"bu evdeki" - Translation from Turkish to Arabic

    • في هذا المنزل
        
    • في هذا البيت
        
    • بهذا المنزل
        
    • فى هذا المنزل
        
    • بهذا البيت
        
    • في هذا المكان
        
    • من في المنزل
        
    Bu evdeki ilk kuralın disiplin olduğunu da hatırlamanız mümkün mü? Open Subtitles ربما أيضا تتذكرين أن القاعدة الأولى في هذا المنزل هي الانضباط.
    Affedersin ama Bu evdeki her şeyin bir hikayesi var. Open Subtitles المعذرة, لكن كل شيء في هذا المنزل له قصة وراءه
    Sen veya Bu evdeki herhangi biri bu kadınla görüştü mü? Open Subtitles هل اقتربت أو أي شخص في هذا المنزل من هذه المرأة؟
    Bu evdeki koku ne, Müfettiş? Open Subtitles ما الرائحة الغريبة في هذا البيت أيها المفتش ؟
    Bu evdeki ruhları serbest bırakmaya geldim. Open Subtitles جِئتُ هنا .لأحرر الأرواحِ المحبوسة في هذا البيت
    Nasıl olur da Bu evdeki birinin kocamı öldürdüğünü düşünebilirsin? Open Subtitles كيف تعتقد حقاً أن شخص في هذا المنزل قتل زوجي ؟
    Bu evdeki ilk yemeğimizi kavga etmeden yiyemez miyiz? Open Subtitles الانستطيع تناول اول وجبة لنا في هذا المنزل دون شجار؟
    Bu evdeki her şeye nasıl bu kadar aşina olduğunu fark etmemek elde değil. Open Subtitles لا يمكنني المساعدة ، ولكني لاحظت كيف أصبحت خبيراً بكل شيء في هذا المنزل
    Bu evdeki hiç kimse telefonun sihirini bilmiyor mu? Open Subtitles ألم يتعلم أحد في هذا المنزل سحر الهاتف ؟
    Ben onun için elimden gelenin en iyisini yapmak istiyorum. Bu evdeki herkes de bunu istiyor. Open Subtitles أتمنّى له الأفضل جميع من في هذا المنزل يودّون ذلك
    Şunu bilmeliydiniz ki, Bu evdeki hiç kimse, bir tek gün bile, Ramon'a sevgi göstermemezlik etmedi. Open Subtitles عليك أن تعلم أنه في هذا المنزل لم يكف أحد عن حب ريمون ولو ليوم واحد
    Bu evdeki tüm tehlikeli yerlere az önce güvenlik takmış olan insanla konuşuyorsun. Open Subtitles أنت تتحدث للشخص الذي غطى كل منفذ في هذا المنزل
    - Ne? Bu evdeki kimse burun estetiği yaptıramaz! Anladın mı beni? Open Subtitles لن يقوم أحد في هذا المنزل بعملية تجميل أنف، أفهمت هذا؟
    Bu evdeki tek kabul edilebilir göğüs küçültme senin bu evden taşınmandır. Open Subtitles عملية تصغير الثدي الوحيدة المقبولة في هذا المنزل هي انك انت تنقل خارج المنزل
    Bu evdeki bütün odalar benim için acı dolu hatıralarla dolu. Open Subtitles كل غرفة في هذا البيت تحمل ذاكرة مؤلمة لي
    Yani Bu evdeki bütün otu toparlamalısın ve U-turn'e götürmeliyiz. Open Subtitles عليك تجميع كل الحشيش الموجود في هذا البيت
    Bu evdeki birinin işi olması güzel bir şey. Open Subtitles تصور شخص في هذا البيت لديه وظيفة تعرف ياجوش ..
    Bluzunu çıkar ve Bu evdeki cezalar nasılmış çocuklarına göster, tatlım. Open Subtitles وأجعليهم يروا كيف يتم العقاب بهذا المنزل
    Kocama ne olduğunun Bu evdeki ölümlerle bir ilgisi yok. Open Subtitles الذى حدث لزوجى ليس له علاقه بحالات الموت فى هذا المنزل إذن فهذا حقيقه
    Bu evdeki bütün hayallerin yanlışlığı, bir adamın ölümü üzerine kurulmuş olmaları. Open Subtitles ثمة خطأ فادح عندما تعتمد كل الأحلام بهذا البيت على شيء ما كان ليحدث لو لم يمت رجل ما
    Bu evdeki her şeyin yarısı benim, kapı çalmama gerek yok. Open Subtitles أملك نصف الأشياء في هذا المكان ، لست مضطرة أن أطرق
    Niye Bu evdeki herkesin buna inanması bu kadar zor? Open Subtitles لماذا يصعب على جميع من في المنزل التصديق ؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more