"borçlu değilim" - Translation from Turkish to Arabic

    • لا أدين
        
    • لست مدينة
        
    • لستُ مديناً
        
    • لا ادين
        
    • لست مدين
        
    • لست مديناً
        
    • لا أدينُ
        
    • لستُ أدين
        
    • أنا مدين
        
    • ولا أدين
        
    • ليس كأنني مدين
        
    • لا ندين
        
    Kendimi bildim bileli sürülerimiz ateşle barut gibi. Ona bir şey borçlu değilim. Open Subtitles قطيعه في حرب مع قطيعي منذ الأزل، كما أنّي لا أدين له بشيء.
    Değişmeye hiç ihtiyacım olmadı ve kimseye özür falan borçlu değilim. Open Subtitles لست بحاجة إلى أن أتغير، و لا أدين بإعتذار لأي أحد
    Sana bir şey söyleyeyim, evlat. Sana hiç bir bok borçlu değilim. Open Subtitles دعني أقول لك شيئاً لا أدين لك بشيء إطلاقاً
    Sen o kaplumbağa şeylerin nereden geldiğini bana söyleyinceye kadar kimseye bir şey borçlu değilim. Open Subtitles ‏‏لست مدينة لأحد بشيء،‏‏ ‏‏‏حتى تخبراني بالمكان الذي أتت منه‏ ‏‏هذه السلاحف‏‏
    Hiçbirinize bir şey borçlu değilim, ayrıca bazılarınızın bana borcu var. Open Subtitles و لستُ مديناً لأيٍّ منكم بشيء بينما بعضكم مدينٌ لي
    Sana hiçbir şey borçlu değilim! Belki bir yumruk! Open Subtitles أنا لا أدين لك بأي شيء، باستثناء ربما صفعه
    Sana hiçbir iyilik borçlu değilim. Seninle çalışmaya söz verdim, senin için değil. Open Subtitles لا أدين لك بأي جمائل وعدتُ بأن أعمل معك، وليس لك
    Ben, şahsen sana borçlu değilim ama toplu olarak "biz" borçluyuz. Open Subtitles أنا، شخصيا، لا أدين لك بشئ لكن نوع من الجماعية نحن ندين لك بذلك، وأنت تحتاج إلى دوائك
    Her neyse bir psikiyatriste gitmeli ve bu sorunu halletmelisin çünkü ben de sana bir şey borçlu değilim. Open Subtitles مهما كان الامر، لابد أن تذهب لطبيب نفسي. و تحل المشكلة لأني لا أدين لكَ بشيء أيضاً.
    Haklısın, kimseye bir şey borçlu değilim. Open Subtitles أنتِ مُحقّة , أنا لا أدين لأي أحد بتفسير
    Ben sana birşey borçlu değilim, sen de bana değilsin. Open Subtitles لا أدين لك بشئ، ولا تدين لي بشئ
    Ben sana baktım, Paulie. Sana bir şey borçlu değilim. Open Subtitles لقد أعتنيت بك يابولى لا أدين لك بشىء
    Sana bir açıklama borçlu değilim. Sen karımla yattın! Open Subtitles لا أدين لك بتفسير أنت عاشرت زوجتى
    Bu inanılmaz. Yapmanız gereken adam- Size bir açıklama borçlu değilim, Bay Allen! Open Subtitles ... هذا غير منطقى انا لا أدين لك بتفسير يا سيد آلين
    Yaptığın şeyden sonra sana hiçbir şey borçlu değilim. Open Subtitles بعد ما فعلت, أنا لا أدين لك شيئا
    Size başka bir şey borçlu değilim. Open Subtitles لست مدينة لك بأي شيء آخر
    Biz ortak değiliz. Sana bir şey borçlu değilim. Open Subtitles لسنا شريكَين و لستُ مديناً لكِ بأيّ شيء
    Kimseye bir şey borçlu değilim, ne yaptıysam kendim yaptım. Open Subtitles انا لا ادين لأي احد بأي شئ لقد صنعت نفسي بنفسي
    Akraba veya değil sana bunu borçlu değilim. Open Subtitles أقارب أم لا، فأنا لست مدين لك بهذا
    İnan bana, annene 50 dolar borçlu değilim. Open Subtitles صدّقني، لست مديناً لأمّك بخمسين دولار.
    Sana hiçbir şey borçlu değilim. Open Subtitles لا أدينُ لك بأي شيء
    Ona hiçbir şey borçlu değilim. Ona mutluluk dilemiyorum. Aşk da dilemiyorum. Open Subtitles لستُ أدين له بشيء، ولا أتمنّى له فرحة ولا حبّ.
    Fakat hakkım olanı niye geriye aldığıma dair kimseye açıklama borçlu değilim. Open Subtitles ولكن أنا مدين لا أحد تفسير، لماذا استردت ما كان حق الألغام.
    Dünyaya hiçbir şey borçlu değilim. Open Subtitles ولا أدين للعالم بأي شيء
    Aslında ona hiç bir şey borçlu değilim. Eğer gerçekten bu işe karışmak istiyorsan. Open Subtitles ليس كأنني مدين لها بأي شيء ، إذا كنت حقا ترغب في الحصول على الحقيقة هناك.
    Size şunu açıkça belirteyim ki ona hiçbirşey borçlu değilim. Open Subtitles دعني أخبرك ياسيدي. نحن لا ندين له بشيء.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more