"bu sözlerin" - Translation from Turkish to Arabic

    • هذه الكلمات
        
    • خطاب عهدي هذا
        
    Belki ben biraz kuşkucuyum ve Bu sözlerin hepsi yalan, fakat tecrübeler bana tedbirli olanın bilgece olduğunu söyler. TED حسناً، قد أكون ساخراً، كلّ هذه الكلمات هي محض إفتراءات، لكن التجربة تخبرني باستمرار أن الحَذِرَ يتّسم بالحكمة.
    Tüm Bu sözlerin hafızamda kalacağını, sen huzur içindeyken sonsuza kadar ruhumu kemireceğini göremiyor musun? Open Subtitles ألا ترين كل هذه الكلمات سوف تعلق في ذاكرتي في أعمق الأعماق
    Muhammed'in, bu Allah'ın vahyidir dediği Bu sözlerin toplamından oluşur. Open Subtitles من هذه الكلمات التى تلاها محمد عندما قال أن هذا وحى يأتيه من الله
    Bu sözlerin kusursuz olmasını istedim. Ama kusursuzluk işi ele aldığınızda çok zor olan bir şey. Open Subtitles "أردتُ خطاب عهدي هذا أن يكون مثالياً، لكن الكمال شيءٌ صعب المنال"
    Bu sözlerin kusursuz olmasını istedim. Ama kusursuzluk işi ele aldığınızda çok zor olan bir şey. Open Subtitles "أردتُ خطاب عهدي هذا أن يكون مثالياً، لكن الكمال شيءٌ صعب المنال"
    Böyle bir günde, Bu sözlerin doğruluğunu hissedebiliyoruz. Open Subtitles وفي يوم كهذا، يمكننا أن نشعر بصدق هذه الكلمات
    Bu sözlerin ağzımdan çıkacağına inanamıyorum ama çok zeki bir adamdı. Open Subtitles لا أستطيع تصديق هذه الكلمات ، التي ستخرج من فمي ، لكنه كان عبقرياً . بسيطٌ وغير مُعقَّد
    Bana Bu sözlerin hicivsel olduğunu mu soruyorsunuz? Open Subtitles هل تسألني ما إذا كانت هذه الكلمات هجائية؟
    Bu sözlerin ardından bir tehdidin yattığını seziyorum. Open Subtitles واشعر ان هناك تهديدا بعد هذه الكلمات.
    Bu sözlerin ne kadar basit kaldığını anlayacak kadar müvekkil savundum. Open Subtitles لقد دافعتُ بما يكفي من الأشخاص... لمعرفة كم هذه الكلمات تبدو سطحيّة
    - Bu sözlerin ihanetten az değil! - Gerçeklerden hiç az değil. Open Subtitles -ان هذه الكلمات تعبر عن الخيانة
    Şu an için hiç bir şey veremediğinden Bu sözlerin seni üzdüğünü biliyorum ama bunları yazmak zorundayım çünkü sana olan ihtiyacım bir şekilde ifade edilmeli. Open Subtitles "أعلم أن هذه الكلمات تجرح شعورك "لأنك لا تستطيع تقديم أي شيء سوى اللحظة "لكنني مجبرة على كتابتها الآن، لأن حاجتي إليك يجب أن تجد لها صوتاً.
    Tekinsiz Rahibe, Çömleğe kazınmış Bu sözlerin bugün bile bir ölüyü diriltebilecek güce sahip olduğunu söylerdi. Open Subtitles مخيف... تقول بأنّ هذه الكلمات في الطين... ما زال له القوّة لرفع الموتى فقط likeJesus رفع لازاروس.
    Bu sözlerin hiçbiri ona ait değil. Open Subtitles لاشيء من هذه الكلمات له

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more