"bu mesele" - Translation from Turkish to Arabic

    • هذه المسألة
        
    • هذه قضية
        
    • هذه المشكلة حُلّت
        
    • سيتضح كل شىء
        
    Kardeşimle benim aramdaki Bu mesele hallolmalı. Open Subtitles هذه المسألة بينى وبين اخى . يجب أن تتم تسويتها
    Bu mesele bütün okulu ilgilendirdiği için okuldaki bütün öğrencileri çağıracağım. Open Subtitles بما أن هذه المسألة تخص المدرسة ككل جميع طلاب والتابعين لهذه المدرسة سيكونوا حاضرين
    Efendim, Bu mesele üzerinde cinsiyetinizin en az iki kat değeri var. Open Subtitles سيدتي, ماهية جنسك قيمتها الضعف في هذه المسألة
    Bu mesele hepimiz için çok önemli. Open Subtitles هذه قضية مهمة جدا و تعني لنا الكثير
    Görünüşe göre Bu mesele sakinleşti. Open Subtitles يبدو بأن هذه المشكلة حُلّت أعطياني أذانكما
    yalnızca 4 mahkemede Bu mesele belli olacak.. Open Subtitles فى اربع جلسات سيتضح كل شىء
    Bu mesele, çok uzun süredir siyasetin kanayan yarası olmuştur. Open Subtitles هذه المسألة لاحقت السياسة لفترة طويلة جداً
    Elçiliğinize, tüm ilgimizin Bu mesele üzerinde olacağını söyleyin. Open Subtitles .قل لسفارتك ان هذه المسألة سترعي كامل انتباهنا
    Peder Runt... Bu mesele burada kapanmıştır. Open Subtitles "ريفيريند رنت" هذه المسألة لا تحمل أي مناقشة آخرى
    Bu mesele de bitecekti. Open Subtitles ستنهار خلال شهر واحد ! وكانت ستنتهي هذه المسألة
    Umalım da, Bu mesele çabucak çözüme kavuşsun. - Polisi arayan oldu mu? Open Subtitles نأمل أن تحل هذه المسألة بسرعة.
    Bu mesele senin geleceğini etkileyecek. Open Subtitles هذه المسألة تضع مستقبلك على المحك
    Bu mesele bekleyemez Papa cenapları. Open Subtitles هذه المسألة لا يمكنها الانتظار, قداستكم
    Bu mesele sessizce bitebilir sanmıştım, Open Subtitles أعتقدت أنك ستنتهي من هذه المسألة بهدوء
    Ona doğruyu ve yanlışı öğretmek için çabalıyorum ama Bu mesele o kadar ciddi ki konuyu size açmamız gerektiğine karar verdik. Open Subtitles بذلت قصارى جهدي لأعلمها الصواب من الخطأ، لكن... لكن هذه المسألة خطيرة جداً وعرفنا أنه علينا اللجوء إليك.
    - Bu mesele çözüldüğünde dönecek. Open Subtitles - متى هذه المسألة مصمّمة، نعم.
    Bu mesele ikimizin arasında. Open Subtitles هذه المسألة بيننا نحن الأثنين
    Özür dilerim, Jeff; ancak Bu mesele, bundan birazcık daha ciddi. Open Subtitles آسف يا (جيف) و لكن هذه المسألة أكثر جدية بقليل من هذا
    Bu mesele, bu odadan dışarı çıkmamalı. Open Subtitles هذه قضية يجب الا تخرج من هذه الغرفة
    Görünüşe göre Bu mesele sakinleşti. Open Subtitles يبدو بأن هذه المشكلة حُلّت

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more