Fakat Bu bakış sık sık tereddütlerle doludur ve karşı tarafa göz atmaktan kendimizi alamayız. | TED | لكن في كثير من الأحيان، هذه النظرة مليئة بترددنا، ولا يسعنا إلا أن نشيح بنظرنا بعيدًا. |
Onu yakaladığımızda yüzünde Bu bakış vardı. | Open Subtitles | كانت لديه هذه النظرة على وجهه عندما أمسكناه |
İşte Bu bakış işte bu yüzden hiçbir şeyi takmıyorum. | Open Subtitles | هذه النظرة هي السبب بأنّي لا أستسلم للاكتراث |
Bu bakış, bir şey hakkında endişelenmekten kendini alamadığın zaman oluyor. | Open Subtitles | . فإن لديك تلك النظرة حينما تكون قلقاً بخصوص أمر ما |
İşte Bu bakış bana bilmem gereken her şeyi anlatıyor. | Open Subtitles | أترون، تلك النظرة التي تُخبرني بكل ما أود أن أعرفه |
Diğer milyonlarca kişi gibi, bir göçmen olarak bir gemiyle buraya geldiğimde, ve Bu bakış açısından Amerika'ya baktığımda çok esinlendim. | TED | ألهمت عندما جئت الى هنا كمهاجر على متن سفينة مثل ملايين آخرين ، أتطلع إلى أميركا من وجهة النظر هذه. |
Bu bakış ne için? | Open Subtitles | -لم هذه النظره ؟ |
Bu bakış açısı, kesişimde yer alan, olumlu ya da olumsuz tecrübe edinen, hatta kaynakları itibariyle en iyi olan homojen grupların bile üstesinden gelecek şekilde söz konusu hareketleri güçlendirecek bir çok insana ulaşabilir. | TED | يمكن توسيع هذه النظرة للعديد من الأشخاص متعددي الجوانب الذين خاضوا تجارب، إيجابية وسلبية، لإثراء المناقشات بطرق تتجاوز حتى أفضل المجموعات التي تملك موارد متجانسة. |
bana bağırdı, gözlerinde Bu bakış vardı, sanki... | Open Subtitles | هو، صرخ فى، كان عنده هذه النظرة في عينه، مثل. . |
Bu bakış, "Gitmeniz gerekmiyormuydu?" anlamına geliyor | Open Subtitles | تعني هذه النظرة "ألا يفترض أن تغادروا ؟" |
Gözlerindeki Bu bakış... | Open Subtitles | هذه النظرة في عينك، رأيتها من قبل في المرآة... |
Tabii ki hayır, hiç keçi yoktu, eğer yüzünün üzerinde Bu bakış ondan dalgalandıysa. | Open Subtitles | "ولا ,لم يكن بسبب "النساء {\1cH0080ffff}اذا هذا ما تعنيه هذه النظرة التي ظهرت على وجهك |
Bu bakış; benden bir şey isteyeceğin zaman ve benim direk olarak reddedeceğim zaman yaptığın bakış. | Open Subtitles | - هذه النظرة ترمقني بها عندما تكاد تفعل شيء طلبت مباشرةً ألا تفعله |
Gözlerinde gördüm bunu, bu bakışı bilirim, çünkü ben de senin gibiydim Bu bakış büyük bir şeyin peşinde olduğunu gösteriyor. | Open Subtitles | وأنت شاب واعد، لقد رأيت هذا في عينيك وأنا أعرف هذه النظرة لأنني كنت مثلك في السابق هذه النظرة تُخبرني بأن لديك مشروعاً كبيراً |
Bu bakış ne anlama geliyor? | Open Subtitles | يوجد تلك النظرة على وجهك ، ما هذه النظرة؟ |
Yüzündeki Bu bakış, bunları bilirse, kocamın yüzünde belirecek olan bakış. | Open Subtitles | تلك النظرة على وجهه هكذا سينظر إلي زوجي إذا عرف حول أيّ من هذا |
Bu bakış gibi. Böyle bakmasan iyi olur. | Open Subtitles | كتلك النظرة مكانك كنت تخلصت من تلك النظرة |
Fakat bakarsanız, Bu bakış açısına sahip olursanız, son 60 yılda, ne olduğunu görebilirsiniz. | TED | ولكن اذا نظرتم , إذا كانت لديك وجهة النظر هذه, سوف يكون بإمكانك ترى ما حدث في السنوات الستّين الماضية. |
Bu bakış. | Open Subtitles | هذه النظره |
Ama Bu bakış açısını günlük yaşamımda sürdürmekte güçlük çekiyorum. | TED | ولكنني أناضل للحفاظ على هذا المنظور في حياتي اليومية. |
Gözlerinde ki Bu bakış, iyi değil, dostum. Her şey kontrolümde. | Open Subtitles | النّظرة التي في عينيك ليست مُطمئنة يا صاح |