"bu suçlamaları" - Translation from Turkish to Arabic

    • هذه التهم
        
    • هذه الاتهامات
        
    • الذنب الوحيد
        
    • هذه الادعاءات
        
    • تلك الإتّهامات تختفي
        
    "Bu suçlamaları reddetmeliyiz" repliği bence olmuyor. Open Subtitles جملة "علينا إنكار هذه التهم" تبدوليغيرمناسبة.
    Yani sihrini göster ve Bu suçlamaları uçur. Open Subtitles لذا استخدمي سحركِ وامسحي عني هذه التهم
    Başkan Bu suçlamaları biliyordu ve görmezden mi geliyor? Open Subtitles هل علم الرئيس بخصوص هذه الاتهامات واختار تجاهلها؟
    Bu suçlamaları gençliğine ya da çaresizliğine bağlıyorum. Open Subtitles سأتقبل هذه الاتهامات بسبب حماسك أو تهورك
    Ve hele ben, Bu suçlamaları hiç hak etmiyorsam bu kabalık benim görüşüme göre hiç ama hiç affedilemez! Open Subtitles الذنب الوحيد الذي لا يغتفر برأيي... والذنب الوحيد الذي لم أقترفه قط
    İntikam almak istediği için bu askere Bu suçlamaları yapmasını emretmiş. Open Subtitles لقد أمر هذا الجندي لصنع هذه الادعاءات لأنه يريد الانتقام مني
    Düşüncem bu değil. Sana karşı Bu suçlamaları Tercih ederim, Open Subtitles انا قد رفعت هذه التهم ضدك
    Bu suçlamaları uydurdular. Open Subtitles لقد قاموا بتلفيق هذه التهم
    Roma'nın Bu suçlamaları yaparak izlediği strateji zekice. Open Subtitles خطّة (روما) بافتراء هذه التهم عبقريّة
    İşin aslı, Bu suçlamaları eyalet savcılığının yaptığını düşünüyoruz, ...çünkü Cary oldukça etkili bir avukattır. Open Subtitles في الواقع ؛ نعتقد بأنّ ...مساعد النائب العام جلبَ هذه التهم... لأنّ ( كاري ) بمثابة محامي ناجح
    Peter Florrick, kati surette Bu suçlamaları reddetti, ...ve suçlayan kişinin yalancı olduğu ispatlandı. Open Subtitles قد نفى بيتر فلوريك هذه الاتهامات نفيًا باتًا وقد ثبت أن الذي اتهمته كاذبة
    ve Bayan Hill tarafından yapılan Bu suçlamaları, sadece gülünç değil aynı zamanda tamamen tutarsız buluyorum. Open Subtitles (وأجد هذه الاتهامات من قِبل الآنسة (هيل ليست سخيفة وحسب بل إنها متناقضة
    Ve hele ben, Bu suçlamaları hiç haketmiyorsam bu kabalık benim görüşüme göre hiç ama hiç affedilemez! Open Subtitles الذنب الوحيد الذي لا يغتفر برأيي... والذنب الوحيد الذي لم أقترفه قط
    - "Başkan Bu suçlamaları..." Open Subtitles -الرئيس يعتبر هذه الادعاءات... -أنت تراوغ سايرس.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more