"bu deneyin" - Translation from Turkish to Arabic

    • هذه التجربة
        
    • من التجربة
        
    bu deneyin gösterdiği şu: eğer seçimlerimizin değiştiğini fark edemezsek onları hemen başka bir yolla açıklamaya başlıyoruz. TED إذن ما تظهره هذه التجربة هو، حسنًا، إذا فشلنا في اكتشاف أن خياراتنا قد تغيرت، سنبدأ على الفور بتوضيحها بطريقة أخرى.
    Ve bu deneyin ilginç yanı bunun anormal bir durum olmaması. TED والمثير في هذه التجربة أنها ليست حالة شاذة.
    Yani bu deneyin geleceğinin oldukça ilginç olacağını düşünüyoruz. TED لذا، نظن أن مستقبل هذه التجربة مثير حقاً
    bu deneyin amacı bir yerinizi yakmadan bir yerinizi dondurmadan etrafında tabaka oluşturmak. Open Subtitles الهدف من التجربة خلق قطعة ذات طبقة موحدة بدون علامات وبلا بقع باردة
    Buraya bir bıçakla bu kadar rahatlıkla gelebildiysen... bu deneyin bir parçası olan... Open Subtitles انه الشخص الوحيد الذي يملك سكينا لو ان احدنا جزء من التجربة ربما كان انت
    Seni hücreye sürükledikleri zaman bu deneyin bir parçası değil miydi? Open Subtitles هل كان جزءاً من التجربة عندما قاموا بسحبك إلى الحبس الأنفرادي ؟
    Farkında mısın, olaylardan birinin bile sanrı olduğu kanıtlanırsa... bütün bu deneyin güvenilirliği sarsılır. Open Subtitles تدرك ذلك إذا حتى حدث شيء واحد يثبت لكي يكون هلوسة ثم هذه التجربة بالكامل سيشك بها
    Federal yasalar bu deneyin bütün yan etkilerini belirtmemizi istedi. Open Subtitles الأنظمة الفيدارلية تتطلب مني بسرد كافة الأعراض الجانبية المحتملة من هذه التجربة
    bu deneyin ne kadar tehlikeli olduğunu sen söylüyordun. Open Subtitles حسنا ، كل ما كنت تقوله هو ان هذه التجربة خطرة
    bu deneyin, sevgi ve ölümün kavgasından farkı yok beyler. Open Subtitles هذه التجربة ليت أكثر من معركة بين الحب و الموت أيه السادة
    Kalpten umuyorum ki, bu deneyin bir parçası olmamış olmayı tercih etmiyorsunuzdur. Open Subtitles الإحساس بأنكم كنتم تفضلون أن لا تكونوا جزءً من هذه التجربة
    Zaman takıntın bu deneyin ne kadar faydalı olduğunu ortaya koyuyor. Open Subtitles هوسك بالوقت وكأنه يقول لم هذه التجربة تستحق الجهد
    Onlar bu deneyin asıl amacı ve insanlığın kurtuluşu için hayati önem taşıyorlar. Open Subtitles هم الغرض الحقيقي من هذه التجربة إنهم جوهر بقاء البشرية
    Yinede senin bu deneyin benim iznim ve katılımım olmadan bir işe yaramaz. Open Subtitles مع ذلك، هذه التجربة خاصتك لا تسير بمباركتي ومشاركتي
    bu deneyin senin için rahat ettiğin alandan büyük bir adım atmak olduğunu biliyorum. Open Subtitles انظر، أعلم أن هذه التجربة هي خطوة كبيرة خارج منطقة الراحة الخاصة بك
    Onlar bu deneyin asıl nedeni. Open Subtitles إنهم الغرض الحقيقي من التجربة.
    Onlar bu deneyin asıl nedeni. Open Subtitles إنهم الغرض الحقيقي من التجربة.
    bu deneyin bir parçasıydı. Open Subtitles هل كان هذا جزءاً من التجربة
    O bu deneyin bir parçası değildi. Open Subtitles لم تكن جزءاً من التجربة.
    Onlar bu deneyin asıl nedeni. Open Subtitles هم الهدف الحقيقي من التجربة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more