"bolluğu" - Translation from Turkish to Arabic

    • الوفرة
        
    • وفرة
        
    • ازدهار
        
    • والرومانسية
        
    Malzeme bolluğu hiç bir zaman hissedilen kıtlığı ortadan kaldırmaz. TED لم تقضي الوفرة المادية أبدا على نقص الإدراك.
    İnanıyorum ki eğer biz bu enerji bolluğu içinde ölürsek. enerji sonsuza dek doğrudan çevreye baskı uygulayabilir. Open Subtitles اعتقد بان اذا متنا مع هذه الوفرة من الطاقه , يمكن ان تصبح
    Şehirde çiçekçi ve bahçe uzmanı bolluğu var ama bunlardan kaçı Amerikan çölünden gelen başka iklime ait kaktüsleri satar? Open Subtitles هنالك وفرة في البساتين ،وبائعي الزهور في هذه المدينة ولكن كم منهم تفترض أن يبيعك صبارًا مجلوبًا من الصحراء الأمريكية؟
    Arkadaki iğnelerin bolluğu bir bağımlının yaklaşık beş gün burada kamp kurduğunu gösteriyor. Open Subtitles وفرة الإبر بالمؤخرة هنا يقترح أن مدمن كان يُخيم هنا لحوالى 5 أيام
    Tam bir yaşam bolluğu. Open Subtitles ازدهار مدهش للحياة.
    Rus Arktiği'ndeki Sibirya'da, maden bolluğu büyük şehirlerin kurulmasını sağladı. Open Subtitles في القطب الشمالي الروسي المتمثل بـ (سيبيريا) عملت الثروة المعدنية على ازدهار مدنٍ كبيرة
    bolluğu var Open Subtitles والسعادة والرومانسية
    Dolayısıyla sistem, evrimsel anlamda bu ani, yüksek seviyede işlenmiş şeker bolluğu ile başa çıkmak üzere oluşturulmamış durumda. Open Subtitles فالاجهزة الجسدية الآن لو تم تعريفها على مرحلة تطوره غير مهأية للتعامل مع هذا القدر مع هذه الوفرة المفاجأة للسكر المكرر
    Bu mevsimsel cömertliğin aşırı bolluğu bu ayıları Kuzey Amerika'nın en irisi yapmakta. Open Subtitles الوفرة الهائلة من هذا المحصول الموسمي جعلت من هذه الدببة الأكبر في أمريكا الشمالية.
    Kemirgenlerin istila ettiği tahıl ambarlarındaki avın bolluğu normalde yalnız yaşayan bu hayvanların aklını çeldi. TED إن وفرة الفرائس في هذه الصوامع الموبوءة بالقوارض اجتذبت تلك الحيوانات المنعزلة بطبيعتها.
    Ama medya bolluğu böyle bir şey. TED ولكن وفرة الإعلام أبداً لا تعمل بهذا النمط.
    Meslektaşları verimli topraklar ve su bolluğu yaşarken, o boşa kürek çekti. Open Subtitles في ذات الوقت ، كان بوجود أرض خصبة و وفرة من الماء لم يتمكن من زراعة شيء
    bolluğu var Open Subtitles والرومانسية

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more