"bu bölgeye" - Translation from Turkish to Arabic

    • لهذه المنطقة
        
    • هذه المنطقة
        
    • لهذه المقاطعه
        
    • لتلك المنطقة
        
    • تلك المنطقة
        
    Endüstri bu bölgeye araziler ve şeker kamışı alanlarıyla gelmiştir ancak okyanusta başka tür bir zenginlik vardır. Open Subtitles تأتي الصناعة لهذه المنطقة من الأرض وحقول قصب السكر لكن هناك نوع آخر من الثروة في المحيط
    Muhtemelen bu bölgeye yeni taşınmış olduğumdan. Open Subtitles هذا على الأغلب لأنني انتقلتُ حديثاً لهذه المنطقة
    bu bölgeye odaklanıyoruz ama bu tarafa daha yakınlarmış gibi duruyor. Open Subtitles إننا نركز على هذه المنطقة لكن يبدو أنهم أقرب إلى تلك
    Pretoria Botanik Bahçesi'nde bu bölgeye adapte olan belirli ağaç türleri olduğundan bahseden bir bitkibilimci ile görüştüm. TED لذا، تحدثت مع عالم النبات في حديقة النباتات في بريتوريا والذي شرح لي بعض أنواع الأشجار التي تكيفت مع هذه المنطقة
    Sayın yargıç, Jack Porter sevgi dolu bir baba olmasının yanında, bu bölgeye hayatı boyunca bağlı ödüllendirilmiş bir polis memurudur. Open Subtitles حضرة القاضي جاك ليس فقط أباً محب ولكنه أيضاً كان ضابط شرطه وقدم الكثير لهذه المقاطعه
    Bu kuş 2008'e kadar bu bölgeye hiç göç etmedi. Open Subtitles هذه الطيور لم تهاجر لتلك المنطقة حتى عام 2008
    Bu öğleden sonra erken saatlerde bir çağrı üzerine bu bölgeye geldiler. Open Subtitles أجابوا نداء في تلك المنطقة في وقت سابق ظهر اليوم
    bu bölgeye has bir taş. Open Subtitles انها من الحجارة للسكان الاصلين لهذه المنطقة
    5 yıl önce birlikte bu bölgeye geldiğinizi duydum. Open Subtitles سمعت أنك اتيت لهذه المنطقة معها قبل 5 سنوات
    İnsanları bu bölgeye getiren nitelikli zanaata sahip ilk aile. Open Subtitles أول أسرة ذات حرفة جلبت الناس لهذه المنطقة.
    Geminiz bu bölgeye uygun değil. Open Subtitles مركبتكم ليست ملائمة لهذه المنطقة.
    Yüksek hıza sahip hava akımı onu bu bölgeye getiriyor. Open Subtitles والتيارات السريعة تجلبه لهذه المنطقة
    Kelebeklerin sadece 18'e 36 kilometre genişliğinde olan bu bölgeye geliyor olmaları şaşırtıcı Open Subtitles إنه لمن المدهش أنَّ الفراشات تأتي لهذه المنطقة فقط، إنها بمساحة 30 * 60 ميلاً تقريباً.
    Pongo das Mortes'in ivinti yerleri yüzünden bu bölgeye ancak uçarak geçebilirsin. Open Subtitles بسبب "شلالات الموت" .. عليك أن تمتلك أجنحة لتطير إلى هذه المنطقة
    Yılın bu döneminde hamam böcekleri bu bölgeye gelirler. Open Subtitles الصراصير مشتركة في هذه المنطقة في هذا الوقت من السنة.
    Usta büyücü. bu bölgeye giriş yasak. Open Subtitles أيها المعلم الساحر، هذه المنطقة غير مسموح الدخول لها
    bu bölgeye hiç yakından bakmadık ama mümkün orayı gözlerimizle tararsak, gaz bulutuna bakarsak, belki... Open Subtitles لم نلقى نظرة مُباشرة على هذه المنطقة لكن يُمكن بواسطة البعض من سُفن الكشف هناك ..
    Adil ücret vermediler. Alelacele bu bölgeye geldik. Open Subtitles لمْ يعدلوا في أجرك، ثمَّ ذهبنا لهذه المقاطعه بسرعه.
    Senin öldüğünü sanan Shana niye bu bölgeye taşınıp yaşamak istesin anlamaya çalışıyorum. Open Subtitles (أنا فقط أحاول فهم لمَ (شانا التي كانت تظن أنك ميتة انتقلت لتلك المنطقة لتعيش مع عمتها
    ..polis asla bu bölgeye gelmezdi. Open Subtitles "لا تأتي الشرطة لتلك المنطقة"
    bu bölgeye, yaşanabilir bölge deniyor. Open Subtitles تلك المنطقة معروفة بالمنطقة الصالحة للعيش,
    Yakında bu bölgeye geleceğiz. Open Subtitles سنفحص تلك المنطقة قريباً أستميحكِ عذراً

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more