"brooke'u" - Translation from Turkish to Arabic

    • بروك
        
    Bu ağlayan kız çocuğuna Brooke'u geri kazandıracak planın ne olduğunu duymak için beklemedeyim. Open Subtitles انا فقط انتظر سماع الخطـة كيف ستستطعين استرجاع بروك ؟ لهذا الباكي كـ فتاة صغيرة
    Yani, önce sırf Brooke'u üzmek için Lucas'ın peşinden gidiyor... sonra sarhoş oluyor ve Cooper'ı ölümün eşiğine getiriyor. Open Subtitles اعني بالبداية .. تقربت من لوكاس لتثير استياء بروك ثم تثمل و وتقريباً كانت ستتسبب في موت كوبر
    Biliyor musun Brooke'u senin yüzünden cezalandırmaları tamam, ama benim kızımı da cezalandırıyorlar... Open Subtitles اتعرف من المحزن ان تدفع بروك ثمن اخطائك ولكن ان تضطر ابنتي لدفع ثمنهم ايضا
    İşe yarar mı bilmem ama, bu sabah Brooke'u gördüm, olanlar yüzünden çok kötü durumda. Open Subtitles أنها لا تستحق كل هذا, لقد رأيت بروك هذا الصباح, وهي تشعر بالسوء حول هذا الموضوع
    Hayır, hayır her kıza gerek yok. O listeden Peyton'u, Brooke'u ve kız kardeşimi çıkarabilirsin. Open Subtitles لا,لا,لا أعتقد أنه يجب أن تكتب كل فتاة كنت معها يمكنك أن تشطب بروك وبايتون
    Düşündüklerimi itiraf etmekten korkmuştum, çünkü Brooke'u incitmek istemiyordum. Open Subtitles انا كنت خائف فقط من اني اقر بذلك لأني لم اكن اريد ان اجرح بروك
    Lindsey'in, Brooke'u maça davet etmesine inanamıyorum. Open Subtitles لا استطيع أن أصدق أن ليندزي دعت بروك إلى المباراة أعنى أنه سيئ بما فيه الكفاية حصولها على لوكاس
    Brooke'u öldürmeden önce yeniden düşünmesini sağlayabilir. Open Subtitles جيد بما يكفي لجعل الجاني يفكر مليا قبل قتل بروك
    Ama Brooke'u da Charlotte'da bir malikâneye yerleştiriyor. Open Subtitles ولكنة لم يرد أن يضع بروك فى أحد الفنادق السيئة
    Paula ölmeden bir kaç gün önce Brooke'u herkesin önünde tehdit ettiğini söyledi. Open Subtitles تقول بولا إنك هددت علنا بروك قبل أيام قليلة من قتلها.
    Brooke'u ölmesine ve benim için yaptıklarına minnettarım. Open Subtitles أنا سعيد جدا أن بروك هو ذهب وأنك فعلت ذلك بالنسبة لي.
    Sana kimse Brooke'u öldürmeni söylemedi. Open Subtitles نظرة. لا أحد قال أي شيء عنك قتل هذا بروك فتاة.
    Brooke'u ellerimle öldürmenin ve canının bedeninden akıp gittiğini görmenin kolay olduğunu mu sanıyorsun? Open Subtitles هل تعتقد أنه كان من السهل قتل بروك مع يدي العارية، مشاهدة الحياة استنزاف من جسدها؟
    Pekala, Brooke'u alacağız ve sonra eve gideceğiz. Open Subtitles أجل، فعلينا الوصول إلى "بروك" و بعدها الذهاب إلى المنزل
    Ama sonrasında da Brooke'u Mezuniyet Balosu'na götürdün... Open Subtitles ولكن بعد ذلك اخذت بروك الى الحفل
    Bilmeni isterim Danny, biz ulusalcılar kısmı olarak Brooke'u desteklemiyoruz. Open Subtitles كما تعلم ، "داني" نحن في الإنتخابات الإتحادية "لا تدعم "بروك
    Aramızda bir anlaşma var sanıyordum, ta ki sen Brooke'u da anlaşmaya dahil edene dek. Open Subtitles كان بيننا تفاهم و أنت خالفت التفاهم عندما أقحمت "بروك" به
    - Ta ki Brooke'u da suç ortağın edene geleceğini riske atana dek ve benden bu kadar. Open Subtitles -جعلت "بروك" متواطئه -أبقيتها بعيداً -و خاطرت بمستقبلها
    Brooke'u eve götürmek istedi, bende ödünç alabileceğini söyledim. Open Subtitles حسناً , لقد اراد أن يقل (بروك) الى المنزل , فأخبرته أن بأمكانه أستعارتها
    Bence Brooke'u tanıyorsun, çünkü bu şehirde ateşli kızlardan oluşan bir kulüp var. Open Subtitles أعتقد أنك تعرفين (بروك) لأن هنـاك نـادٍ سـري في المدينـة مكون مـن كـل الفتيـات الجميلات

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more