"botlar" - Translation from Turkish to Arabic

    • الأحذية
        
    • الحذاء
        
    • القوارب
        
    • حذاء
        
    • أحذية
        
    • قوارب
        
    • الاحذية
        
    • المراكب
        
    • الجزمات
        
    • للإبحار
        
    Benim için 2 ay bedava çalışın, botlar bugün sizin olsun. Ne dersiniz? Open Subtitles ما رأيك بأن تعطيني عمالة حُرة لمُدة شهرين، وستكون الأحذية من اليوم لك؟
    Hani bir çift botun fiyatına bakarsınız ve sonra bütün hafta girdiğiniz her sayfada botlar sizi takip eder. TED تبحثون مثلاً عن زوج من الأحذية. ولمدة أسبوع، هذه الأحذية تقوم باللحاق بكم أينما ذهبتم.
    Bu botlar biraz sıkıyor Onları nasırlarıma göre ayarlama şansım olmadı Open Subtitles هذا الحذاء يؤلمني ، ولم يكن لدي الوقت الكافي لقياسه
    Hataları her yerde görmek mümkün, dökümanlarda, kaptanın adı yanlış olabildiği gibi, bazı botlar aslında denize hiç açılmamış. TED هناك أخطاء في كل مكان، أخطاء في المستند، وهو الاسم الخاطئ للقبطان، وبعض القوارب لم تذهب ابدًا إلى البحر.
    Tek gördüğüm botlar ve bir çeşit üniforma. Open Subtitles كل ما رأيته هو حذاء . و نوع من الزى الرسمى
    Süet botlar, çalışanlar arasında daha iyi gramer kampanyası ve havada çift Avrupalı öpüşme. Open Subtitles أحذية جلد الخراف، الحملة من أجل تطوير القواعد اللغوية بين أفراد الطاقم وطبعاً، القبلة الهوائية الأوروبية المضاعفة
    Denize çıkmaya elverişsiz ve aşırı kalabalık botlar ile, Avrupa'daki güvenli ortama kavuşabilme adına hayatlarını tehlikeye atıyorlar. TED أو يفرون على قوارب مكتظة وغير صالحة للإبحار، يجازفون بحياتهم بهذا الشكل فقط ليصلوا بسلام إلى أوروبا.
    Bu botlar polise tam bir profesyonel olduğunu gösterecek çiçek tarhında ayak izini bırakmamak için bunları giydiğini fark edecekler. Open Subtitles وظيفة تلك الأحذية أقناع الشرطة أن محترف حقيقى أدرك أن مشاتل الزهور ستظهر آثار الأقدام فقرر أن يتنكر
    - Kabaralı botlar gibiydi, çok giyilmiş ve kirliydi. Open Subtitles مثل الأحذية التي تصل إلى الكاحل .. مهترئة و وسخة
    Çünkü, bu botlar çok kötü ve ben dayanamıyorum. Open Subtitles بسبب هذه الأحذية مما يجعل الحياة لا تطاق.
    Bunlar Will Shepherd'a verdiğiniz botlar mı? Open Subtitles أيكون هؤلاء الأحذية التى أنت أعطيتها لويل شيبارد ؟
    Biliyor musun, bazukalı botlar harika bir buluş. Open Subtitles ـ حسنا أنت تعرف,الحذاء المسلح رائع ـ ممتاز
    Kontrol ettim, babasının botlar hakkındaki raporu doğru.. Open Subtitles تأكدت من كلامه قدم بلاغاً عن الحذاء كما قال
    Büyük ayak izleri bırakabilmek için devasa botlar giydin. Open Subtitles قمت بإنتعال حذاء كبير جدا لترك آثار طباعة الحذاء الكبير
    Hey,Quagmire,belki komedyenler botlar,denizcilik, veya bot sahibi olmakla ilgili de espriler yaparlar Open Subtitles ربما سيخبرنا الكوميدي بعض النكت عن القوارب أو الإبحار او امتلاك قارب
    Belki orada başka teknelerde var. Aşağıda başka botlar vardır. Open Subtitles ربما يجدنا أحد, يجب أن يكون هناك بعض القوارب الأخرى
    Ama bot içindeki bu rekabet sürerken, botlar arası bir yarışma da devam ediyor. TED ولكن أثناء حصول تلك المنافسة في ذلك القارب ، فإن هناك منافسةٌ تدور بين القوارب.
    Sarı uzun kollu tişört... ..gri kadife pantolon, sütlükahve botlar. Open Subtitles الكم الطويل الأصفر الحزام الرمادي، حذاء أسود
    Fakat bu $300'ın hepsini kendime yeni botlar almak için harcayacağım. Open Subtitles لكني سأستخدم هذه 300 دولار لنشتري لنا جميعاً أحذية جديدة
    Hancımız pek nazik değildi, ama ağır botlar giymiyordu. Open Subtitles صاحب النزل يفتقر الكياسة لكنه لم يكن يرتدي أحذية ثقيلة.
    botlar ve gemiler ve duman, kar ve kan vardı ve annen bir atın üzerinde gelir. Open Subtitles كان هناك قوارب و سفن , و دخان و ثلج و دماء و جاءت والدتكِ على ظهر حصان
    Eminim o dandik botlar buz dağının sadece görünen yüzüdür. Open Subtitles أنا متأكد أن الاحذية الرديئة ليست إلا غيْض من فَيْض.
    Küçük kiralık botlar var. Sen kullanırsın. Open Subtitles لديهم هذه المراكب الصغيرة التي تستطيع استئجارها.
    Buraya geliyorsunuz.Yilan ısırıklarına karşı ayağınızda botlar var güneşten korunmak için güneş kreminiz var birisi koparsa diğerine tutunmanız için 2 tane güvenlik ipiniz var. Open Subtitles قدمتُ الى هنا وأمتطيت الجزمات في حالة وجود عضات الثعابين لقد وضعت الكريم الواقي ضد الشمسبسببأشعةالشمس، لقد حصلت على حبلي أمان توأمين للتأكد ، إذا ما أخفق أحدهما
    Ve bu botlar yelken açmaya can atıyordu. TED و هذه القوارب كانت متحمسة للإبحار .

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more