"bond'un" - Translation from Turkish to Arabic

    • بوند
        
    Eğer bu iki bay onun arkadaşlarıysa İsviçre'de Bay Bond'un hayatını bağıişlamakta haklıymışız. Open Subtitles لو هؤلاء أصدقائه فصواب أننا لم نقتل السيد بوند فى سويسرا
    Çok güzel. Bay Bond'un babamı tanıdığını bilmezdim. Open Subtitles اولمبي أنا لم أعرف ان السيد بوند يعرف ابي
    Evet, artık Bay Bond'un benimle ilgilenmek için sebebi kalmadı. Open Subtitles لذا، الآن سيد بوند انت لن تكون بحاجة ان تكون مهتم بي
    - Balon bir sinyaldi. Aptal herifler Bay Bond'un görevini başardığını sandılar. Open Subtitles الحمقى الأغبياء يَجِبُ أَنْ يَعتقدوا ان السّيدُ بوند أنجزَ مهمّتُه.
    Onu aşağıya götürün ve Bay Bond'un yanına kapatın. Open Subtitles خُذْها لتحت و إسجنْها مَع السّيدِ بوند. يا لها من شفقة.
    Ve Bay Bond'un bunu kısaltmasına göz yumamam. Open Subtitles أنا لا أَنْوى السَماح للسّيدِ بوند بان يقصرة
    Bay Bond'un kaçışıyla ilgili hiçbir şey bulamadım. Open Subtitles انا لا اجد اي شيءَ مُسَلِّيَ حول هروبِ السّيدِ بوند.
    Bunu ilk defa yapıyorum. James Bond'un iyi nişancı olmasından memnunum. Open Subtitles إنّها المرّة الأولى التي اكون ممتنَ فيها بان جيمس بوند رامي جيد
    Ve Bay Bond'un muhtemelen küçük bir anma töreni olacak... sadece Bayan Moneypenny ve bazı restoran sahipleri katılacak. Open Subtitles والسّيد بوند سَيحصل على جنازة تذكارية صغيرة لا يحضرها سوى.. مونيبني و بعض أصحاب المطاعم الباكون في الحضورِ
    James Bond'un kullandığı silah. Open Subtitles هذا نفس السلاح الذي يستعمله جيمس بوند أتعلم هذا ؟ حقاً؟
    Will ve Derrick Bond'un beni ortaklıktan çıkartmayı planladıklarını öğrendim ve onlardan önce davranmaya karar verdim. Open Subtitles لقد اكتشفت بأن ويل و بوند يفكرون بطردي وانا احاول حماية نفسي
    Ama Bond'un uyuşturucu kralı ile anlaşmaya çalıştığını bilseler, oyları o kadar kesin oy olmayabilir. Open Subtitles لو كانوا يعلمون أن بوند وقد جعل التوصل الى اتفاق مع أحد كبار تجار المخدرات
    Bond'un gidişinin bizi daha kuvvetli yaptığını göstermeliyiz, zayıflattığını değil. Open Subtitles بأنَ خسارة بوند جعلتنا أكثر قوة، وليس أضعف
    Çok benzin yaksa da James Bond'un kullandığı araba. Open Subtitles مشاكل وقود للمسافات الطويلة لكن هذه ما كان جيمس بوند يقود
    Ek olarak biraz da gülmek için biraz daha karmaşık bir dublör sahnesi yarattık, en ünlü dublör sahnelerinden biri James Bond'un bir barajdan aşağıya atlayıp daha sonra bungee tarafından yakalanmasıdır. TED الآن ، هنالك شيء قمنا به فقط من اجل المرح لخلق مشهد مثير أكثر تعقيدا احدى أشهر المشاهد الخطرة حيث قام جيمس بوند بالقفز قبالة السد في سويسرا ومن ثم اعتقل من قبل القافزون.
    Büyük James Bond'un kendini nasıl aptal yerine koyduğunu fark etmesini izlemekten zevk duyuyorum. Open Subtitles لقد حصلت على دفعه لمشاهدة ... جيمس بوند العظيم وأرى الى أى مدى جعل من نفسه أحمقاً
    Şimdi - bunu mikro-karşılaştırıcıya koyalım ve Bond'un Sibirya'da 003'ün vücudundan aldığı çiple karşılaştıralım... Open Subtitles والأن إذا وضعتها على الجهاز وقارنتها بالرقاقة التي أسترجعها "بوند من جسم العميل 003 بسيبيريا
    Ben Bayan Kennedy, Bay Bond'un sekreteriyim. Open Subtitles انا الآنسة كندي سكرتيرة السيد بوند
    Her James Bond'un fermuarları da sergileniyormuş! Open Subtitles لديهم سحابات بنطلون كل " فيلم " جيمس بوند
    Demek bizim Rus'u, James Bond'un öldürdüğüne inanıyorsunuz. Open Subtitles إذن تظن أن "جيمس بوند"قتل رجلنا الروسـيّ

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more