğaya bakar bakmaz, bu duyguyu gençliğimden biliyorum, direnemiyordu. | Open Subtitles | حالما لمح الصبي الثور أعرف الشعور من أيام شبابي لم يستطع المقاومة |
| Onlar kullanılır ve bir yatıştırıcının boğaya yaptığı etkinin aynını yapar. | Open Subtitles | يستعملونه للعمل في نفس الطريقة لتهدئة الثور |
| Bir boğaya, kırmızı pelerin sallamakla aynı şey. | Open Subtitles | تلك ستكون أشبه بخرقة حمراء أمام عينيّ الثور |
| Birkaç kadeh içki içti, sonra birkaç kadeh daha, yarım saat beni okşayıp durdu, sonra da mekanik boğaya binip her tarafa kustu. | Open Subtitles | أخذ كأسين من الشراب,بعد ذلك بضعة كئوس اخري ظل يتحسسني لساعة ونص,ثم تقيأ علي مكاكينة ركوب الثور |
| Sonra da, boğaya benzeyen bir kamyoneti bir at heykelinin üstüne çıkardım. | Open Subtitles | ثم جريت بشاحنة تبدو مثل الثور الى تمثال الحصان |
| Yaşlı boğaya sahip oldum, şimdi de genç buzağıyı istiyorum. " | Open Subtitles | إنتهيت من الثور العجوز، والآن أريد عجله الصغير. |
| Beni o boğaya mı vereceksiniz? | Open Subtitles | هل تقدم لي أيضا لهذا الثور الملكي؟ |
| Sonra Rengel kapıyı kapattı ve boğaya meydan okudu. | Open Subtitles | بعدها أغلق البوابة وتحدى الثور |
| Gelin adayı kuşağı takmak boğaya kırmızı pelerin sallamak gibi. | Open Subtitles | إرتداء "عروس المستقبل" للوشاح كأنك تلوح برداء أحمر أمام ثور |
| Değişik efsanelerde, Zeus'un kadınları kandırmak için bir kuğuya, bir boğaya, bir kartala, her türden farklı biçimlere, hatta bir kadına ulaşmak için o kadının kocasının şekline dönüştüğünü duyarız. | Open Subtitles | وصلتنا الروايات انه كان يتنكر في شكل نسر أو يتحول إلى بجعة أو ثور |
| Gerçek bir boğaya binmeye cesaretim olmadı. | Open Subtitles | لم أتحلى بالشجاعة ابداً لإمتطاء ثور حقيقي |
| Baha önce hiç boğaya binmedim. | Open Subtitles | انا لم اركب ثوراً من قبل |
| Buradan çıkarılacak ders, kısa üstlerin boğaya binmek için uygun olmadığı. | Open Subtitles | و العبره هنا أن هذه القنوات ليست الشئ المناسب لركوب الثيران يا جلورى |
| Ördek ve boğaya dedim. | Open Subtitles | قلت، إلى الديك والثيران. |
| Evet, ben de bekaretini mekanik boğaya verdiğine eminim. | Open Subtitles | نعم, واراهن انكِ فقدتي عذريتك لثور اتوماتيكي. |
| Eğer onları yenmek istiyorsan yok edilemez bir boğaya dönüşmelisin. | Open Subtitles | إن كنت تريد التغلب عليهم يجب أن تصبح ثورا لايقهر |