| Silahımı boynuna dayayıp onun o ibne yüzünün seğirişini seyredeceğim. | Open Subtitles | سأضع المسدس على رقبته , و أشاهد وجهه الشاذ ينشلّ. |
| Bana Mercedes al, boynuna And Dağlarının kabartma haritasını çıkarayım. | Open Subtitles | ابتع لي مرسيدس وسأجعل رقبتك تبدو كخريطة إغاثة لجبال الأنديز |
| boynuna t-shirt doladım, ve onu boğdum çünkü bu benim işim. | Open Subtitles | ووضعت القميص حول عنقه وقمت بخنقه لإن ذلك ما اقوم بفعله |
| Bu zımbırtıyı boynuna asıyorsun sonra da bunu göğüs uçlarına yapıştırıyorsun. | Open Subtitles | تعلقين هذا الشئ حول عنقك وتلصقين ذلك الشئ على حلمات صدرك |
| Neden bazen bir adamın boynuna kravat takmak çıkarmaktan daha seksi olur? | Open Subtitles | لماذا دائماً وضع الرابطة حول عنق الرجل.. أكثر اثارة من نزعها |
| Bak, boynuna ip geçirilen benim. | Open Subtitles | اسمع ,في النهاية ستكون الرقبة في الحبال هي رقبتي. |
| Kollarını Jack'in boynuna dolamış ve onu boğmuş. | Open Subtitles | بأنّكانعندهاللوامسلفّت حول رقبة زوجها ويخنقه. |
| Kırık bir cam parçası boynuna girdi. Camı çıkardı, onu durduramadım. | Open Subtitles | قطعة زجاج في عنقها ، لقد أخرجتها قبل أن يُمكنني وقفها |
| Koridorda kaykayına binip hastanın boynuna kortizol iğnesi saplayacağını sandım. | Open Subtitles | ظننتك ستركب دراجتك منطلقاً بالممرات لطعن المريض في رقبته بالكورتيزول |
| Gwen onu banyoda bulmuş. boynuna dolanmış bir kemer varmış. Aman Tanrım. | Open Subtitles | جوين وجدته في الحمام و لديه حزام ملفوف على رقبته يا إلاهي |
| Yani onu tuttuğumda bunu boynuna 15 cm sokmanı istiyorum. | Open Subtitles | عندما أمسكه أريدك أن تضعي هذه ستة إنشات داخل رقبته |
| Çarşıda kahkahalar, el ele tutuşmalar sana şarap doldurduğunda boynuna ufak bir öpücük. | Open Subtitles | الضحك فى السوق تشبّث الأيدى يداعبك فى رقبتك , عندما يسكب لكى النبيذ |
| Çarşıda kahkahalar, el ele tutuşmalar sana şarap doldurduğunda boynuna ufak bir öpücük. | Open Subtitles | الضحك فى السوق تشبّث الأيدى يداعبك فى رقبتك , عندما يسكب لكى النبيذ |
| boynuna dokunarak, gerçekte kendini koruyorsun. | TED | فعندما تلمس رقبتك فأنت تقوم فعلياً بحماية نفسك |
| Bu gerzek herifle tanışıp bu onu öldürene kadar dilini boynuna dolamak istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن اقابل هذا اللعين و الف لسانه حول عنقه , حتى تقتله |
| - Lanet olsun. boynuna bak. - Sanırım gitti. | Open Subtitles | لتلقي نظره على عنقه , واستدعي المسعف يبدو لي بان امره مفروغ منه |
| boynuna takması gerekirdi. Bunu ihmal etmeyecekti. | Open Subtitles | كان لا بد أن يرتديها حول عنقه ، لا يجب أن ينساها |
| Bu zımbırtıyı boynuna asıyorsun sonra da bunu göğüs uçlarına yapıştırıyorsun. | Open Subtitles | تعلقين هذا الشئ حول عنقك وتلصقين ذلك الشئ على حلمات صدرك |
| boynuna taktığın o taş hâlâ sende mi? | Open Subtitles | أمازلت تحتفظ بهذا الحجر الذي كنت ترتديه حول عنقك ؟ |
| Babamın boynuna bir lastik geçirip onu diri diri yaktılar. | Open Subtitles | وضعوا إطار سيارات حول عنق أبى و أحرقوه حيا |
| Nasıl boynuna altın madalyon takılmıyorsa artık küçük parmağa da yüzük takılmıyor. Bir de vursaydın bari. | Open Subtitles | الوردي لا يحتاج للخاتم مثل الرقبة التي لا تحتاج لوسام ذهبي |
| Hâlâ yirmilik kızların boynuna sahipsin. | Open Subtitles | مازلتِ تمتلكين رقبة فتاة في العشرين من عمرها |
| Kimse boynuna dokunmamış. Ayrıca eğer dokunsalardı, şimdiye çoktan düzelmiş olurdu. | Open Subtitles | لم يلمس أحد عنقها و إن كان حدث كان لينتهي الأمر |
| Evet, evet. Bunu boynuna geçiriyorsun ve bu kurdeleler da yüzükler için. | Open Subtitles | تضعين هذه حول العنق و الخاتم فى هذه الأشرطة |
| boynuna ne olduğunu anlatsana bize. | Open Subtitles | بما أن لدينا الكثير من الوقت لم لا تخبرنا بالضبط ما حدث لرقبتك " بوب " |
| Köprücük kemiğinde iş izleri, boynuna da bağlanmış bir tel bulduk. | Open Subtitles | ثمّة آثار أنياب على عظمة ترقوتها، وآثار خنق بسلك على رقبتها. |
| Ve onun minyatür, transistörlü bir versiyonu ise boynuna takılıyor. | Open Subtitles | و مصغر ,بنسخة ترانزيستور مُرَكَّبُ في رقبتِه. أَو هَلْ هذة رقبته؟ |
| O bıçağı elinden alıp boynuna saplasam hâlâ rahatsız olur musun? | Open Subtitles | كم مقدار ما سيُزعجك هذا، إن أخذت منك تلك السكّينة و وضعتها بعنقك ؟ |
| Ve boynuna asılırken o kurumuş ve yaşlı kulağına fısıldayacağım: | Open Subtitles | و أثناء تشبثي بعنقه سأهمس في تلك الاذن الجافة القديمه |
| Yapman gereken tek şey kafanda bir sik olduğuna ve boynuna takıldığına emin olmak. | Open Subtitles | كل ما عليك هو أنك تتأكد أنك أحمق وهو مربوط برقبتك |