"bu konuşmanın" - Translation from Turkish to Arabic

    • هذا الحوار
        
    • هذه المحادثة
        
    • هذا الخطاب
        
    • هذه المحادثه
        
    • يتجه الحوار
        
    • من ينصبّ عليه
        
    • من الخطاب
        
    • هذة المحادثة
        
    • لتلك المحادثة
        
    • لهذه المحادثة
        
    • من هذا الحديث
        
    • أفهم إلى
        
    Ama elinde bazı çözüm yolları olmadığı müddetçe Bu konuşmanın asıl amacını anlayamıyorum. Open Subtitles ولكن إذا لم يكن لديك حل فأنا لا أفهم مغزى هذا الحوار
    Doktor, Bu konuşmanın Dünya'yı temsil eden yetkili biri tarafından yapılmasını öneriyorum. Open Subtitles دكتور، أنصح بشدة أن يكون هذا الحوار بين يدي ممثل رسمي من الأرض
    Demek istediğim, Bu konuşmanın aramızda kalacağı konusunda sana güvenebilir miyim? Open Subtitles ما أعنيه هل أستطيع أن أثق أن هذه المحادثة ستبقى بيننا؟
    Yani, Bu konuşmanın her bir dakikasında, 25 saatlik YouTube videosunun yüklendiğini düşünmez harika. TED أعني، إنه لأمر مدهش أن نفكر أنه في كل دقيقة واحدة من هذا الخطاب ، 25 ساعة سيتم تحميلها في يوتيوب.
    Bu konuşmanın sizin annem ve babammış gibi sürdürmediğiniz bir versiyonu var mı? Open Subtitles حسناً، إنتظري أهناك نسخة أخرى من هذه المحادثه
    Bu konuşmanın sonu nereye varacak? Open Subtitles إلى أين يتجه الحوار ؟
    Bu konuşmanın konusu ben değilim. Open Subtitles -لستُ من ينصبّ عليه الحديث هُنا .
    Sence Bu konuşmanın, o evlendikten sonraki dönemi içermesi hoş olmaz mı? Open Subtitles الا تظنين بأنه سيكون لطيفا اذا خصص جزء من الخطاب لحياته بعد الزواج
    Bu konuşmanın internette yayınlanacağının farkındayım. TED أنا أدرك أن هذة المحادثة سوف تظهر على الإنترنت.
    İki arkadaş arasında Bu konuşmanın 1 ya da 2 milyon baskısını basabiliriz. Open Subtitles سنطبع من مليون إلى 2مليون نسخة لتلك المحادثة ! بين صديقين
    Şimdi Bu konuşmanın asıl çözüm kısmına geliyoruz. TED والآن وصلنا لجزء من الحل الفعلي لهذه المحادثة.
    AM: 21 günlük bir sayıda bile size karşı çıkardım ama Bu konuşmanın amacından dolayı söylediğiniz bir şeyden devam etmek istiyorum, hem çocukları alıkoymanın yanlış olduğu hem de etkili olmadığı konusunda. TED آ.م: كنت سأتحداك حتى فيما يخص رقم الـ21 يومًا. ولكن لبلوغ المقصد من هذا الحديث أود متابعة الحديث في أحد الأمور التي ذكرتَها؛ وهو أن احتجاز الأطفال ليس من الصواب ولا يؤتي ثماره،
    Bu konuşmanın nereye gittiğini anladım. Open Subtitles أعتقد بأنني أفهم إلى أين يتجه هذا الأمر
    Daniel Day-Lewis Bu konuşmanın içine edebilirdi. Open Subtitles دانيال داى لويس , لم يكن ليؤلف هذا الحوار
    Bu konuşmanın metni çoktan yazıldı bile. Gördüklerinizin hepsi gerçek olacak. Open Subtitles هذا الحوار كُتبَ مُسبقاً أيّاً يكن ما رأيتموه، سيحدث
    Bu soruya cevabım yedi dakika sürdü, ve gerçekten Bu konuşmanın TED için bir cömertlik hareketi olduğunu kavrattı. TED أخذ هذا الجواب ما يقارب 7 دقائق وأعطاني حقا مقدرة كبيرة على فهم كم كان هذا الحوار كرما زائداّ لـ TED
    Onun yatağına girmen için sana kolaylık göstermemden sonra bana gösterebileceğin tek nezaket onu Bu konuşmanın dışında tutmak olurdu. Open Subtitles يبدو أن المعروف الوحيد الذي ستسديني إيـاه بعدما أعطيتك نفوذ الوصول لسريرها هو أنّ تدور هذه المحادثة بيني وبينك دونها
    Şimdi biraz iyi haber verip Bu konuşmanın sonunda size biraz umut vermiş olmayı diliyorum. TED الآن، توجد بعض الأخبار الجيدة، وأتمنى أن أعطيكم بارقة أمل بنهاية هذه المحادثة.
    Bu konuşmanın hangi kısmı daha sıra dışı karar veremedim! Open Subtitles وأريد أن أتحقق من ذلك لا أستطيع أن أحدد أي جزء من هذا الخطاب غريب
    Bu konuşmanın nereye gittiğini anlamış değilim. Open Subtitles أربكتني طبيعة هذه المحادثه.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more