"boğulurken" - Translation from Turkish to Arabic

    • تغرق
        
    • غرق
        
    • يغرق
        
    • يختنق
        
    • تختنق
        
    • تغرقين
        
    • يتم إغراقي كان
        
    • اختنق
        
    8 yaşımdayken bir kızı boğulurken gördüğümü söylemiş miydim? - Nerede? Open Subtitles هل أخبرتك من قبل أنني رأيت فتاة و هي تغرق عندما كنت في الثامنة من عمري ؟
    Karısı boğulurken, onu kurtarmaya çalışmış ve hepsinin ötesinde, karısı hamileymiş. Open Subtitles -كانت تغرق بينما هو يحاول نجدتها -و الاسوأ انها كانت حامل
    Rehberler dikkat etmiyordu! O çocuk boğulurken onlar sevişiyordu! Open Subtitles المشرفون لم يعيروا أيه انتباه فكانوا يمارسون الحب حينما غرق الفتى.
    Dünyada anne babası boğulurken gördükten sonra yetimhaneye gönderilen iki hafta sonra da tek kardeşi çığlıklar atarken sürüklenerek götürülen tek sen misin sanıyorsun? Open Subtitles أتظن أنك الطفل الوحيد بالعالم الذي شهد غرق أبواه؟ ثم أُدخلت لدار أيتام و بعد عدة أسابيع
    Lordum, malum insanlar boğulurken, hayatları bir film şeridi gibi gözlerinin önünden geçer. Open Subtitles حسناً, سيدي أنت تعرف أنه عندما يغرق الناس، تمر حياتهم أمام ناظريهم.
    Ve çocuğun neredeyse boğulurken sen orgazm oluyorsun. Open Subtitles وأنت تحضى بإنتعاظ بينما يختنق طفلنا بهدوء بالغرفه الأخرى
    Olay Yeri yatak örtülerini çıkarınca boğulurken attığı çığlıklarla ağzından çıkmış tükürüklerin kurumuş izlerini ilaç testi ile ortaya çıkardı. Open Subtitles بمجرّد أن قام المحللين الجنائيين بجرد السرير وإجراء مسحة كشفت لعاب جاف في واحدة من وسائدها من صراخها عندما كانت تختنق
    -Seni boğulurken gördüm ölüyordun Ben olmasaydım seni doktora kim getirecekti. Open Subtitles -رأيتك تغرقين و كنتِ ستموتين إن لم اجلب لكِ طبيب
    Gördüğüm rüyada ben boğulurken mücadele etmeyi bırakmıştım. Open Subtitles في الحلم الذي حلمته عندما كان يتم إغراقي كان هذا عندما توقّفت عن محاربته
    Bilirsiniz, boğulurken görüşünüz kaybolmadığı sürece nefes almazsınız. Open Subtitles أتعرف حين تغرق لا تستنشق حقاً إلا قبل أن يغشى عليك
    Peki, eğer boğulurken son ana kadar ağzını kapalı tutmayı başarır ve asla ağzını açmazsan ne olur? Open Subtitles إذن لو انك تغرق ، أنت تحاول أن تبقي فمك مغلقاً حتى اللحظة الأخيرة ، ماذا لو إخترت أنلا تفتح فمك ؟
    Polisler, kız arkadaşını bembeyaz halde kendi kusmuğunda boğulurken bulmuşlar. Open Subtitles وجدت الشرطة صديقتك تغرق في قيأها
    Ancak sonraki hafta büyük fırtına koptuğunda üç adam boğulurken çocuk güvenle eve döndü. Open Subtitles ولكن عندما جائت العاصفة الكبيرة في الأسبوع التالي غرق ثلاثة رجال وكان الولد بأمان في المنزل
    Gördüğüm rüyada ben boğulurken mücadele etmeyi bırakmıştım. Open Subtitles في هذا الحلم كان لي، عندما كان يجري غرق الأول، كان عندما توقفت محاربته.
    Çocuk boğulurken sevişmekle meşguldüler. Open Subtitles كانوا يمارسون الحب حينما غرق الفتى
    Çünkü ufak bir parça çıkarıp, hastam kendi vücut sıvısında boğulurken laboratuarda oturup zaten bildiğim bir şeyi doğrulamak istemiyorum. Open Subtitles كي أؤكد ما أعرفه مسبقاً بينما مريضي يغرق في سوائله
    Morvarid, canım, uçurtman suya düştüğünde ve Arash boğulurken Elly orada mıydı? Open Subtitles موفاريد"، حبيبتي" عندما سقطت طائرتكِ الورقية ..و "آراش" كان يغرق في الماء
    Baban; çocuklar dışarıda boğulurken gemiyi yaratıklarla dolduruyor. Open Subtitles أبوك يملأ سفينة مع الوحوش بينما يغرق الأطفال.
    Kendi plazmasında boğulurken üzerinde smokin mi vardı? Open Subtitles هل كان يرتدي بزة السهرة بينما كان يختنق بالبلازما؟
    Oğlumuz neredeyse boğulurken kolaj çalışmanı mı yapıyordum? Sadece bir bilye. Open Subtitles أنت كنت مشغولة بفنك التصويري بينما إبننا يختنق إلى الموت؟
    O boğulurken hiçbiri yardım etmedi. Open Subtitles عندما كان الفتى يختنق لم يساعده أحد
    Jimnastik minderiyle boğulurken nasıl o şekilde korktuğunu hatırlıyor musun? Open Subtitles هل تتذكر شعورك بالخوف كذلك؟ عندما كنت تختنق في الحصيره الرياضيه؟
    Sen uçan kaçanı yakalayıp kederlerinde boğulurken ben de etrafa şöyle bir göz atıp gözümü kulağımı dört açtım. Open Subtitles حسنٌ، بينما كنت تغرقين ... أحزانك بمضاجعة كلّ سائرٍ كنت أقوم بجوالاتي مطّلعةً على مُجريات الأمور
    Gördüğüm rüyada ben boğulurken mücadele etmeyi bırakmıştım. Open Subtitles في الحلم الذي حلمته عندما كان يتم إغراقي كان هذا عندما توقّفت عن محاربته
    Sonunda kendimi suyun altında boğulurken buldum. Open Subtitles بحلول نهاية، كان يجري اختنق أنا تحت الماء.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more