"bu adadaki" - Translation from Turkish to Arabic

    • على هذه الجزيرة
        
    • على الجزيرة
        
    • بهذه الجزيرة
        
    • في هذه الجزيرة
        
    Biz de seni bulmak için Bu adadaki her taşın altına bakmayı düşünüyorduk. Open Subtitles وأنا من ظننتُ أننا سنضطرّ للبحث في كلّ مكان على هذه الجزيرة لإيجادك.
    Hükümdar olarak Bu adadaki üstünlüğüm tartışılmaz. Open Subtitles ‏ بصفتي حاكما، فسلطتي على هذه الجزيرة مطلقة.
    Bu adadaki bütün canlıların doğumunda bulundum. Open Subtitles كنت موجودا عند ولادة كل مخلوق على هذه الجزيرة
    Ben FBI'dan geliyorum. Buraya Bu adadaki kayıp şahısı araştırmak için geldim. Open Subtitles إنّي أعمل مع المباحث الفدراليّة، وأبحث عن شخصٍ مفقود على الجزيرة هنا.
    Bu adadaki ilk gecemde iki kişi tarafından ormana sürüklendim. Open Subtitles أول ليلة قضيتها بهذه الجزيرة جذبني رجلين إلى الغابة
    - Bu adadaki bütün kötüler hapiste, tamam mı? Open Subtitles يا صبي ، الأنـاس السيئون في هذه الجزيرة محبوسون في السجن.
    Ben hiç beyaz kartı önemsemedim çünkü Bu adadaki buraya ait olmayan tek insanla biraz vakit geçirmek istiyordum. Open Subtitles لم يسبق لي الاهتمام بالحصول على تصريح لأنني فقط أردت قضاء بعض الوقت مع الشخص الآخر الوحيد على هذه الجزيرة
    Bu adadaki tek doktorun biraz uyuması gerekiyor. Open Subtitles ما نريده هو أن ينام الطبيب الوحيد على هذه الجزيرة قليلاً.
    Üzerinde o vardı. Bu adadaki bütün çocuklarla aynı giyinirdi. Open Subtitles لقد كانت ترتديه، إنها تلبس مثل أي طفلة على هذه الجزيرة
    Üzerinde o vardı. Bu adadaki bütün çocuklarla aynı giyinirdi. Open Subtitles لقد كانت ترتديه، إنها تلبس مثل أي طفلة على هذه الجزيرة
    Bu adadaki tek insanlar biz değiliz, ve hepimiz de bunu biliyoruz Open Subtitles لسنا وحدنا على هذه الجزيرة وكلنا نعلم هذا
    İyi de Bu adadaki bütün sokakların adı Water Sokağı. Open Subtitles حسناً, كلّ شارع على هذه الجزيرة يدعى شارع واتر.
    İyi de Bu adadaki bütün sokakların adı Water Sokağı. Open Subtitles حسناً, كلّ شارع على هذه الجزيرة يدعى شارع واتر.
    Geçen yedi yılda, Bu adadaki ölümlerin hepsi hastalıktan ya da yaşlılıktandı. Open Subtitles الوفيات الوحيدة التي حصلت على هذه الجزيرة خلال السبع سنوات الماضية كانت بسبب المرض أو الشيخوخة
    Sanırım biz bunu biraz değiştirdik, değil mi? Şu anda Bu adadaki iktidar sizsiniz. Open Subtitles أعتقد أننا غيرنا الأمور بعض الشيء أليس كذلك؟ أنتم القوة المسيطرة على هذه الجزيرة الأن
    Seni temin ederim ki, Bu adadaki kötü adam ben değilim. Open Subtitles أؤكّد لكِ أنّ على هذه الجزيرة لستُ أنا الشرّير
    Ve Charlie, kesinlikle eminim ki, eğer başarılı olursa 90 dakika içinde Bu adadaki herkes ölecek. Open Subtitles وتشارلي وانا متأكد أنه اذا نجح, خلال 90 دقيقة, كل الناس على الجزيرة سيموتوا
    Bu adadaki en iyi huylu kişi ben olmayabilirim ama her zaman sözümü tutarım. Open Subtitles قد لا أكون الفتى ذا السلوك الأفضل على الجزيرة لكنّي أوفي بوعودي دائماً
    Bu adadaki bütün hamile kadınlar öldüler. Open Subtitles كل إمرأة حامل على الجزيرة ماتت
    Yanlış şalteri indirirsem Bu adadaki kadın, erkek, çocuk, herkesi öldürebilir. Open Subtitles قد تقتل كلّ رجل وامرأة وطفل بهذه الجزيرة إن أدرت الزرّ الخطأ
    Örneğin, bir hikayede Bu adadaki sıçan popülasyonundan bahsediyordu. Open Subtitles مثال، كانت هنالك قصة بشأن تعداد الجرذان بهذه الجزيرة
    Julian, biz hariç Bu adadaki herkesin sana yalakalık yaptığını biliyorum ama buraya böyle dalamazsın. Open Subtitles جوليان اعرف ان جميع من في هذه الجزيرة يهابونك ولكن لا يمكنك ان تدخل هنا
    Julian, biz hariç Bu adadaki herkesin sana yalakalık yaptığını biliyorum ama buraya böyle dalamazsın. Open Subtitles جوليان اعرف ان جميع من في هذه الجزيرة يهابونك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more