"bu oyundan" - Translation from Turkish to Arabic

    • هذه اللعبة
        
    • تلك اللعبة
        
    • هذة اللعبة
        
    • هذهِ اللعبة
        
    • هذه المسرحيّةِ
        
    Bu oyundan sıkıldım, daha sonra bitirelim. Open Subtitles لقد مللت من هذه اللعبة, دعنا نُنهيها لاحقا
    - Bana bak Shaw- - Bu oyundan sıkıldım ve senin dostluğundan da. Open Subtitles اكتفيت من هذه اللعبة واكتفيت اكثر من هذه الرفقة
    Bize Bu oyundan biraz daha bahsetsene. Oynayabilir miyiz? Open Subtitles أخبرنا المزيد عن هذه اللعبة هل يمكن أن نلعبها ؟
    Kemiklerindeki etler yanmadan bana Bu oyundan ne öğrendiğini söylemek ister misin? Open Subtitles هل تريد إخباري مالذي تعلمته من هذه اللعبة قبل أن يحرق لحمك من على عظمك
    Bu oyundan artık sıkıldım. Open Subtitles لم تعد تعجبني تلك اللعبة
    Prens, Bu oyundan iznini isteyebilir miyim? Open Subtitles أيها الأمير , هل يمكنني الإعتذار عن هذه اللعبة ؟
    Bu oyundan bıktım! Kovuldun! Open Subtitles لقد انتهيت من لعب هذه اللعبة انتي مطرودة
    Oradaki süper vampir askerlerden korkmuyorsun sen Bu oyundan veya sana yaptıklarından korkmuyorsun. Open Subtitles لكنّكِ لستِ خائفة من مصاصي الدماء الخارقين الموجودين خارج الباب ولا أنتِ خائفة من هذه اللعبة ولستِ خائفة ممّا فعلته بكِ
    Buradaki herkes Bu oyundan kurtulmaya çalıştı mı yani? Open Subtitles إذًا جميع الموجودين هنا يريدون الخروج من هذه اللعبة ؟
    Bu konuda ne düşünürsün bilmiyorum fakat Bu oyundan uzak olamam. Open Subtitles لا اعرف ما الذى سيكون هذا التعبير ، ولكن لا استطيع ان اكون حرة فى هذه اللعبة
    Bana Bu oyundan sağ çıkan olmayacak demiştin. Open Subtitles تذكر، قلت لي أن هذه اللعبة لا يوجد لديه شريان الحياة.
    Bu yüzden Bu oyundan, çok fazla şey öğrendim, fakat diyebilirim ki keşke Bu oyundan kritik düşünsel bir araç oluştursalar veya yaratıcı bir düşünsel araç geliştirseler dünya için iyi bir şeyler geliştirseler hepimizi kurtarabilirler. TED و بذلك في هذه اللعبة، قد تعلمت الكثير، لكني أود أن أقول لو أنهم تمكنوا من تطوير أداة للتفكير الإنتقادي أو أداة للتفكير المبدع من خلال هذه اللعبة و إخراج شيء خير من أجل العالم، ربما سينقذونا أجمعين.
    Artik Bu oyundan hoslanmiyorum. Open Subtitles لا أظن إنّي أحب هذه اللعبة بعد الآن.
    Onu geri ver. Kızım, sen Bu oyundan hiç anlamıyorsun. Open Subtitles أنتِ, لاتعرفين شيئاً عن هذه اللعبة
    Yoksa sıkıldın mı, Oynadığım Bu oyundan? Open Subtitles هل أنتِ مُحرجة من هذه اللعبة ؟
    Bu oyundan hiç anlamıyormuşsun doğrusu! Open Subtitles إنكِ سيئة في هذه اللعبة يا فتاة
    Ömrü boyunca Bu oyundan sıkılan yaşlı bir adam yapar. Open Subtitles رجل كبير السن سئم من هذه اللعبة.
    Bu oyundan sonra gitmeliyim. Open Subtitles أنا بحاجةٍ للذهاب بعد هذه اللعبة.
    Bu oyundan bıkmaya başladım. Open Subtitles لقد سئمت من تلك اللعبة
    Ben çok severim, ama Audrey Bu oyundan nefret eder. Open Subtitles انا أحب هذا , لكن اودرى تكرة هذة اللعبة
    Bana Bu oyundan arkadaşım Arthur Teller bahsetti. Open Subtitles صديقي (ارثر تيلر) اخبرني بشان هذهِ اللعبة
    Bu oyunu yönetmeyeceğim. Bu oyundan hoşlanmadım. Open Subtitles لَنْ أعْمَلُ هذه المسرحيّةِ لا أَحْبُّ هذه المسرحيّةِ

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more