"britanya'" - Translation from Turkish to Arabic

    • بريطانيا
        
    • المملكة المتحدة
        
    • البريطانيين
        
    • بريطانية
        
    • البريطاني
        
    • لبريطانيا
        
    • في بريتاني
        
    Fransa'nın başlıca düşmanı olan Britanya devrimci fikirlere karşı gelerek geleneksel birimlerini korudu. TED وكونها خصم فرنسا الرئيسي، قاومت بريطانيا تلك الأفكار الثورية والتزمت باستخدام وحداتها التقليدية.
    Aslında ben Britanya'dan geliyorum, fakat Maldivler'de yaşamaya başlayalı 26 yıl oldu. TED بالواقع أنا من بريطانيا, لكنني مازلتُ أعيش في المالديف منذ 26 سنة.
    Neden? Çünkü bunun, Büyük Britanya halkının güvenlik çıkarlarıyla ters düştüğünü düşünüyorlar. TED لماذا؟ لأنهم إعتبروا ذلك ليس في مصلحة الأمن العام لشعب بريطانيا العظمى.
    Biz, Birleşik Krallık'ta, Britanya'nın ilk ulusal engelli orkestrası olacak yapının henüz çok başındayız. TED نحن في المملكة المتحدة في المراحل الأولى من تشكيل ما سيكون أول أوركسترا وطنية بريطانية لذوي الاحتياجات الخاصة.
    İsrail devleti kuruldu, ve 50 sene sonra, 60'ların sonunda, Britanya'nın emperyal görevi net olarak sona erdi. TED تم الإعداد لدولة إسرائيل، وبعد 50 سنة، في نهاية الستينات، كان من الواضح أن دور البريطانيين كإمبريالية قد انتهى.
    Britanya Ordusu karşı konulamaz gücüyle gurur duyarken, ve zafere kesin gözüyle bakılırken, Open Subtitles وعندما بدأ الجيش البريطاني بالتفاخر بقوته الساحقة وعندما اعتقدوا ان النتيجة قد حسمت
    - çağdaş bir orduyu yenebilir... - Britanya ordusu değil, Başbakan. Open Subtitles يمكن أن يدمروا جيش حديث ليس جيشا بريطانيا يا رئيس الوزراء
    Güncel gelişmeleri ele aldığımız Uyan, Britanya programına hoş geldiniz. Open Subtitles مرحبا بكم فى انهضى يا بريطانيا العرض المهتم بالشؤون الحالية
    Başkanınız yakın zamanda Büyük Britanya'yı Amerika'nın en yakın müttefiği ilan etmemiş miydi? Open Subtitles ألم يقل رئيسكم في وقت قريب أن بريطانيا العظمى هي أقرب حلفاء أمريكا؟
    Lord Nelson'ı tartışmasız bir şekilde Britanya'nın en büyük deniz kahramanı yapar. Open Subtitles اللّورد نيلسن أثبت نفسه بشكل واضح لكي يكون بطل بريطانيا الأعظم البحري.
    Yolu onu Britanya'ya, Machester Üniversitesi ve Ernest Rutherford'a götürdü. Open Subtitles قادته قدماه إلى بريطانيا إلى جامعة مانشيستر و إرنست رذرفورد
    Çocuklarınıza 2008'de Britanya'da bilim öğreten birinin böyle olmasının ister miydiniz? Open Subtitles هل تريدون شخصاً مثل هذا يدرس العلوم لأبنائكم في بريطانيا 2008؟
    Bu multikültürlü Britanya ve onun hatalı pusulalarından birisi bizim çocuklarımızın sınıflarında. Open Subtitles هذه هي بريطانيا متعددة الثقافات، وأحد خطوط صَدْعِها.. يقطع داخل صفوف أبنائنا.
    1600 sene evvel, Romalılar gidince Britanya'ya olanlar, yine oldu. Open Subtitles نواجه نفس ماحدث عندما واجت بريطانيا الرومان قبل 1600 عام
    Kaderine razi bir ölüm. Büyük Britanya'nin Denizler üzerindeki hükümranliginin sonu. Open Subtitles كان ذلك تاريخا حاسما اذ انتهت سياده بريطانيا العظمى على البحار
    Britanya garip kostümler giyen oldukça tuhaf insanların yaşadığı bir yer. Open Subtitles في دولة بريطانيا يقيم شعب غريب الأطوار لديه عادات غريبة جداً
    Her yıl Britanya'da yaklaşık yarım milyon insan ölüyor ve yaklaşık çeyreği gömülmek istiyor. TED يموت حوالي النصف مليون شخص في المملكة المتحدة سنويا، وبالنسبة لهذا العدد، سيود ربعهم أن يتم دفنهم.
    Aslında, şaşırtıcı olarak Britanya'da kimsenin mezar yeri sağlamak için kanuni zorunluluğu yok. TED في الحقيقة، الشيء المثير للدهشة هو أنه لا يوجد الزام قانوني على أي شخص في المملكة المتحدة لتوفير مساحة للدفن.
    Britanya halkının güvenlik duygusunu derinden sarstı. Open Subtitles زعزعت إحساس المواطنين البريطانيين بالأمن
    Bu sırada, eğer Britanya Prenses'i, Zero'ya ateş ederse... Open Subtitles خلال هذا إذا قامت أميرة بريطانية مثلك بطلق النار على زيرو
    Daha önce Britanya ordusunu Knightmare'ler olmadan da bozguna uğratmıştı. Open Subtitles قد هزم الجيش البريطاني من قبل دون أن يستخدم النايتمايرز
    Bugün 4 Mayıs, Cuma, Britanya için tarihi bir gün. Open Subtitles إنه يوم الجمعة الرابع من مايو هذا يوم تاريخي لبريطانيا
    Britanya'daki bir yetimhaneden geliyorum. Open Subtitles جئت من دار للأيتام في بريتاني.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more