"bu çatı altında" - Translation from Turkish to Arabic

• تحت هذا السقف
• تحت سقفها

Clem Maragon gibi bir beyefendinin torununu bu çatı altında görmek bana acı veriyor.
يبليني قرحة لرؤية حفيدة رجل محترم مثل كليم مورجان تحت هذا السقف

Önümüzdeki birkaç gün boyunca bu çatı altında tarih yazılabilir.
قد يُصنع التاريخ تحت هذا السقف خلال الأيام القادمه

bu çatı altında ülkeyi yöneten kişiler dürüst ve bilge kişiler olsunlar.
لا شيئ غير الرجال الصادقين والحكماء الذي سيحكمون تحت هذا السقف

bu çatı altında bu sana pek puan kazandırmayacak.
أظن أن هذا لن يكسبكى نقاط إضافية تحت هذا السقف

Bir zamanlar, sizin gibi bu salonda oturmuş bu şatonun koridorlarında yürümüş ve bu çatı altında uyumuş genç bir çocuk vardı.
ذاتمـرّةكانهناكشاباً، مثله مثلكم يجلس في هذه القاعة. ويسيرفيممراتهذه القلعة، سائراً تحت سقفها...

Geçen gece bu çatı altında hiçbir kölenin hayatı umurunda değildi.
ليلة الأمس حياة كل العبيد تحت هذا السقف لم تعنِ لك شيئاً

Ve size şeref sözü veriyorum ne sizin ne de bu çatı altında yaşayan herhangi birinin lanetli tabiatımdan korkmasına gerek yoktur.
و أعدك بشرفي لا داعي أن تخافي أنت أو أي شخص تحت هذا السقف من شخصي الملعون

Cevabımız, doğum hakkı gereği bu çatı altında yaşama hakkı olduğu.
توافقا مع حق ولادتها يحق لها العيش تحت هذا السقف

bu çatı altında böyle bir konuşmanın bir daha olmayacağı kesinlikle anlaşıldı, değil mi?
في الفهم الدقيق , ذاك كلام هائل لن يحدث و لن يخطر ببالكما مجدداً تحت هذا السقف ! هل هذا واضح ؟

Şunu iyice anlayın, böyle bir konuşma bir daha asla bu çatı altında olmayacak.
في الفهم الدقيق , ذاك كلام هائل لن يحدث و لن يخطر ببالكما مجدداً تحت هذا السقف ! هل هذا واضح ؟

Tüm yersiz yurtsuzlar bu çatı altında toplandı.
كل الأمور تبدو مشوشه تحت هذا السقف

bu çatı altında kalacaksan bana para kazandırmalısın.
أنت تحت هذا السقف لتجني المال لي

Tam tersine Bay Dominic, bu çatı altında ters giden her şeyden ben sorumluyum.
على العكس تماماً, أيها السيد (دومينيك) كل شيء يحدث تحت هذا السقف هو خطئي

Sen burada, bu çatı altında büyüdün!
لقد تربّيت هنا تحت هذا السقف.

Bir zamanlar, sizin gibi bu salonda oturmuş bu şatonun koridorlarında yürümüş ve bu çatı altında uyumuş genç bir çocuk vardı.
ذاتمـرّةكانهناكشابـّاً، مثله مثلكم يجلس في هذه القاعة. ويسيرفيممراتهذه القلعة، سائراً تحت سقفها...